SAMİ DAYANGAÇ


TRT VE SPOR

GÖZLEM - Sami DAYANGAÇ


TRT kurumunun başına şehrimizden bir akademisyen yönetim kurulu başkanı olunca ister istemez bir beklenti oluşturdu. Acaba yayınlarda bir değişim olacak mıydı?

Ne yazık ki aynı tas aynı hamam devam ediyor. Cuma günü oynan bir maç günlerce farklı yorumcularca tartışılır mı? Üç büyüklerin maçı varsa 2 gün önceden farklı yorumcular(özel kanallar spor programlarını askıya alınca tamamı ve gazete spor yazarları kapağı buraya attılar, bizim paramızla) başlıyorlar konuşmaya. Şöyle oynamalı, böyle oynamalı. O yayın bitiyor bu sefer başka üçlü başlıyor büyük takımı anlatmaya. Rakiple ilgili tek söz etmeden. Bu tür yayınların kime faydası var?

Maç oynanırken devre arasında bir üçlü çıkıp ilk yarıyı anlatıyor. Maç bitiyor başka üçlü... Mesela spor programı adı altında yapılıp sadece futbol konuşulduğu yayında eski hakem sadece hakemleri kötülüyor. Takımlara laf etse bir daha yayına çıkamaz, maaştan olur. En zayıf halka hakemler. İleri al, geri sar, yavaş oynat, bunun kime ne faydası var? Maç özetlerini yayınla, hocaların demeçlerini ver ve kapat. Ama böyle yaparlarsa o üçlüler nasıl maaş alırlar?

Maç biter üçlünün biri yorum yapar, sonra başka üçlü. Cuma maçının pazartesi hala konuşulmasının kime faydası var? Yorumculara elbette...

Hafta sonları eski ve yaşı hayli geçkin gazeteci hala olimpiyatları yorumluyor, bu ayıp ama. TRT kurumu elektrik, elektronik her kullanımdan para alıyor, yani ana sponsor vatandaş. Elbette hesap sormalı, ama kimden, nasıl? Futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen’e yıllık 8,5 milyon verilmesine ne diyorsunuz? Neyin bedeli? Bu para ile kaç okul, kaç sağlık ocağı açılır?

Süper lig maçlarını izleyin ve kaliteyi kendiniz görün. Fenerbahçe'ye çok büyük paraya gelen Mesut da sisteme uydu. En ufak bir harekette diğer pek çok futbolcunun yaptığı gibi havalara uçuyor ama hemen kalkıp frikik kullanıyor. Kendini yere atanlar, çimleri yumruklayıp ölüyorum diyenler acizlere yutturuyor.

Geçtiğimiz yıllarda el kol hareketleri ile hakeme tepki gösteren bir oyuncu bir metreden ettiği küfürlere rağmen kart cezası almadı. Hakemler maçları yönetmiyor, idare ediyor. Milli takım gibi hakemlik de artık sadece para. Hakemlerin yıllık kazançlarına bakın, mesleklerinde 10 yılda aldıklarını 1 yılda alıyorlar neden yönetip de tepki alsınlar? Sistem hep güçlüden yana değil mi?

Milletvekili, il başkanı, ilçe başkanı olmak için  ekonomik açıdan güçlü olmak gerekiyor. Ne yazık ki çok büyük paraların döndüğü futbolda da kulüp başkanı, federasyon başkanı olmak için bu güç gerekiyor.

Oysa gelişmiş toplumlarda sistem var ve bu sistemin başına eski bir futbolcu geliyor. Neden bizde olmasın? Her yönetici attığı imzadan sorumlu olmalı. Cebinden vermediği için hovardaca para saç, çok pahalı transferler yap, borç bırak ve git, ne güzel memleket?

TRT bizim, bu kurumun amacı özel kanallarla şey yarıştırmak değil, olmamalı. Eğitim, bilgilendirme, eğlence vs olmalı. Özel kanallarda dikiş tutturamayanların sığındığı, işsiz kalınca geldiği liman olmamalı. Kim yapacak? Yeni yönetim kurulu başkanı…

 

Mış… Muş…

___Üç harfli marketlerde asla rekabetin olmaması, ürünlerin hepsinin aynı fiyata satışı çok şaşırtıcıymış.

___Corona vaka sayısındaki müthiş yükseliş velileri tedirgin ederken, ‘hafta sonu eğitim yapılsın’ fikri çok saçma bulunmuş.