İNCESU BELEDİYE BAŞKANI MUSTAFA İLMEK İLE

BAŞKAN İLMEK : “İNCESU’YU DÜŞÜNMEYENİ BEN HİÇ DÜŞÜNMEM”

Sevgili Okurlarım ‘Hafta’nın Röportajı’nda ilimizin renkli simalarını sizlerle buluşturup, kafanızdaki soru işaretlerini kaldırma anlamında gayret göstermeye devam ediyoruz… Bu hafta da yine ilginizi çekip keyifle okuyacağınız bir ismi sayfamıza konuk ettik. Konuğumuz İncesu’nun AK Parti saflarına geçen Belediye Başkanı Mustafa İlmek… Başkan’la öncelikle İYİ Parti’den AK Parti’ye geçmesi ile ilgili merak edilen her şeyi ve bu konudaki iddiaları konuşup, İncesu İlçesi için hayata geçirmeyi planladığı projeleri mercek altına aldık…

C.Üsten: Sayın Başkan öncelikle söyleşi talebimizi kabul ettiğiniz için şükranlarımı sunuyorum. Biliyorum son günlerde birçok meslektaşım bu taleple kapınızı aşındırdı… Tecihinizi bizden yana kullandığınız için mutlu olduk. Şimdi hemen kamuoyunun merak ettiği bir soru ile başlamak istiyorum. Neden AK Partiye geçtiniz?

BENİM İÇİN ÖNEMLİ OLAN İNCESU !

M.İlmek: 31 Mart öncesinde Cumhur İttifakı vardı. Biz o dönemde sahada olan adaydık. Akabinde 13 Ocak tarihinde Cumhur İttifakı adayı belirlendi doğal olarak da biz aday olamadık. Daha sonra süreç içerisinde İncesu halkı bizim bu yolda yürümemiz için yoğun baskı yaptı, talepte bulundu. Biz de bunları görmezden gelemezdik. O gün onu yapmamız gerekiyordu, aday olmamız gerekiyordu. İYİ Parti’den aday olduk. Tabi bu her şeyden önce İncesu halkının bir talebiydi. Biz İncesu halkını görmezden gelmedik ve aday olduk. Allah’ın izniyle de 31 Mart günü seçimi kazandık. Burada seçim zamanı bizi takip edenler iyi bilirler biz siyasetin ötesinde bir çalışma yaptık. Hiçbir siyasi söylemin içerisinde bulunmadık, hiçbir polemiğin içerisine girmedik. Sadece İncesu’nun sorunlarını İncesu halkının problemlerini çözmek adına yol yürüdük. Bizim etrafımızda bize oy veren her partinin seçmeni vardı. AK Partiden, MHP’den, İYİ Parti’den CHP’den. Bizim Millet İttifakı adayı olmamız diğer partilere oy vermiş seçmenlerin bizimle olmamasını gerektirmedi. Onlar da bizimle beraberdi. Çünkü bizim şahsımızla alakalı bir teveccüh vardı. Dediğim gibi biz 31 Mart öncesi yapmamız gerekeni yaptık, daha sonrasında tabi bir takım projeleri hayata geçirmek, koordinasyonunun sağlanması açısından arkanızda her şeyden önce manevi bir desteğin olması lazım. Tabi ben bir avukatım. Belediye Başkanlığına yeni seçilmiş birisi olarak belediyecilik anlamında bir acemilik söz konusu. Her zaman şunu istiyorsunuz, bir yola çıkarken İncesu’ya bir şeyler kazandırmaya çalışırken bize destek olacak birilerinin olması lazım. Biz maalesef diğer tarafta bunu göremedik. Benim için önemli olan İncesu. Ben siyasi hesapların içerisinde bulunarak İncesu’yu bu siyasi hesaplara heba edemem. Biz niçin aday olduk, neden insanlar bize oy verdi? İncesu’ya daha kaliteli hizmetleri sunmak için insanlar bize oy verdi. Biz bunu yapamıyorsak buradaki vebal işte bizde başlıyor. Sadece siyasi kaygılarla biz hareket edersek o zaman İncesu’yu heba etmiş oluruz.

C. Üsten: Cumhur İttifakı dışında kalmış tek ilçe İncesu’ydu. Hizmet alımında destek görme açısından geride kalan 7 aylık dönemde AK Parti’nin bir muhalefet bakışı var mıydı? Yani sizi diğer ilçe belediyelerinden ayrı tutup, üvey evlat muamelesi yaptılar mı? Bu geçişte bu durum etkili mi?

