Kay TV ve Erciyes TV Ortak yayınında hafta içi sabah kuşağında yayına giren ‘Kayseri’de Gün Başlıyor’ programına zoom bağlantısı ile konuk olan Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Yunus Hacımusalar yaşanan depremlerin ardından insanlarda görülen psikiyatrik rahatsızların normal olduğuna dikkat çekerek “Bu durum normal yaşama döndükten sonra ilk bir aylık sürenin ardından azalarak ortadan kalkacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Kay TV ve Erciyes TV Ortak yayınında hafta içi sabah kuşağında yayına giren ‘Kayseri’de Gün Başlıyor’ programına zoom bağlantısı ile konuk olan Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Yunus Hacımusalar deprem afetinin ardından insanlarda görülen psikiyatrik rahatsızlıkların etkisinden kurtulmaları için olağan yaşamlarına dönmeleri gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti. “Böylesine şiddetli, olağanüstü bir afet olayından sonra insanlarda kaygı, korku, endişe, baş dönmesi, sallantı hissi, uyku bozukluğu gibi belirtiler görülebilir. Bunlar aslında olağanüstü durumlara verilen olağan yanıtlardır. Bu belirtiler genel olarak bir ay sonrasında azalarak ortadan kaybolur. Devam eden şiddetli sallantılar bu bir aylık dönemin uzamasına neden oldu ve halen de Kayseri’de sallantılar devam ediyor. Bu sebeple insanların olaylara ruhsal yönden tepki vermesi gayet olağan olduğunu biliyoruz. Sürecin zaman içerisinde beynin ve bedenin kendini iyileştireceğini biliyoruz. Ama tabi ki bu tepkiler bazı kişilerde daha şiddetli ortaya çıkabiliyor. Örneğin direk depremi yaşayanlar, enkaz altında kalanlar, yakınlarını kaybedenler ya da bölgede olmayıp yardıma giden arama kurtarma ekipleri, sağlık çalışanları diğer yardım gönüllüleri. Bunlarda aslında depremi yaşamamalarına rağmen bölgede yaptıkları çalışmalar nedeniyle akut stres bozukluğu dediğimiz bazı belirtileri gösterebiliyorlar. Bu olağanüstü durumdan herkes etkilendi ancak herkesin olabildiğince normale dönmesini bekliyoruz. Tabi ki bu normallerimiz değişti, artık hiçbir şeyimiz normal değil. Depremin hayatımızda gerçek olduğunu bize acı bir şekilde hatırlatıldı. Ama günlük hayatta yaşadığımız şeyler ne ise olabildiğince ona dönmemiz travmamızı atlatmamıza yardımcı olacaktır. “