Corona illetinden kurtulmanın yolu maske, mesafe ve aşı. Temmuz başında devletimizin serbestliği nedeniyle vatandaş corona bitti sanıp ne maske takıyor ne de mesafeye uyuyor. Gerek Bakanlık gerekse de İl Sağlık Müdürü aşı diye çırpınıyor. Aşı konusunda ülke olarak da şehir olarak da istenilen düzeyde değiliz. Şehrimizde bir milyonuncu aşı yapıldı açıklamasını duyan sevinçten halaya duracak ama bir ve ikinci dozların toplamı denmiyor.
İl Sağlık Müdürü aşı için çırpınıyor da sağlık personeli ne yapıyor? Yaşadığımızı anlatalım. Aşı için Şehir Hastanesi’ne gittik, aşı yapılan üniteye ulaştık. Sanki okey arkadaşımızmış gibi “Hangi aşı yaptıracaan?” diyen bir hanım çevirdi. Söyledik ve sağolsun izin verdi ve sertçe “Geç” diye koridoru gösterdi. İçeri girdik iki hanım masada oturmuş, biri telefonu ile meşguldü. Diğeri yine esnaf ağzı “Hangi aşı olacaan?” dedi(Böyle söylediler). Belirttik, evrağı inceledi. “Kolunu omzuna kadar aç” dedi. Ben de “Kardeşim saygılı olsanız, ben sizin okey arkadaşınız değilim, beyefendi, hanımefendi diye hitap etmeniz ve sen değil siz demeniz gerekir” dedim. Elbette “Ben saygısız değilim” dedi. “Geç şuraya” diye sertçe aşı sandalyesine işaret etti. Yanındaki telefonla meşguldü, sanırız bakanla vs görüşüyordu. Beyaz önlük giymiş son derece saygılı bir hanım geldi ve önce “Hoş geldiniz” deyip aşı hazırlığına başladı. “Nasılsınız” diyen bu kardeşi ilk defa görüyorduk.
Aşımızı yaptı, ovaladı ve “Biraz dinlenin öyle gidin, geçmiş olsun” dedi. İnsanlığa, kibarlığa bakar mısınız? Aile terbiyesi bu olsa gerek.
Birinci kişi, yani o çok yoğun olan türbanlı hanım, hani tersleyen, ‘sen’ diyen ‘buraya gelmeyin’ dercesine davranırken beyaz önlüklü ‘lütfen aşıya gelin’ diyordu. Oysa her ikisi de bizim paramızla görev yapıyordu.
Yazının başlığı buradan çıktı. Biri ‘lütfen, geleceğiniz, sağlığınız için aşıya gelin’ diye müthiş saygılı olurken, diğeri ‘gelmeyin geberin’ dercesine azarlar mahiyette küçümseyerek güya iş yapıyor.
Valimiz, İl Sağlık Müdürümüz, Başhekimimiz, size sesleniyoruz. Aşıya teşvike önce personel eğitiminden başlayınız. Nazik olmayı, saygılı olmayı, kibar olmayı, sen değil siz demeyi öğretin, sonra aşıya davet edin. Ben dahil hiç kimse bu davranışı haketmiyoruz. Haaa derseniz ki torpille girenlere bir şey diyemeyiz, o da sizin bileceğiniz bir iş.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, bizim paramızla maaş alıp görevi bize hizmet olan herkesi saygıya, nezakete ve görevini hakkıyla yapmaya davet ediyoruz. Şehir Hastanesi’nde birbirinden değerli çok önemli uzmanlar var. Ama ya o doktordan daha çok konuşan, her söze atlayan, hastalara sen diye çıkışanlar ne olacak? Eğitim şart deriz ama uygulamayız. Görgünün okulu ne yazık ki yok.
Şehir Hastanemiz gurur duyulacak bir eser, gurur duyulacak doktorlar mevcut, ya bu kaliteyle doğru orantılı sekreterler?..