İLLA Kİ MUHALEFET KALIYORDUK…

M.İlmek: Şimdi biz farklı bir siyasi partiye mensup belediye başkanıydık. Hiçbir zaman şu olmadı. Seçildiğimiz günün akabinde AK Parti İl Başkanı hem de Büyükşehir Belediye Başkanımız bize hep destek oldu. Ama bu desteği bir yapının içerisindeyseniz tabi ki tam manasıyla oturup istişare edip gerekli koordinasyonu sağlayabilirsiniz. Dışarıdaysanız nasıl yaparlarsa yapsınlar koordinasyonu sağlayamazsınız. Biliyorsunuz Türkiye’nin şartlarında siyasi polemikler var. İşin doğasında da bu var. Kendi belediyesi olan bir yere tavır davranışla, İncesu Belediyesi’ne olan tavır davranış ne kadar iyi niyetle davranılırsa davranılsın İncesu’daki bu eksikliği gideremedik biz. Şimdi şunu bekleyebilir misiniz? İşte ben ayrı bir partinin belediye başkanıyken Büyükşehir Belediye Başkanımızla oturup tam manasıyla İncesu’ya yapılacak hizmetleri istişare edebilir miyiz? Tabi biz söylüyoruz, ellerinden geldiği kadar yardımcı oluyorlar ama bu koordinasyon eksikliği buradaki hizmetlerin eksik kalmasına neden oluyor. Onun için dediğim gibi bizim tek derdimiz İncesu. Sevdamız İncesu. İncesu’ya daha iyi hizmeti nasıl getirebiliriz bunun hesabıyla hareket ettik.

C. Üsten: Neden tekrar MHP’ye değil de AK Partiye geçtiniz?

AK PARTİ’DEN ÇOK SICAK İLGİ GÖRDÜK…

M.İlmek: Şimdi dediğim gibi seçildiğimiz günden bu yana AK Parti İl Başkanımız ve Büyükşehir Belediye Başkanımızla sıcak bir temasımız oldu. Yani bu bir geçiş teması falan değildi. Bize hep ilgi gösterdiler. Mesela üç defa İncesu’ya ziyarete geldiler. Bizim sorunlarımızı dinlediler. Bizimle hemhal oldular. Şimdi böyle olunca aramızda bir sevgi bağı da oluştu. Yani bu sevgi bağını görmezden gelerek AK Partiyi bir kenarda bırakmak olmazdı. Ben bunu Meclis kürsüsünde de söyledim. İl Başkanımız Şaban Bey’le de ayrı bir hukukumuz oluştu. Dediğim gibi İl Başkanı gibi değil bir arkadaş bir abi gibi ilişkimiz doğdu. AK Parti’de bu sıcaklığı gördük. Dediğim gibi bizi hiç yalnız bırakmadılar.

C.Üsten: Siz MHP’de politika yaparken sosyal medya hesabınızdan Sayın Cumhurbaşkanı’nın politikalarını çok ağır bir dille eleştiren bir insandınız, bu fikriniz değişti mi?

BEN HİÇ BİR ZAMAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’I ELEŞTİRMEDİM…

M. İlmek: Bir gazeteci marifetiyle 2014 yılında paylaşım yaptığım bir gazetede yayınlandı. Bununla ilgili açıklamam da oldu. Bu benim yaptığım bir paylaşım değildi. Ben siyaset hayatımda hiç kamplaştıracak, kutuplaştıracak bir paylaşımın içerisinde bulunmadım. Siyasetin içerisinde elbette bazı eleştiriler yapmış olabiliriz. Ama ben sosyal medya hesabımdan böyle bir paylaşımı ben yapmadım. Kendisiyle alakalı yasal işlemi de başlatıyorum zaten. Ben açıkça yazdım ispat edin dedim. Çünkü böyle bir paylaşımım yok. Ne yapılmış etiketlemeler suretiyle bir takım şeyler yapılmış. Sanki bu benim paylaşımımmış gibi bana mal etmeye çalışıyorlar. Şimdi ben bunları sosyal medya hesabımdan ispat edilmesi noktasında çok ağır eleştirdim. Ama bugüne kadar herhangi bir cevap da gelmedi.

C.Üsten: Belediye mülkiyetinde olan yeni bir makam aracı aldınız. Borçlu bir belediye devraldığınız bir dönemde 700 bin TL olduğu iddia edilen aracı neden aldınız?

