OSB´de yaşananlarla ilgili bugün de bazı değerlendirmeler yapacağım. Sözlerimin başında bir hususa açıklık getirmek isterim. Bu şehirde, gazetecilik her zaman zor olmuştur. Ben 37 yılllık gazetecilik hayatımda??mutedil-orta yol´ çizgisinde bir anlayışla hareket ettim. Bilenler bilir, eleştirirken bile mümkün olduğunca mutedil olmayı yeğlerim. İnsanların nefsine ağır gelebilecek türden söyleyeceklerimi doğrudan değil de, ?kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla´ türü ifade ederim...
Dünkü yazdıklarımızdan sonra bir bölümü OSB içinden, bir bölümü ise OSB dışından dostlarımız, ?ne oluyor?´ dediler.
Aman ha....
Olan hiçbir şey yok...
Benim OSB?Başkanı Tahir?Nursaçan kardeşimle hiçbir şahsi problemim yok, olamaz da. Niye olsun. Bilakis Tahir?Bey´in bana ve camiamıza karşı samimi yaklaşımlarını gördüm...
Dünkü yazdıklarım veya bugünkü yazdıklarımın tamamı bilgi ve notlar. Ben kimseye yönelik bir ithamda bulunmuyorum. Bu benim işim değil. Tespit yapıyorum, o kadar.
Aslında OSB´nin dün genel hatları ile yazdığım gibi müfettiş denetimi, kongre iptali vs. gibi konularla gündemde olmasına da üzülüyorum. Olması gereken, ?OSB´de istihsali, istihdamı ve ihracaatı nasıl artırırız?´ sorusuna cevap aramaktır. Bölge sanayicisinin önemli bir bölümünün ?ekonomik daralma´ karşısında zor durumda olduğunu hepimiz biliyoruz. Keşke OSB?ile ilgili bunları konuşsak. Yazdıklarımı, herhangi bir telkinle yazdığımı düşünenler, günahımı alırlar.
İşverenler, çalıştırdıkları insanlarla ilişkilerini yasalar çerçevesinde düzenlemekle mükellefler. Kimse kimseyle çalışmak zorunda değil. Ama işçi-işveren ilişkilerinde taraflar mutlaka ?kul hakkı´ ve yasaların gereği olan hükümleri korumakla mükelleftir. Keşke OSB yönetimi ile işten çıkartılan insanlar arasındaki iş akdi bu şekilde fesh edilmeseydi. Ben de 1982´de başladığım iş hayatımda 6. işyerimde çalışıyorum. Bu zamana kadar hiçbir işverenimle mahkemelik olmadım. Keşke OSB?yönetimi de, çalışanlar da süreci böyle bir yaklaşımla götürselerdi.
Aslında OSB´de bugün yaşananların bir bölümünün son seçimle, yani Tahir?Nursaçan ve Ahmet Hilmi Kürtüncü´nün yarıştığı seçimle doğrudan ilgisi yok. Yönetimle çalışanların bir bölümü arasındaki bazı fikir ayrılıkları Ergun?Bilen ile Tahir Nursaçan arasındaki seçimle başlamış.
OSB?seçimleri ile ilgili yönetmelikte değişiklik yapılarak, oy kullanacak sanayicilerin işyerlerine mutlaka, ?Yapı Kullanım İzin?Belgesi´ denilen ?ruhsat´ almaları ile ilgili zorunluluk getirince ortalık ?Kel Ali´nin Bağı´na dönmüş...
Daha geriye gitmeyeyim. Size son 4 yılla ilgili bazı rakamlar vereyim. OSB´de bin 200 civarında işletme faaliyet gösteriyormuş. Bu işletmelerden 700 kadarının ruhsatının olduğu söyleniyor. Oy kullanırken ?ruhsat zorunluluğu´ 2019 Seçimleri için hükme bağlanmış. 2015´te ruhsata başvuran 30 işletmeden 21´ine, 2016´de 64 işletme başvuru yapmış 50´sine, 2017´ de 57 işletmeden 47´sine, 2018´de 73 işletmeden 48´ine ?ruhsat´ verilmiş...
Ama seçim arefesinde, yani 2019´un ocak ve şubat aylarında, yani iki ayda ise 79 işletme ruhsat için başvuru yapmış.
