Çocukken büyüklerimiz, özellikle anne ve büyükannelerimiz birisine kızdığı zaman ‘Kıran girsin!’ derdi.
Çocuk halimizle ‘kıran girme’nin bir beddua, yani kötü bir şey olduğunu bilirdik, ama tam da ne anlama geldiğini idrak edemiyorduk.
Neredeyse 10 aydır bütün dünya ‘kıran’ la uğraşıyor. Türkiye de 6 aydır 6 binin üzerinde insanımızı ‘Kırana kurban verdi’ . Dünyada yaklaşık 30 milyon insan ‘kıran’a muhatap olmuş ve bunun neredeyse bir milyonu (920 bin) kıran nedeniyle hayatını kaybetmiş...
Çocukluğumuzda ne olduğunu anlamadığımız ‘Kıran’ın salgın hastalık olduğunu herhalde anladınız. Dünya Sağlık Örgütü’nün ifadesiyle biz salgına ‘pandemi’ diyoruz... İşte o salgın, bildiğimiz ‘Kıran’...
Eee, kıran bir coğrafyaya geldiği zaman sadece hasımlarınızı muhatap almıyor. Gelip sizi de buluyor. Yani bizim büyüklerimizin öfke, biraz da cehalet ve gelenekle ettiği beddualar aslında bir anlamda kendi ayaklarına kurşun sıkmak gibi bir şeymiş.
Salgın (kıran) bir köye gelir de sizi bulmaz mı?
Salgının ülkemizde hissedildiği ve hayatımızda kısıtlılığın başladığı ilk günlerde eski milletvekillerimizden biri arayarak, “Veli, biz dua ederken genellikle Ya Rabbi ülkemizi, milletimizi ve Ümmet-i Muhammed’i her türlü kaza ve beladan koru’ derdik. Ama demek ki eksik dua ediyormuşuz. Çin’de çıkan bir virüs de gelip bizi buluyor. O halde dualarımıza tüm insanlığı dahil etmemiz gerek” dedi.
Evet, şimdi dünyaya ‘kıran girdi’ ve o ‘kıran’ Kayseri’yi kasıp kavuruyor.
Kayseri’de son bir ayda neredeyse hasta sayısı ‘bin bin’ artıyor. Sık sık aynı cümleleri kullanıyorum, ama başka ifade tarzı yok ki, çember artık hepimiz için daralıyor. Şehir merkezinin her tarafı kıp kırmızı. Sadece şehir merkezi mi, ilçelerimiz, hatta eski köyler de öyle. Hemen her köyde, her binada bir- iki vaka var.
Eksikleri olabilir; imkanları çerçevesinde sağlıkçılarımız çok özverili bir çalışma ortaya koyuyor. Sağlık Müdürü Ali Ramazan Benli ve Bilim Kurulu Üyesi Şehir Hastanesi Başhekimi İlhami Çelik Kayseri tabiriyle ‘Uykuyu-düneği’ yitirmiş durumda...
Salgınla mücadelede konumları itibariyle daha çok Benli ve Çelik’in adını ön plana çıkartıyoruz, ama emin olun tüm kamu ve özel hastanelerimizin başhekimleri, hekimler, hemşireler, diğer çalışanlar, hatta temizlik-ulaşım işlerini yapan kardeşlerimiz de büyük bir risk ve özveri ile çalışıyorlar.
Onlara yardımcı olmak, onların bize daha iyi hizmet vermesini istiyorsak Allah rızası için maske, mesafe ve temizlik uyarılarına özen gösterelim.
Bakın siz hiç ‘maske taktı’ diye ölen birini duydunuz mu? Ama maske takmadığı için ölenlerin sayısını takipte zorlanıyoruz. Son 20 günde defnedilenlerin yarısı neredeyse bu salgın nedeniyle hayatını kaybeden yakınlarımız...
Lütfen gelin uyarılara dikkat edelim...
Bugün vali, belediye başkanları, meslek örgütü başkanları, hatta bazı il müdürleri diğer işlerini bıraktılar gün boyunca salgınla mücadeleye mesai ayırıyor. Elbette salgın hepimizin için öncelikli. Ama kurallara uysak da herkes işini yapsa daha iyi değil mi?