ARACIN DEĞERİ 460 BİN TL’YE GELDİ…

M. İlmek: Öncelikle şunu belirteyim. Ben seçimlerden önce şeffaf belediyecilik sözü vermiştim. Bu devlette devamlılık esastır. Şimdi önceki belediye başkanının yaptığı hizmetler ve çalışmalar neticesinde bir takım borçlar kalmıştır. Bunu ödemek bizim vazifemiz. Nisan ayında bunu yayınladık, bunu görenler ekim ayında yayınladığımı görmediler. Ekim ayında da yayınladım ben borcumuzu ve nisan ayında tekrar yayınlayacağım. Şimdi bunu yapan belediye başkanları olmuş olabilir. Bir kere borçları yayınlamış başka da yayınladıklarını zannetmiyorum. Bizim derdimiz birilerini karalamak birilerine enkaz edebiyatı falan yapmak değil. Ekim ayında da açıklamışım. 6 aylık dönem içerisinde yapılan borçlar, ödenilen borçlar nedir onları da yayınlamışım. Nisan ayında tekrar yayınlayacağım. Belki ekim ayına göre borcumda artmış olabilir. Sadece ben İncesu halkına hesap veriyorum. Diyorum ki bizim borcumuz bu kadar siz de bilin. Vatandaş gelsin aracın fiyatını sorsun faturasıyla gösterelim. Basın mensubu da gelsin sorsun. Araç 700 bin TL değil, 550 bin TL’dir. Bakınız biz geldiğimizde burada kiralık araç kullanılıyordu. 2011 yılından beri kiralık araç kullanılıyormuş. Biz geldiğimizde ödediğimiz miktar aylık 10 bin TL artı KDV. Yıllık 150 bin TL yaklaşık para ödeniyor. 36 aylık biz kredi kullandık. Aylık ödediğim kiralama bedeliyle araca ödediğimiz para neredeyse aynı. Şimdi düşünün kendi işletmeniz var. Kiralık araç mı kullanırsınız yoksa bu şekil mi yapardınız? Şimdi burası bir kurum. Sıfır araçlarda KDV’de bir muafiyet var. Bizim aracımız aslında 550 bin tl değil 460 bin TL’ye geldi. Ben o % 18 KDV’yi de kullandım. Yine aynı durumu yaşasam yine aynısını yapıp aracı satın alırım.

C.Üsten: İncesu halkından parti değişikliği sebebiyle bir tepki aldınız mı?

HEMŞEHRİLERİM BENİ ANLAYIP, HAK VERİYOR!

M.İlmek: Elbette dediğiniz şekilde bazı rahatsızlıklar olur. Bu da normaldir zaten. Ama ben her gün halkın içerisindeyim. Çarşıdayım, pazardayım. Bugüne kadar sadece eşimiz dostumuz bizi bilen ya başkanım neden böyle oldu? Ben anlatıyorum durumu. Yani benim kapım da açık. Hiç kimse benim kapımdan geri dönmedi. Soran insanlar oluyor, sebep gerekçe nedir diyenler oluyor. Konuşuyor sohbet ediyor anlatıyorum. Konuşup da ikna edemediğim kimse yok. Bakın İncesu’nun siyasi yapısını iyi bilmek lazım. İncesu % 95 itibariyle Cumhur İttifakı’na yakın bir seçmen kitlesini barındırıyor. Şimdi bu seçmen kitlesine baktığımız zaman bizim yaptığımızın çok da tepki olacak durumda değil. 8 bin 300 civarında oy aldık. Her partiden insandan oy aldık biz. Partiyle alakası olmayan adaya göre hareket eden insanlar da bizlere oy vermiş.

C.Üsten: Bu bir AK Parti’nin transferi mi yoksa sizin aldığınız bir karar mı?

BU GEÇİŞ ASLA BİR TRANSFER DEĞİLDİR

M.İlmek: Kesinlikle ne bir pazarlığımız oldu ne de bir taahhüt . Önceki başkan döneminde olan bir hukuksuzluğu tespit edersem kesinlikle gerekeni yapar uygularım. Benim AK Parti’ye geçmemde kesinlikle bir hesap yok. Bir şeylerin üstünü kapatma gibi bir durum yok. Bu memleketin bir lirasına zeval getirmiş kim olursa olsun gereğini yaparım. İYİ Parti İl Başkanı eğer bildiği bir şey var da söylemiyorsa vebal altındadır. Söylesin basın aracılığı ile kamuoyuna söylesin. Bu bir transfer değil, kendi hür idaremle aldığım bir karardır.