OSB´de yaşanan sıkıntıların bir bölümünün altında işte bu ruhsat verme işlemleri yatıyor. Seçim arefesinde OSB?Bölge Müdürü Ali Yaprak´ın elinde Ozan isimli bir çalışan tarafından hazırlanmış kırmızı, sarı ve yeşille üzerileri çizilmiş liste varmış. O listede Tahir?Bey´e yakın gözüken ve ruhsatı olmayan işyerlerinin ruhsatlarının bazı eksiklerine rağmen ?mutlaka verilmesi´ yolunda ilgili birim sorumlularına verilmiş??emir mesajlarını´ gördüm.
Aslında daha geriye gidildiğinde, yani Ergun?Bilen seçimlerinden hemen sonrra, OSB denetiminde bulunun N.K. isimli çelik işi yapan sanayicinin fabrikasındaki yaklaşık bin m2´lik ihlalle başlamış bazı tartışmalar. O tarihlerde Uygulama Yönetmeliği´nin 64. maddesine göre ?taahhüt´ alınarak ruhsatları verilen 29 işletmenin taahhütlerine uymadıkları görülmüş. OSB?yönetimine bunların ruhsatlarının iptali için yazı yazılmış. Ama sonuç alınamamış.
Belki bu noktada OSB?Başkanı Nursaçan da sanayicinin zor durumda olduğunu düşünerek, ?idare edilmesi, fezleke hazırlanmaması´ yoluna gitmiş olabilir.
O 29 işletme ile ilgili ruhsat iptalinin talep edildiği tarihte daha ortada seçim filan yok. Belli ki idare ile ruhsat komisyonundaki bazı birimler arasında ipler o tarihlerde yavaş yavaş kopmaya başlamış. Ruhsatlara mevzuata aykırı talepler nedeniyle imza atmakta zorluk çıkartan isimlerin yerlerine İdare´de görev yapan bazı isimlerin yakınları alınmış(Örnek: İtfaiye´ye alınıp önce müdür yardımcısı yapılan bugünkü müdür A.Y.).
Bu noktada belki daha çok şey yazabiliriz. Ama uzatmaya gerek yok. İşten çıkartılan kişiler OSB yönetimi ve İdare´deki iki isimle ilgili 8 ayrı suç isnadı ile duyuru da yapmışlar. Yani konu bir anlamı ile yargıya da intikal etmiş durumda. Yargı ve müfettişler bakalım ne diyecek?
Bu satırları yazarken OSB?Başkanı Tahir?Nursaçan Afrika´dan aradı. Mealen diyorki:
?Yazınızı okudum. Abi, emin olun abdestimizden şüphemiz yok. Kimseye verilmeyecek hesabımız da yok. Afrika dönüşünde gelin, her şeyi sorun cevabını vereyim. Malesef bizim şehrimizde bazı çevreler çalışan adamı istemiyorlar (Tahir?Bey bu noktada bir siyasinin adını da verdi, ama şimdilik yazmayalım). Benimle, OSB ile uğraşan siyasiler var. Biz müfettiş, yargı incelemesinden korkmayız. Bize oy verenleri utandıracak bir işimiz asla olmaz. Kayseri´de başka OSB´ler de var. Bize niye kafayı taktılar, kamuoyunun vicdanına bırakıyorum...?
Nursaçan, son rakibi Ahmet?Hilmi Kürtüncü´nün seçimlere birkaç ay kala % 5 hissedarı olduğu mobilya fabrikasındaki hissesini ve görevini seçimlerden bir ay sonra devrettiğini de söyleyerek, ?Peki sorarım sana Abi, bu yapılan doğru mu, etik mi?? dedi.
Yaptığım araştırmada Ticaret?Sicili Gazetesi´nin 17 Nisan 2019 tarih ve 9811 sayılı nüsnasında bu değişikliğin yapıldığını gördüm.
Konuyu Ahmet?Hilmi Kürtüncü´ ye sordum. Yeri gelmişken söyleyeyim benim dünkü yazdıklarımın Kürtüncü ile uzaktan yakından alakası yok. Kürtüncü, ?Evet ben çoğunluk hissesi enişteme ait olan fabrikadan Kasım´da aldığım hissemi Nisan´da devrettim. Ancak OSB seçimlerinde ben Alpella Mobilya´dan oy kullanmadım. Söylemek istemem, ama sorduğunuz için söyleyeyim benim OSB´de 4 işletmem var. Niye böyle bir şey yapayım?? diyor.
OSB için hepimizin yapması gereken, üretimi, istihdamı artıracak adım olmalı. Bakalım bu tartışmalar üretime katkı verecek mi?
