VELİ ALTINKAYA


TUTUKLANMASI KİLCİ’NİN YOLUNU YENİDEN AÇAR MI?  

GÜNDEM - Veli ALTINKAYA - Tekrar Yazıları


KTO Başkanı H. Ali Kilci Şeker Soruşturması çerçevesinde 25 Ekim’den bu yana tutuklu...

KTO’nun da tabi olduğu 5174 sayılı kanunun 96. maddesine göre herhangi bir yönetim kurulu veya meclis üyesi 6 ay içerisinde özürlü veya özürsüz toplantıların yarıdan bir fazlasına katılmazsa üyelikleri düşüyor...

Bu meclis üyesinin 6 toplantıdan 4’üne katılmaması halinde uygulanacak. Meclis üyeliği düşen bir kişi zaten Oda’nın diğer organlarında da görev alamıyor. Bir süredir KTO’da meclisin toplanamamasının altında yatan tam da bu…

İnşallah Kilci üyeliği düşmeden tahliye olup Oda’daki görevine döner...

Yukarıda zikrettiğimiz kanun Oda başkanları için mealen iki dönem üst üste görev yapanlar ara vermeden yeniden aynı görevlerine talip olamazlar mealinde bir hüküm var.

Kilci tutukluluğunu gerekçe gösterip istifa ederse ya da kanun hükmü gereğince meclis üyeliği dolayısıyla oda başkalığı düşürülmüş olursa Seçim Kurulu’na kendisi ya da avukatları aracılığı ile “Ben görev süremi elimde olmayan nedenler dolayısıyla tamamlayamadım. Bunun için yeniden aday olmama mani bir hal yok” diyebilir…

Anladığım kadarı ile kanunda bir boşluk var.

Şu veya bu gerekçe ile Kilci de kanunun çıkmasından sonraki sürece ilişkin başkalık dönemini tamamlamadan görevinden ayrılmış oluyor. Bu durumda hukukçuların, yani Seçim Kurulu’nun bir karar vermesi gerekecek.

Yine söylüyorum inşallah Hasan Abi en kısa sürede tahliye olur ve hem ailesine, hem işine hem de fahri olarak yürüttüğü Oda’daki görevine döner. Ama dönemeyecekse seçim takvimi başlamadan istifa etmesi, ya da kanun uygulanarak üyeliğinin düşürülmesi kim bilir belki de kendisi için daha hayırlı olacaktır...

Bizim inancımıza göre “Nefsimize ağır gelen şey hakkımızda hayırlı” değil midir? Yine inancımıza göre “Bizim şer bildiğimizde hayır, hayır bildiğimizde şer olabileceği” bir vaka değil midir?

Bir tartışmanın başlamasını istedim. Bakalım bu tartışmayı kim nasıl yorumlayacak?..

 

BU GÖRÜNTÜ BİZE YAKIŞIYOR MU?

Pazar günü Türkiye Harp Malülü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kayseri Şubesi’nde bir fotoğraf çekildi. Yerel TV görüntülerinden hepiniz izlemişsinizdir.

Vali, milletvekili ve protokol mensuplarının ziyaretinde ayakta duran isimlere bir bakın. 1.Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ethem Büyükışık, 12.Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanı Hv Pilot Tuğgeneral Mehmet Cahit Bakır, ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, Melikşah Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reşat Özkanca...

Dernek Başkanı Gazi Ali Yavuz bu ülkenin iki paşası ile iki rektörünü oturtacak yer bulsaydı oraya bir sandalye koyardı.

Bu görüntüleri izlerken utandım. Gazilerimiz ve şehit yakınlarımız adına utandım. Bu ülke için canını, kanını ve her türlü uzvunu çekinmeden veren kardeşlerimizin misafirlerini ağırlayacakları geniş bir mekân tahsis edemiyor muyuz onlara... Mevcut binayı Büyükşehir Belediyesi tahsis etti. Ellerine sağlık... Ama belli ki yetmiyor... Hangi kamu kuruluşuna ait olursa olsun daha uygun bir mekân bularak bu derneğimize tahsis etmemiz gerekir. Mesela Kocasinan Bulvarı üzerindeki Astsubay Misafirhanesi (Eras Dershanesi ve Behice Yazgan Kız Lisesi yanı) boşaltılmış. Pekala burası gazilerimizi, şehitlerimizin dul ve yetimlerine tahsis edebilir...

Ne dersiniz bu şehri yönetenler?..