C.Üsten: AK Parti’ye geçmeniz nelere vesile olacak? İncesu’da hangi projeler hayata geçecektir?

M.İlmek: Bizim isteğimiz her şeyden önce İncesu’ya hizmetin daha fazla gelmesi. Daha koordineli bir şekilde gelmesidir. Şimdi bizim devam eden projelerimiz Büyükşehir Belediyesi’ne ait baraj mevkisi dediğimiz yerde İncesu Marina’yı yapıyoruz. İncesu, Kayseri’nin cazibe merkezi olacaktır. Marina’daki tesisimizi yapıyoruz. Kahvaltı, yemek, etkinlikler her türlü etkinliğe hazır hale gelecek. İnşallah mayıs ayında tamamlayacağız. Şu an çalışmalar devam ediyor. Bunun dışında yıl kenarı çok amaçlı tesisimizin projesi tamamlandı, ihale süreci başladı. İnşallah nisan ayında tamamlamayı düşünüyoruz. İncesu halkının beklentisi meydan, aslında bizim ilçede meydanımız yok. Biliyorsunuz İncesu’da sit alanı problemi vardır. Bunun için bizim meydan projemiz hazır. Buna ilişkin bizim imarla alakalı sorunlarını çözüyoruz. İnşallah en kısa zamanda buna başlayacağız.

C.Üsten: Kapalı pazar yeri ile ilgili durum nedir?

M.İlmek: Bizim pazar yerimizle ilgili gerçekten bir sorunumuz var. Kapanması konusunda tabi sit alanı kamulaştırılması konusunda çalışmalarımız devam ediyor. Biraz da İncesu’nun tarihi yapısıyla ilgili sit alanı problemi var. Tarihi eserler problemimiz var. Yaptığınız her çalışmada bunlara dikkat etmeniz gerekiyor.

C.Üsten: İncusu’daki kervansaray çok büyük bir potansiyel ve yeterince kullanılmadığını düşünüyorum. Bununla ilgili proje var mıdır?

M.İlmek: Biliyorsunuz bu hafta Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Kayseri’deydi. Bununla ilgili gelmeden önce istişare toplantımız oldu. Vakıflar İl Müdürü’nün, İl Kültür ve Turizm Müdürü’nün bulunduğu Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Valimizin önderliğinde bir program tertip ettik. Burada 2020 yılı içerisinde Kervansaray’ın kışlak dediğimiz yerin restorasyon işi programa dahil edildi. Bunu yapmak değil bunu kullanabilmek önemli olan. Restore edersiniz ancak bunu halkın kullanımına nasıl açarsınız. Turistleri buraya nasıl çekersiniz. Onun için yeni bir ekip kurdum burada. Tabi tur şirketleri ile görüşmeler yapıyorum. Bizim biraz önce bahsetmiş olduğum İncesu Marina dediğimiz bölgede kahvaltı ve yemek vermek suretiyle turistleri buraya getireceğiz.

C.Üsten: Sn. Başkan son olarak bir kez daha soruyorum. İyi Parti’de sizi rakip görüp, rahatsızlık veren, size sırt dönenen üst düzey isimler var mı idi? Bu geçiş biraz da onlara tepki olabilir mi?

İNCESU’YU DÜŞÜNMEYENİ BEN HİÇ DÜŞÜNMEM!

M. İlmek: Elbette belli yerlerde belli insanlar vardır. Tek dertleri konumlarını korumaktır. Yani bu konumu nasıl korursa korusun. Pozisyonunu nasıl korursa korusun. Bununla sürekli uğraşır konumunu korumak adına. Sizin burada ne yaptığınız nasıl sorun yaşadığınız veya bölgeye hizmet etmek adına ne mücadele ettiğinin farkında değildir. Kimse onların umurunda değil ki. Bazı isimlerin İncesu’da hizmet almış, İncesu’lu vatandaşlar bu hizmetlerden yararlanıyor mu, yararlanmıyor mu derdinde değil ki. Tek derdi var pozisyonunu koruyup bunun için işte teşkilatlarla uğraşayım. Bu maalesef siyasetin içerisinde böyle insanlar var. Biz bunları dikkate almayacağız. Bizim onlarla işimiz yok. Ama işleri kolay gelsin, uğraşsınlar kendi dünyalarında. Çıksınlar sahaya tekrar milletvekilliği pozisyonlarını korumak adına tekrar insanlara anlatsınlar. Ama benim derdim, benim sevdam İncesu. İncesu’yu düşünmeyeni ben hiç düşünmem.