VELİ ALTINKAYA


ÖZHASEKİ NİYE ÖYLE DEDİ?

GÜNDEM - Veli ALTINKAYA


AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki ile haftasonu TV 1’de program yaptık. Özhaseki’nin aktardığı yerel konularla ilgili kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum.

Özhaseki’nin özellikle “2023'te müsaade isteriz, gençlerin önünü açarız” sözleri sadece AK Parti cenahında değil diğer siyasi çevrelerde de yankı buldu.

Bizim, geçtiğimiz ay AK Partili Mustafa Elitaş ve Taner Yıldız’a yönelik ‘jübile’ çağrımızdan sonra bazı çevreler benim o çağrıyı ‘Özhaseki’nin telkiniyle’ yaptığım zannında bulunmuştu.

Özhaseki buna da atıfta bulunarak şunları söyledi:

“Vakıf hizmetlerine devam edeceğim. Ben siyaseti seviyorum, hizmeti seviyorum. Belediye başkanlığım öncesinde de 7-8 vakfın ya kurucusuyum ya da başkanıyım. Kayseri’de ilk aş evi faaliyetini, ilk yakacak fonunu biz başlattık. Okullarda kumanya götüremeyen çocuklara papatya ekmeği götürüp tek tek teslim eden vakfın kurucusuyum. Erciyes Vakfı altında öğrenci burslarını biz başlattık. Benim ömrüm çok şükür böyle şeylerle geçti. Siyaseti bıraktıktan sonra kenara çekilmek gibi bir niyetim yok. Yan gelip yatmayacağız. Yine vakıf hizmetlerinde bulunacağız, yine ihtiyaç sahiplerinin yanında olacağız. Benim dini inancım bunun üzerine kurulu. 2023'te müsaade isteriz. Gençlerin önünü açarız Allah'ın izniyle. Onlar gelip hizmet edecekler. Biz de geride bıraktığımız eserlerle övüneceğiz, onlara geriden dua edeceğiz, destek olacağız.”

Özhaseki, belediye başkanlığının son iki seçiminde de (2009-2014) aday olmama isteğini Genel Başkanı Erdoğan’a söylemişti. Son genel seçimde (2018) yine böyle bir talebinin olmadığını hem dönemin Başbakanı Binali Yıldırım’a, hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bizzat iletti. Ancak sabaha karşı Erdoğan’dan gelen telefonla listede yer aldı. Kendi, programda aksini söylese de son seçimdeki listenin bir öncekinin mükerreri olmasına ilk günlerde tepkiliydi.

Önümüzdeki seçimde de ‘aday olmak’ isteyeceğini sanmam. Ancak, bunun bir nedeni daha olabilir. Bir ay içerisinde Kabine’de revizyon bekleniyor. Özhaseki, Cumhurbaşkanı yardımcılığı dahil adı muhtemel bakanlar arasında geçen bir isim. Bakan olması halinde zaten vekillikten istifa etmek zorunda. Bu Kabine ülkeyi seçime götüreceğine göre, bakanken de vekil adayı olmaması doğal.

Yok, Özhaseki Kabine’de yer almazsa muhtemelen MKYK’da bulunur ve sonrasında da MYK’ya girerek mevcut görevini sürdürür. Bu takdirde aday olmak istemese de Cumhurbaşkanı’nın ısrarıyla Kayseri listesinin ilk sırasında yer alır.

Özhaseki’nin yıllardır takip ettiğim iki konudaki açıklamaları çok hoşuma gitmedi. YHT ve Niğde otoyoluna bağlanma meselesi. Sayın Bakan bakın bu iki yatırımla ilgili ne diyor:

“Hızlı trenle ilgili geçenlerde Memduh Başkan’la Ulaştırma Bakanımıza gittik. Cumhurbaşkanımız ile de bu konuda görüştüm. Kayseri’nin projeleriyle Sayın Cumhurbaşkanımız birebir ilgileniyor. Sivas’ta hızlı tren hattı işlerini yapan firma ile tekrar görüşmemi istedi. Onlar kredisini temin ettiğindeki kredi de var ellerinde. Onun uygunluğu, şartları takip ediliyor. O olmazsa başka firmadan temin edilecek ve inşallah hızlı trene başlayacağız.”