Polisimiz ve jandarmamız da 6 aydır normal işlerinden çok virüsle mücadeleye zaman ayırıyor. Onlara da yazık; onların da çok sıkıntılı bir süreç yaşadığına şahidim.
Valimiz başta idareciler geçtiğimiz haftaya kadar vatandaşı cezalandırma yolunu zorunlu olmadıkça tercih etmiyordu. Ama artık ‘Nush ile uslanmayanın hakkı tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir’ noktasına geldik hepimiz. Yani demem o ki artık bundan sonra uyarıdan ziyade cezalar gelecek.
Bizde güzel bir söz var. ‘Fukaraya para, zengine dayak cezası vereceksin’ derler. Her ikisi de ceza... Eee nasihatten anlamayınca, iş mecburen ‘sopayla hizaya getirmeye’ kalıyor.
İŞKUR BİN 470 ELEMAN ALACAK
AK Parti İl Başkanı Şaban Çopuroğlu, partinin kuruluş yıldönümünde il binasında meslektaşlarımızla sohbet ederken ‘Toplum Yararına Program’ çerçevesinde süreli işe alınacak herkesin tespiti için kesinlikle noter kurası çekilmesi kararını aldık’ demişti.
İŞKUR ilana çıkmış. Kayseri’de okul temizliği için bin 350, güvenlik için ise 120 kişi 9 ay süreyle çalıştırılacak. Başvurular kesinlikle noter huzurunda kura ile sonuçlanacak. Başvurular bu çarşamba(16 Eylül) başlıyor 20 Eylül’de de sona erecek. Kurada adı çıkanlar 5 Ekim’de işbaşı yapacak ve 30 Haziran 2021’e kadar çalışacak.
Başvuru ile ilgili diğer detaylar İŞKUR’dan öğrenilebilir. Bakanlık ve AK Parti yönetimi ‘noter kurası diyerek’ doğru bir karar almış. Bu kararı verenleri kutluyorum.
KULİS BULVARI
MHP KONGRESİ’NE AK PARTİ’DEN KATILIM
MHP kongrelerinde birden çok aday geleneği yok. Genel merkezin istemediği bir isim aday alamıyor. MHP teşkilatlarında ve Ülkü Ocakları’nda ‘Disiplin - Bağlılık - Sadakat’ öncelikli. Bu çerçevede Kayseri teşkilatı siyasi tarihimizde bir ilke imza atarak 16 ilçe kongresini tek adaylı ve iki günde tamamlamıştı. Şimdi hafta sonu ‘aynı metodla’ il kongresi yapılacak. Serkan Tok’un tek aday olduğu aylardır biliniyordu. AK Parti’nin 20 Eylül’de Yeşilhisar Kongresi var. Buna rağmen İl Başkanı Şaban Çopuroğlu’nun şehirde bulunan milletvekillerinden biri ve Büyükşehir Belediye Başkanı ile MHP İl Kongresi’nde hazır bulunarak ‘İttifak Ruhu’na uygun ‘görüntü vereceğini’ duydum. AK Parti ve MHP kurmayları Kayseri’de attıkları her adımda ‘siyasi ortak’ olduklarını ve ‘ortaklık hukukunun gereğini’ asla unutmamalı.
MIŞ…MİŞ…MUŞ…
00- Kayseri’de virüsten hayatını kaybedenlerin sayısı artıyormuş.
00- Karantina kurallarını ihlal edenler KYK yurtlarına konulmaya başlanmış.
00- Temyizdeki önemli FETÖ davalarında yılsonuna kadar karar bekleniyormuş.
00- Bankalardan üç-dört ay önce düşük faizle kredi alan bazı iş insanları bu parayı yeni yatırım ve işletmeye katkı yerine dövize yatırmış.
00- AK Parti ilçe kongrelerini sürdürürken şuana kadar bir ilçe başkanı değişmiş.
00- Serkan Tok’un tek aday olarak katılacağı MHP’de yönetimin yarısı değişecekmiş.
00- DEVA’nın il başkanlığı teklif ettiği onlarca isim talebi reddetmiş.
00- İlçe belediyeleri okullarda hijyen çalışması yapmış.
00- Hacılar’a yıl içerisinde 150 milyonluk yatırım almış.
