ASIM CENGİZ GÜR


TERCİHİMİZ HAKK OLSUN

Notlar - Asım Cengiz Gür


Ebû Hüreyre (r.a.)´den rivayet edilmiş bir hadis-i şerifte, Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuşlar :

?Kimde şu üç şey bulunursa, o imanını kemale erdirmiş demektir:?

Birincisi: ?Allah yolunda yapacağı iyi bir şeyi yaparken kimseden korkmadan yapmak, kınayanın kınamasına, ayıplayanın ayıplamasına aldırmamak?, bu duyguya erişebilmişse bir insan, imanını kuvvetlendirmiş demektir. Bu sebeple her mü´min imanının gereği olarak ve Allah`ın rızasına uygun iyi bir şeyi yapacağı zaman utanmamalıdır. Eğer bir kişi. iyi bir iş yapacağı zaman utanamayacak kadar duyguları sağlam, kendine hakimse, o imanını kuvvetlendirmiş demektir. Henüz bu huy/ahlak bize yerleşmemiş ise, bunu kazanmak için gayret edeceğiz ve Allah yolunda bir halde iken kınayanın kınamasından korkmayacağız.

Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.)´in hadis-i şeriflerinde saydığı ikinci husus:

"İşlediği hiç bir işten dolayı gösteriş ve mürâîlik ve rîyâkârlık yapmamak?tır. Mürâîlik/rîyâkârlık, yâni gösteriş için iş yapmak İslâm`da ayıplanmış ve günah davranışlardan olduğu belirtilmiştir. Onun için insanlar yaptığı her işi Allah rızası için yapmalı, gösterişten kaçınmalıdır. Allah rızası için değil, gösteriş için yapılıyor ise imanın kemale ermesi önüne set olunuyor demektir.

Kendimize eş olarak isteyeceğimiz kızın babasına-annesine hoş görünmek için yapılan ibadetler, dindar amirin/patronun gözüne girmek için yapılan ibadetler, toplum tarafından methedilmeye vesile olsun diye yapılan hayır ve hasenatlar hep rîyâlı davranışlardır ve kaçınılması, her ne yaparsak yapalım Allah rızasını gözetmemiz gerekmektedir. Rîyâ ile yapılan bir şeyin kıymeti olmuyor, çünkü gösteriş için, riyakârlık için yapıyor. Halbuki nasıl yapması lazım gelir. Bir Müslümanın, yaptığı şeyi ihlâsla yapması gerekir. Hâlis niyetle yapması, imanla yapması, Allah rızası için yapması gerekir. Gösteriş için yapmaması, hatta gösterişten kaçınması gerekir. Gösteriş yapmamaya gayret göstermesi gerekir. Çünkü Allah´ın, bizim hal, hareket ve tavırlarımıza değil, kalblerimize bakacağını Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.)´den öğreniyoruz.

Yine O (s.a.v.): bir hadis-i şeriflerinde cehenneme atılacak üç sınıf insanı anlatırken : ?alimler, zenginler ve şehidler?dir buyuruyor. Huzurunda bulunan sahabe-i kiram efendileriz (r.a.), ?Ey Allah´ın Elçisi! Bu üç sınıf insan nasıl cehenneme atılır? diye sorduklarında, hesap gününden bir sahne gözler önüne getirir, anlatır sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.): Alim, ?Ne âlim hoca´ desinler diye ders-sohbet etmiştir ve dünyada ona öyle denilmiştir; zengin, ?ne cömert adam desinler diye hayır-hasenat, han-hamam yaptırmıştır ve dünyada ona öyle denilmiştir; şehit, ?ne korkusuz, cengaver adam´ desinler diye çarpışmış, düşman saflarına delicesine dalmıştır´ ve sağlığında ve ölümünde sonra ona da öyle demişlerdir. Yüce Allah (c.c.): ihlasla, kendi rızası gözetilmeden yapılmayan bu ibadetleri hasenata tebdil etmemiş ve cezalandırmıştır. O halde, her ne yaparsak, yapalım sadece Allah rızası için yapmaya gayret edelim ve bunları bir öğünme ve gösteriş vesilesi kılmayalım.

Efendimiz (s.a.v.) başta yazdığımız hadis-i şeriflerinde işaret ettiği üçüncü husus da:

"Karşısına aynı anda ya onu, ya onu yapması gereken iki iş çıkarsa ve birisi ahiret işi olsa, sevap kazanmaya yarayan bir iş olsa; ötekisi de dünya işi olsa, para kazanmaya yarayan bir iş olsa; sevaplı olanı, dünya menfaatine olana tercih etmek." Bir mürşid, bir nasihatinde bu hususu hatırlatırken diyor ki:

?Oğlum! Hayat boyu yol alırken önüne bazen yol ayırımları gelir. Sen nefsinin isteği ve onu memnun edecek yola değil, Allah ve Resulünün hoşnut edecek yola devam et!? Evet, önümüze gelen iki ihtimalli işten, birisi para, makam, mevki, şan, şöhret vesait dünyalık bir menfaat sağlıyor, diğeri ise sevaplı bir iş, ahirete ilişkin bir işten, sevaplı olanı tercih etmeliyiz ve bu da Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.)´in işaret buyurdukları gibi imanımızın kemale ermesine vesile olacaktır.

Efendimiz (s.a.v.)´in bu hadis-i şeriflerinden çıkaracağımız hisse : imanımızı kuvvetini, sağlamlığını ölçeceğimiz üç ölçek şunlardır:

-İyi bir şey yapacağı zaman kınayanın kınamasından korkmamak,

-Yaptığı sevaplı bir işi gösteriş için yapmamak ve

-Önüne iki iş çıktığı zaman sevaplı olanını tercih etmek, dünyevî menfaatli olanı tercih etmemek.

Aziz Kitabımız´da Talâk Sûresinde şöyle buyuruluyor:

?Kim Allah´a saygı duyup emirlerine uyarsa, (Allah) ona (selâmete) çıkacak bir imkân sağlar. Ona, tahmin etmediği yerden rızık verir. Kim de Allah´a güvenip dayanırsa, Allah, ona yeter?

Rabbimiz! Verdiğin nimetin yok olup gitmesinden, lütfettiğin afiyetin bozulmasından, ansızın vereceğin cezadan ve senin gazabını üzerimize çekecek her şeyden sana sığınırız.

Rabbimiz! Bizi doğru yola ilet ve o yolda sabit ve başarılı kıl. (âmin)