H. Ali YILDIRIM


SARI YELEK

Yeni Dünya - H. Ali YILDIRIM


Gün oldu devran döndü, Avrupa yıllarca başkalarına sattığı kargaşayı kendi merkezinde buldu. Her zaman alıştığımız sessiz sokak yürüyüşü Avrupa´da yok oldu, yerini şiddet aldı. Paris´te birileri başkaldırıyor, akaryakıt zamlarını bahane ederek gösteri başlatıyor, 17 Kasım 2018´den beri Paris´i talan ediyorlar. Her taraf yakılıp yıkılıyor, ortada yağmalanmadık ne mağaza ne de ATM kalıyor. Göstericilerin giydikleri tek tip yeleğin renginden dolayı olaya ?Sarı Yelek İsyanı? gibi isimler yakıştırılıyor. Avrupa´da sarı yelek çok kolay bulunabilen bir şeydir çünkü çeki halatı gibi her araçta bulunmak zorundadır. Bu durum isyancıların işini kolaylaştırmış ve hemen bir sözde üniforma bulmuşlar. Sarı renk ise olayların sembolü haline gelmiş?

Fransız Polisi acımasızca müdahale ediyor ancak olayları durdurmak imkânsız. Bu gençlerin çoğunun bir arabası bile yoktur. Zam onları niye bağlıyorsa? Burada akaryakıt zamları bahane? Bir akaryakıt zammı bu sonuca yol açamaz. Öyleyse ortada başka bir şey var. Gezi´de ağaç kesildi diye şehri yakmak ne kadar mantıklıysa bu da o kadar mantıklıdır? Maksat başka bir şey... Bu yolla 2004 yılında Ukrayna´da turuncu devrim, 2010´da Mısır´da Arap Baharı yaşanmıştı, diğerlerini saymıyorum. İkisinde de ya seçim sonucu ya da iktidar değişmişti. İlginç değil mi? Burada da maksat Macron´u iktidardan uzaklaştırmak olabilir, çünkü olayların çıkış şekli aynı: Sosyal medya ve bir renk kodu!..

Hatırlarsak, geçtiğimiz günlerde Macron, ?Avrupa Ordusu kuralım ve kendimizi ABD´ye karşı koruyalım? demişti. Sanırım bu söz kovboyun hiç hoşuna gitmemiş. Gitmemiş ki Macron´un başına bunlar geliyor. Görünmeyen hedefleri ise Avrupa´da istikrarsızlık, AB´nin dağılması ve Avrupa Ordusunun engellenmesi... Fransa´da ki bu olaylar Macron´u ister devirsin ister devirmesin, Avrupa´ya çok zarar vereceği kesin. Çünkü böyle devam etmesi halinde mutlaka diğer başkentlere de sıçrayacaktır. Sırada Londra, Amsterdam, Brüksel, Berlin olabilir. Elbette bu kötü bir durumdur, alkışlanamaz ama yıllarca başka ülkelere ihraç ettikleri terör sanki sahibine dönüyor gibi?

Türkiye bu işin dışında tutulabilir mi? Mümkün, ama tekrar sataşmaları imkânsız da değil. Çünkü Paris´i ateşe verenler boş durmayacaktır? Seçim süreçleri kargaşa için uygun ortamlardır. Akla hayale gelmedik bir sebeple Gezi´ye benzer bir mesele çıkarabilirler. Bu konuda hem devlet hem de millet tecrübelidir. Artık kargaşa çığırtkanlarını tespit etmek hiç zor değil. ?Zavallı kedisi ağaçta mahsur kalmış kırmızı başlıklı kıza bir yardım eli de sen uzat?, ?Sen yoksan bir eksiğiz? vs. numaralarını kimse yutmuyor artık. Bu ?yıkım ekibini? boşa çıkarmak için; politik çekişmeleri bir süre ertelemek, milletçe kol kola durmak ve gerektiğinde oralı olmamak yeterli olacaktır. Hak aramak bunlar olmadan da olur?