"KISASA KISAS" ÖNERİSİ

- Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdülkadir Yuvalı, Ermenilerin sözlü tarihle Türkiye'yi köşeye sıkıştırdığını, Hocalı Katliamı için de aynı stratejinin uygulanması gerektiğini söyledi.

 26 Şubat Hocalı Katliamı'nı anma etkinlikleri kapsamında değerlendirmelerde bulunan Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdülkadir Yuvalı, sözde Ermeni soykırımının dünyaya anlatılması için yegane malzeme olarak sözlü tarihin kullanıldığını, Hocalı Katliamı için de benzer çalışmaların yapılması gerektiğini vurguladı. Sözlü tarihi "masal" olarak değerlendiren Yuvalı, "Sözde Ermeni Soykırımı'nı dünyaya ilan eden Avrupa ve Amerika'daki diasporanın elindeki yegane malzemenin Suriye'ye tehcir edilen ve daha sonra Anadolu'nun değişik yerlerinden Avrupa ve Anadolu'ya götürülmüş olan Ermenilerin hatıralarını, hafızalarını mübalağa edip hazırladıkları sözlü tarih materyallerin olduğunu söyledi. 'Ben ninemden duymuştum. Babam bana şöyle şöyle dedi' şeklinde başlayan sözlere kanat taktılar, kuyruk taktılar, pervane taktılar, resimli romanlardan tutun, çizgi filmlere, hikayelere, romanlara, dizilere, belgesellere döküp bütün dünyaya uçurdular" dedi.

Yuvalı, söz konusu stratejilere karşı MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu'nun Türk Tarih Kurumu başkanlığı yaptığı dönemde, Balkan ülkeleri, Fransa ve Amerika'daki arşivleri Türkiye'ye getirterek Başbakan Erdoğan'a, arşivlerde Osmanlı'nın herhangi bir soykırım yaptığına dair belge bulunamadığına dair brifing verdiğini söyledi. Yuvalı, "Yusuf Halaçoğlu aynen şunu demişti: 'Efendim, bütün bu arşivlerde Osmanlı'nın soykırım yaptığına dair hiçbir belge yoktur.' Ve Sayın Başbakanımız bütün dünyaya gür sesiyle haykırmıştır: 'Buyurun, o dönemin kanıtı arşivlerdir, uzmanı tarihçilerdir, bütün dünyaya açalım.' El-cevap: Konu siyasallaşmıştır, biz bunu böyle biliyoruz, parlamentolar çözsün. Bu bir Haçlı anlayışıdır. Siz tarihi kabul etmeyeceksiniz, tarihçilere inanmayacaksınız, belgeleri dikkate almayacaksınız ama sözlü tarih gibi söyleyeni, yazanı, kaynağı soru işaretli olan hikayeleri temel alacaksınız ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni köşeye sıkıştırıp birtakım ödünler koparacaksınız" diye konuştu.

 Ermenilerin sözlü tarih çalışmalarına karşın Hocalı Katliamı için de sözlü tarih çalışması yapılması gerektiğine dikkat çeken Yuvalı, "Bu yüzden ben diyorum ki Hocalı Soykırımı'nı yaşamış olan bütün Azerbaycanlı kardeşlerimiz lütfen, Allah rızası için, bu katliama maruz kalanlar, bu katliamın görgü tanıkları, bu katliamla ilgili o dönemde orada bulunan herkes, gördüğünü, bildiğini, duyduğunu iletsin. Resimse resim, yazıysa yazı, hikayeyse hikaye, belgeselse belgesel, diziyse dizi yapılsın. Çünkü 20 yıl

önce fiilen birtakım tehcirlerin sonunda yapılmış olan soykırım bütün dünyanın gündeminde yok ama bir asır önceki bir yalan Türkiye'ye bugün baskı yaptırıyor" ifadelerini kullandı.