Kayseri-Ankara YHT hattının dış kredisi konusunda hala belirsizlik sürüyor. Daha doğrusu Türkiye’nin dış kredilerin maliyeti konusundaki göstergesi maalesef yüksek. Hazine bu göstergeyi yani dış kredinin faizini aşağıya çekmeye çalışıyor. Yoksa kredi bulmakta sıkıntı yok. Kredinin maliyeti konusunda Hazine’nin konuyu zamana yayma gayreti var.

AK Parti bu yıl içerisinde ne pahasına olursa olsun YHT hattını ihale edip temelini atmalı. Sonbaharda Sivas ve Yozgat YHT’ye bindikten sonra, AK Partililerin Kayseri’de siyaset yapması daha zorlaşır.

Bir diğer konu ise Niğde otoyoluna bağlanmamız. Sayın bakan bakın bu noktada ne söylüyor:

“… Kayseri Ankara yolunun otobana en kısa sürede bağlanmasıydı. Kırşehir- Mucur çıkışına kadar yolun BSK (Bitümlü Sıcak Karışım) ile kaplanması için bu sene biteceğine dair Karayolları Genel Müdürümüzden söz aldık. Niğde otobanına bağlanarak orayı da rahatlatıyoruz inşallah.”

Aslında bu, Kayseri’nin tam olarak otoyola bağlanması anlamına gelmez. Biz otoyola bağlanmak için yine Himmetdede, Kalaba,Topaklı ve Mucur ışıklarını bekleyerek bölünmüş yoldan gideceğiz ve Mucur çıkışı Bozkır Köyü arasındaki iki şeritli yol 4 şeride çıkartılarak bölünmüş yol haline getirilecek ve Kayseri böylece otoyola bağlanmış olacak.

Bu, yaklaşık 320 Km olan Kayseri-Ankara yolunun 150 Km’sinin duble yol, kalan kısmının da otoyolla katedilmesi anlamına gelir. Karayolları bizim otoyol talebimizi Kayseri Mucur arası bölünmüş yolun BSK’sini tamamlayarak, Mucur çıkışı Bozkır Köyü arasında da BSK’li yeni bölünmüş yol yaparak geçiştirmiş olacak.

Özhaseki, Kayserililerin çok takip etmediği bir projeyle yakından ilgileniyor. Bu da 2014 yılında Karayolları’nın yatırım programına aldığı Tomarza, Arslantaş, Adana Tufanbeyli ve K.Maraş Göksun bağlantısı. Bu yolla Kahramanmaraş-Kayseri arası 1,5 saate, Gaziantep 2,5, Şanlıurfa 3 saate düşüyor. Doğru bir proje. Sadece güney Toroslar’da 6-7 tünel yapılması gerekiyor. Maliyeti artıran da bu tünel ve viyadükler. Ama bildiğim kadarıyla buraya ayrılmış bir ödenek de yok.

Özhaseki bu konuda bakın ne söylüyor:

“... Kahramanmaraş’a bağlantının Tomarza üzerinden yapılması ve yaklaşık 50 Km’den kurtarılmasıydı. Şimdi ikinci etabı yapılıyor, bittiği zaman ihaleler yapılıp Kahramanmaraş Kayseri arasını 1,5-2 saate, Gaziantep 2,5 saate, Şanlıurfa’yı 3 saate düşürecek.”

Mehmet Özhaseki, geçtiğimiz hafta ziyaret ettiği Kumsmall’ın Kuzey Çevreyolu’ndan bağlantı talebini de yakın takip ediyor. Karayolları Genel Müdürü ile konuyu aynı gün görüşmüş. Genel Müdür, bu yıl içerisinde Mobilyakent ve Kumsmall’a çevreyolundan bir bağlantı vereceklerini söylemiş...

Özhaseki’nin genel siyasi konularla ilgili söylediği epeyce konu var.

‘Kayseri, kamudan yeterince yatırım almıyor’ eleştirilerine katılmadığını söyledi Mehmet Özhaseki. Bu noktada da döneminde Erciyes Projesi için Hazine’den tapusunu aldığı 26 milyon m2 arazinin kaç lira edeceğinin de sorgulanmasını istedi.