ASIM CENGİZ GÜR


KARDEŞ OLUNUZ

Notlar - Asım Cengiz GÜR


Yüce Rabbimize sonsuz hamd ve senalar; O´nun biz insanlar içinden seçerek görevlendirdiği son elçisi, habibi Efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.)´e salat ve selamlar olsun.

Aziz Mü´minler!

Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuşlar: ?Birbirinize buğuz etmeyiniz. Birbirinize haset etmeyiniz. Birbirinizden yüz çevirmeyiniz. Ey Allah´ın kulları! Kardeş olunuz. Bir Müslümana darılıp da, din kardeşini üç geceden fazla terk etmek helâl olmaz?. Bu hadis-i şerifi dün bir WhatsApp grubuna yazılan ve aşağıda aktaracağım mesaj aklıma getirdi. Pazar günü vatandaşlık görevimizi yerine getirmek ve pazartesi gününden itibaren ülkemizi yönetecek olan vekillerimizi ve cumhurbaşkanını seçmek üzere sandıklara gideceğiz. Her birimizin bir fikri var. Pazar günkü vazifemizi ne şekilde yerine getireceğimize ilişkin olarak birbirimizle tatlı tatlı mücadelelerimiz var, doğruyu yapabilmek uğruna. Tatlı tatlı diyorum, çünkü bazen mücadeleler hakarete ve kavgaya dönüşüyor. Asıl amaç hakkı bulmak iken, fikr-i sabitlerimizi diğer kardeşlerimize dayatmaya çalışıyor ve aramızdaki iletişimi hatta sevgiyi kaybediyoruz. Ve kardeş olduğumuzu unutuyoruz. Gelen mesajda şöyle diyor:

?Ak Parti´li esnafsın, bankada acil işin var... Kalfa, çırak yok... Dükkana kilit vurmak yerine CHP`li yan komşun esnafa rica edersin; ?Komşum,  göz kulak olur musun, bir saat işim var dersin´ komşun bakar; yoksa kalkıp da, Ak Parti İl Merkezini arayıp bu ricada bulunamazsın.

CHP´lisin gece saat 02:00. Üç yaşındaki bebeğin ateşlenmiş altında araban yok, Ak Parti´li üst komşunun zilini çalarsın, CHP İl Başkanlığını aramazsın...

O partilisin, bu partilisin, ideolojin, fikrin ne olursa olsun bu yaşına kadar yanında olduğun, sokağa çıktığında selâmlaştığın, hal hatırını soran dostların, arkadaşların, komşuların, akrabaların seninle aynı fikri paylaşmak zorunda değildir. 

Ve yaşadığın sürece iyi ya da kötü gününde bu insanlar senin yanındadır her zaman... Düğün dernek edersin, misafirlerinin arasında sadece benimsediğin/tuttuğun partinin değil, diğer partilere gönül vermiş akrabaların, arkadaşların da vardır. Hediye getirirler, altın takarlar. Cenazen olur taziyeye gelirler. Düğününe, taziyene parti genel başkanları gelmez. Belki, haberi bile olmaz.

Komşunla, eşinle, dostunla tepişme... Dünya bir tane ve hepimiz burada yaşıyoruz, ama acı ama tatlı, güçlü ve akıllı olmak zorundayız. Güçlüyseniz, akıllıysanız bölünmeyin birleşin... Daha sıkı sarılın birbirinize, oyunlara gelmeyin.

Klavye başında birbirinize küfür, tehdit sallayarak siyaset yapmayın... Siyasetinizi sandıkta yapın...

Benim size ihtiyacım var, sizin bana ihtiyacınız var, bizim birbirimize ihtiyacımız var, birlik olmaya ihtiyacımız var.
Unutmayın!?

Kıymetli Mü´minler!

Kerim Kitabımızda: ?Kötülüğe iyiliğin en güzeliyle karşılık ver. Bir de bakarsın, aranızda düşmanlık bulunan kimse candan bir dost oluvermiştir? ve ?Öfkelerini yutanlar ve insanların kusurlarını affedenlere gelince, Allah iyilik yapanları ve iyi kullukta bulunanları sever? buyurulmaktadır.

Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de: "Canım kudret elinde olan Allah´a yemin ederim ki, sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selâmı yayınız!" ve ?Birbirinize hediye veriniz. Çünkü hediye, gönüllerdeki dargınlığı yok eder. Komşu hanımlar birbiriyle hediyeleşmeyi küçümsemesin! Alıp verdikleri şey, azıcık bir koyun paçası bile olsa!..? buyurmuşlardır.

Rivayet edildiğine göre Efendimiz (s.a.v.): ?Vallâhi îmân etmiş olmaz. Vallâhi îmân etmiş olmaz. Vallâhi îmân etmiş olmaz!? buyurunca sahabe-i kirâm efendilerimiz (Allah hepsinden razı olsun) ?Kim îmân etmiş olmaz, Ey Allah´ın Elçisi?? diye sordular. Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de: ?Yapacağı fenalıklardan komşusu emniyet içinde olmayan kimse!? buyurdular.

(Allah ondan razı olsun) Ebu Bekir efendimiz de bir hakikatı ifade ile : ?Komşunla kavga etme, misafir gider, o kalır? tavsiyesinde bulunmuşlardır.

Aziz Mü´minler!

Çarşamba günkü notlarımızda da ifade ettiğimiz gibi, zor bir coğrafyada olan ülkemiz ve milletimiz; yine zor ve çetin bir dönemden geçmektedir. Ülkemiz ve milletimiz, İslam Diyarları ve Müslümanlar, yakın ve uzak çevremiz ile ilgili hain ve sinsi planların yapıldığı ve büyük çaplı uygulamaya konulduğu bu dönemde, güçlü birliktelik, güçlü siyaset, güçlü ekonomi ve güçlü bir orduya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Bu Pazar günü vazifemizi ihmal etmeyelim. ?Nasılsanız, öyle sevk ve idare edilirsiniz? ilahi ihtarını unutmayalım. Ülkemiz, milletimiz, Müslümanlar ve tüm insanlık alemi için hayır dualarımızın yanı sıra, fiili duaya da sarılalım ve oylarımızı kullanalım. Feraset ve basiretli davranalım. Üzerimize düşeni yapalım ve gerisini Yaradan´a bırakalım. Mevlâ görelim neyler, neylerse güzel eyler.

Dikkat edin ki; Sözün en güzeli, Nizamın en kapsamlısı, Aziz, Mülk sahibi ve Her şeyi bilen Allah´ın kelamıdır. Aziz Kitabımızda şöyle buyuruluyor:

?Yardım/zafer ancak Allah katındandır. Şüphesiz ki Allah mutlak galiptir, hüküm ve hikmet sahibidir.?