VELİ ALTINKAYA


Akillerin müthiş telefon trafiği

GÜNDEM - Veli ALTINKAYA - Tekrar Yazıları


Akil İnsanlar Heyeti Bölge Başkanları ya da üyeleri, herhangi bir konuda Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ı diledikleri anda arıyorlar. Hele hele heyet başkanlarının günde birkaç kez Atalay’la görüştüğü oluyor... Özellikle il il yapılan çalışmalar özel halinde telefonla Başbakan Yardımcısı’na aktarılıyor...

Tıpkı Kayseri izlenimleri gibi...

İç Anadolu Heyeti Başkanı Ahmet Taşgetiren, Kayseri ziyareti esnasında, hem Şehit Aileleri Derneği çıkışında, hem de STK’ larla yapılan sıkıntılı toplantı sonrasında Beşir Atalay’la benim bildiğim iki telefon görüşmesi yapıyor... Taşgetiren her iki konuşmada da sıkıntılı bir ortamda çalıştıklarını Başbakan Yardımcısı’na aktarıyor. Hatta bir ara aralarındaki konuşmada Taşgetiren mealen “Sayın Bakanım şükür hayattayız” dahi diyor.

Elbette “Hayati tehlike” arz edecek bir olay yaşanmadı. Ama elbette özellikle STK’larla ilgili yapılan toplantıdaki provakatif, hakaretvari, kürsüyü basmaya yönelik söz ve tavırları tasvip etmek asla mümkün değil... Tabi o da o organizasyonu yapanlarla heyet üyeleri ve bu işi geri plandan takip eden kamu görevlileri arasındaki irtibatsızlıktan kaynaklanıyor. Hatta iktidar partisini de bu cenaha dahil etmek mümkün.

Ahmet Taşgetiren ve üç bölge başkanı ertesi gün, yani Kayseri’ de yaşanan tatsız olaylardan bir gün sonra Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’la yüz yüze görüşüyorlar... O tarihe kadar İç Anadolu Heyeti Konya, Karaman, Kayseri ve Nevşehir’e uğramış. Ama Taşgetiren ve Atalay arasındaki diyaloğun önemli bir bölümünü Kayseri oluşturuyor...

Heyet üyeleri Kayseri’de iken Beşir Atalay’a ulaştırılan bilginin kısa süre sonra Başbakan Erdoğan’a da aktarıldığını belirtelim. Hatta bu noktada Başbakan Erdoğan’la Beşir Atalay ve İçişleri Bakanı Muammer Güler arasında iki ayrı diyalog yaşanıyor. İçişleri Bakanı Kayseri’nin fotoğrafını daha makul ortaya koyarken, Başbakan Yardımcısı daha keskin hatlarla bilgi aktarıyor.

O süreçte müthiş bir telefon trafiği de yaşanıyor... AK Parti İl Başkanı ile Vali, yine Emniyet Müdürü ile Vali, aynı şekilde Emniyet Genel Müdürü ile İl Müdürü, Vali ile İçişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı arasında telefonun biri açılıyor, diğeri kapanıyor. Başbakan’la iki bakan arasındaki temasın dışında Kayseri mahreçli bir temas var mı bilmiyorum.

Bu arada muhtemel ki MHP Genel Merkezi ile İl Teşkilatı arasında da bir telefon trafiğinin yaşandığını sanıyorum.

İfade edelim ki, Akil İnsanların Kayseri ziyareti sürece destek veren kamu, siyaset ve sivil inisiyatif açısından önceden planlı hiçbir organizasyon ve koordinasyon yaşanmadan gerçekleşti ve kötü bir tecrübe oldu...

Olaya tepki gösterenler belki de nefislerinde “Oh ettik” demiş olabilirler... Ama onlar açısından bakıldığı zaman da iyi niyetle düzenlenmiş bir toplantıda demokratik bir tartışma zemini yakalanabilecekken maalesef ham-çiğ ve çirkin bir tertiple karşı karşıya kalınmıştır... Bu noktada Heyet Başkanı Ahmet Taşgetiren’ in “Kayseri bu değil” tespitine de katıldığımı belirtmek isterim. Kayseri’de sürece verilen desteğin yüzde 65’in üzerinde olduğunu verilerden biliyorum.

Bu olayın artçılarının önümüzdeki aylarda da bürokrasi ve siyaset cephesi itibariyle hissedileceğinden şüpheniz olmasın.

 

CHP’DE BASIN TOPLANTISI

CHP İl Başkanı Atila tanıyabildiğim kadarı ile beyefendi biri. Eğitimci olması hasebiyle de oturup rahatlıkla konuşabileceğiniz, tartışabileceğiniz bir yapısı var.

Sayın Başkan’ın ve bazı partililerin elbette yerel basına yönelik (şahsımda dahil) rahatsızlıkları, şikayetleri olabilir... Bunu saygı ile karşılarım. Enver Özdemir’in il başkanlığı döneminde CHP’de çok basın toplantısı takip ettim. Partiye de sık sık giderdim. Yeni dönemde sadece bir kez Sayın Kart’ın basın toplantısına katıldım. Partililer orada bulunuşumuzu da sevmemiş olabilir... Bu yaklaşımı da yine saygı ile karşılarım.

Ama gelinen noktada ve son olarak Sayın İnce’nin basın toplantısında yaşananlardan sonra, kameraman, muhabir gibi arkadaşlarımız dahi bir basın toplantısında salonda bulunan partililerin sataşma-laf atmasından ciddi manada mutazarrır oluyorlar.

Sorduğu soru sevilsin ya da sevilmesin, şu veya bu görüşte olsun ya da olmasın diğer partilerdeki basın toplantısında salonda bulunan partililerin gazeteciye sataşması söz konusu değil. Muhatap cevap verir ya da vermez. Onun bileceği iş. Sayın İl Başkanı, lütfen basın toplantısına partililerini almasın, alacaksa da lütfen sessizce dinlesinler. Bu mümkün değilse partilinin sorularından rahatsız olacakları gazetecileri basın toplantılarına davet etmesinler.

 

FUAR ALANI

Bundan 16 yıl önce Köln’de bir mobilya fuarına gitmiştim. 13 yıl önce de Chicago’da makine fuarını gezdim. Bu manada ülkemizde Kayseri’de kurulan fuarcıkların dışındaki organizasyonları görmedim. İstanbul ve Ankara’da ciddi fuar merkezleri var mı bilmiyorum. Ama Almanya ve ABD’de gördüklerim muhteşem organizasyonlardı. Kayseri dün mobilya fuarına yeniden ev sahipliği yaptı. Fuara 40 ülkeden katılım olmuş. Önceki haftaki tarım fuarı da müthiş ilgi görmüştü. İTO’ nun büyük hissedar olduğu Dünya Ticaret Merkezi ile fuar ancak bu kadar olur. Bu alan müsaitse mutlaka genişletilmelidir. Ki bildiğim kadarı ile de müsait... Modern bir fuar merkezi halinde yılın 12 ayının en az 8 ayında sürekli fuar açılacağından şüphem yok. Bu hem ticaretin, hem de turizmimizin gelişmesi demektir.

(25 Nisan 2013 tarihli tekrar yazı)