Abdullah Gül Üniversitesi Öğretim Üyeleri Yrd. Doç. Dr. Kutay İçöz ve Doç. Dr. Bülent Yılmaz, Lösemi Tedavisinde kullanılabilecek biyoçipler üzerine araştırma yapacak...
Abdullah Gül Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyeleri Yrd. Doç. Dr. Kutay İçöz ve Doç. Dr. Bülent Yılmaz, araştırmaları ile kişiye özel lösemi tedavisine olanak sağlayan mikro/nano teknoloji tabanlı cihazlar geliştirecek .
Yrd. Doç. Dr. Kutay İçöz'ün yürütücü, Doç. Dr. Bülent Yılmaz'ın da araştırmacı olarak yer aldığı "MRD Biyoçip: Minimal Rezidüel Hastalığın Güvenilir ve Basit Bir Yolla İzlenmesi konulu proje, kısa adı Tübitak olan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu tarafından açılan 1003 Öncelikli Alanlar Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı bünyesinde açılan Biyomedikal Sensör Teknolojileri" çağrısı kapsamında desteklenecek.
Projede, çocukluk çağında en sık görülen kanser türü olan lösemide, kanserli hücreleri tespit edip nicel ölçümler yapabilecek biyoçip/biyosensör, cihazlar üretilmesi ve bu biyosensörlerin kullanıldığı ölçüm sistemi geliştirilmesi çalışmaları yürütülecek.
Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kutay İçöz, Türkiye'de çocukluk çağında en sık görülen kanser türünün lösemi olduğunu belirterek, lösemi türlerinden akut lenfoblastik löseminin 15 yaş altı lösemi hastası çocuklarda yüzde 80 oranında görüldüğünü vurguladı.
İçöz, akut lenfoblastik lösemi hastalarının tedavi sürecinde uygulanan kemoterapinin her hastaya aynı şekilde etki etmediğine de dikkat çekerek, 'Bazı hastalar tedaviye yanıt verirken bazı hastalarda lösemik hücreler kemoterapiye direnç gösteriyor. Sonuçta tedaviden kaçan bu hücreler hastalık tekrarlarına neden olabiliyor'' değerlendirmesinde bulundu
Tedavinin 15'inci gününde incelenen kalıntı hastalığın akut lösemi hastalarında sağ kalımın en önemli göstergesi olduğunu dile getiren İçöz, tedaviden kaçan hücrelerdeki hastalık kalıntısının izlenebilmesini sağlayan yöntemin günümüzde çok pahalı yöntemlerle ve sadece uzman kişiler tarafından yapılabildiğini ifade etti.
İçöz konuya dair sözlerini şöyle sürdürdü Proje ile MRD testi için kullanılan laboratuvar yöntemleri kadar hassas, fakat maliyeti daha düşük biyosensör cihazların geliştirilmesi ve mikro/nano teknoloji tabanlı biyoçipler üreterek alternatif bir metot ile hastaların tedavi sürecinin iyileştirilmesini hedefliyoruz. Geliştirmek istediğimiz biyoçip ile lösemi hastalarındaki kanserli hücrelerin kemoterapi sürecindeki durumlarını ve tedaviye gösterdikleri yanıtı izlemek ve bu sayede hastalara en uygun ilaç dozajının ayarlanarak kişiye özel tedavinin uygulanmasını mümkün hale getirmek istiyoruz. Geliştirilecek teknolojinin diğer kanser türlerine hem tedavi hem de teşhis süreçlerinde uygulanması uzun vadeli planlarımız arasında.
Ayrıca proje ekibinin disiplinler arası bir anlayışla mühendisler ve tıp doktorları ile oluşturulduğunu belirten İçöz, AGÜ'nün bu konuda yapılacak çalışmalara öncülük ederek uluslararası çekim merkezi olabileceğini ifade etti.