AK Parti Kayseri Milletvekili ve Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, kendisiyle ilgili eleştirilere yanıt verdi. Elitaş ,?her kim ki 15 Temmuz´a gelen süreçte FETÖ örgütüne yardım ve yataklık etmişse bunun bedelini ve cezasını çekecek. Biz hiç kimseyi koruma kollama yapacak durumda değiliz. FETÖ´cü hainler, militanlar tek tek hesap verecek. FETÖ operasyonlarına siyasi müdahalede bulunduğum çirkin bir yalandır? diye konuştu.
Ekonomi eski Bakanı, Kayseri Milletvekili ve AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş Kayseri´deki FETÖ operasyonlarına siyasi müdahalede bulunduğu yolunda bazı çevrelerin iddia ve yorumlarına sert tepki gösterdi.Elitaş şunları söyledi.
?TBBM yoğun çalışmaları münasebetiyle Grup Başkanvekili olmamız hasebiyle TBMM çalışmalarını takip etmek ve yönlendirmek amaçlı tatil olana kadar gelme imkanı bulmamıştım. Bu süreç içerisinde geldiğimizde sayın valiye ve emniyet müdürüne teşekkürlerimizi ilettik.En sonda da sayın başsavcıya teşekkürlerimizi iletmek üzere geçen hafta Salı günü ziyarette bulunduk.Ziyarette bulunurken de Ankara´ya gidiyordum.Şehir içinde resmi plakayı takmıyorum, şehir dışına çıktığımız zamanda resmi plakayı takıyoruz.Resmi plakayı takarken sayın başsavcıyla telefon görüşmemiz oldu.Kendisine gelecek olduğumu ziyarete uygun olup olmadığını sordum.Oda bekliyorum çay içmeye dedi.Yanlış hatırlamıyorsam saat 13.00 civarıydı.Sayın başsavcıya ziyarette bulunduk ve o gün 15 Temmuz gecesi sabaha kadar olan süreçte gösterdikleri destekten dolayı gösterdikleri metanetten dolayı milletle birlikte onların tercümanı, onlarla aynı duyguları paylaşarak dik durduklarından dolayı millet adına hükümet adına teşekkürlerimizi ifade ettik ve o şekilde ayrıldık.Yani bunu o gün bir gazete çekmiş, onun burada ne işi var gibi ifadeler kullanmış.O gün ben başsavcı ile görüştükten sonrada Ankara´ya hareket ettim. Daha sonra bu bir gazetede?Elitaş geldi, FETÖ sanıkları çıktı´ gibi ifadelerde bulunulmuş?
Yusuf Yerli´nin,? Şimdi beni farklı şekilde itham edip sorgulayanlar bu durumdan şantaj yolu ile nemalanmaya, para kazanmaya ya da farklı menfaat içinde bulunan kişilerdir? sözlerini anımsatarak bu konudaki düşüncelerinizi sayın başsavcı ve emniyet müdürü ile paylaştınız mı? diye sordu.Elitaş ise şunları söyledi.
?Ben bu konuda onlarla paylaşma imkanı bulamadım.Bu fotoğraflar bana geldikten sonra gerekeli değerlendirmelerde bulundum.Yaygın medya da bir gazete o gün fotoğrafı yayınladı ve ondan sonrada devam etmedi .Onları da yakından takip ediyorum içinde tehdit kokan ifadeler görüyorum. Açıkça şunu söylüyorum.Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi 17-25 Aralıktan itibaren FETÖ terör örgütünün inlerine gireceğiz ifadesini kullandıktan sonra durumdan vazife çıkararak, bundan önceki günlerde Sayın Recep Tayyip Erdoğan´a ve Ak partiye ağza alınmadık sözleri küfürleri ifade edenlerin şu andan birden bire Recep Tayyip Erdoğan sevdalısı olması çok dikkat çekici bulunmuştur.
Yani ben şimdi bakıyorum onların yazdıklarına göre, ya ben mi AK Partiliyim onlar mı ? tereddüt içindeyim.Olağanüstü derecede bir AK Parti sevdalısı, olağanüstü derecede bir Recep Tayyip Erdoğan sevdası ile karşı karşıya kalıyorum.15 Temmuz´da dan önce Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve diğer arkadaşlarımızla ilgili yazdıkları yazılar bir tarafa bırakılmış, şu anda vatan millet savunucusu AK Parti gönüllüsü haline gelmiş olan insanların var, olduğunu görüyoruz.Buda hakikaten çok enteresan.Özellikle 15 Temmuz´dan sonra her kim ki FETÖ ile ilgili yaptığı eylemlerde aşırıya ve şiddetli bir şekilde durmadan sürekli halde bir eleştiri yapıyorsa onlara da biraz dikkat etmek gerekir.15 Temmuz´dan önce korkanlar, 15 Temmuz´dan önce FETÖ terör örgütünü çilingir gibi görenler her kapıyı açtığını düşünenler şu anda FETÖ düşmanlığının çilingir gibi her kapıyı açtığını görme vahametine kapılmış pozisyonda olduklarını da görüyorum.Eğer böyle bir niyetleri varsa bazı insanları bu süreç içerisinde tehdit ederek şantaj unsuru yapmaya çalışıyorlarsa şunu da bilsinler ki onlarında inlerine gireceğiz.
Şu anda farklı bir algı operasyonu oluşturulmaya çalışılıyor.Herkes cadı avı içerisinde, şu FETÖ´cü bu FETÖ´cü diye iftira kampanyasına doğru götürüp Türkiye´de bir kaos ortamına sürüklemeye çalışıyorlar.Türkiye´de gelişmiş iller var.Bu iller içerisin de Kayseri, Ankara, Konya ve Denizli gibi birkaç tane daha il sayabilirim.Bu illerde ortaya çıkan sermaye ve hayırseverlik duygusu ile FETÖ´ nün kandırdığı iş adamları ortaya çıkabilir.17-25´ten sonra özellikle de bu Bank Asya´nın çağrı günlerinden sonra buna maddi destek vererek onlara finansal faaliyetlerini devam ettirmesi için destek olanlar için hükümetin ortaya çıkardığı 5 veya 6 kriter var. İşte o kriterler
Bank Asya ve örgütün diğer şirketlerinin işlemleri taranıyor. Para faaliyetleri içinde olanlar ve örgütün finans kaynaklarına katkı sağlayanlar. Aktif-Sen üyesi olarak açık tercih kullanan öğretmenler.Aralarında özel şifreli yazışma programını kullananlar.Bu örgütle organik bağlantılı ve ilişkili olan kişiler.Kapsamlı sosyal medya taramasından çıkan sonuçlar.17/25 Aralık sürecinde örgüte bağlılığını koruyup keskin şekilde faaliyetlerine katılanlar.FETÖ üyesi şirketlerin normal olmayan işlemlerini yapanlar, onları koruyup kollayanlar.Vergi denetimlerinde yasadışı faaliyetler ve örgüte ?himmet´ adı altında para aktarılmasını sağlayanlar.Bu süreç içerisinde gözetim altına alınacak olduklarını ifade ediyoruz.
Darbenin ilk günlerinden itibaren 250- 300 Kayseri firması bazı bankalar tarafından hesaplarının dondurulduğu ile ilgili bize geldi.Türkiye genelinde de böyle bir şey var.Bakın şu anda FETÖ terör örgütü ve uzantıları yandaşları yada Türkiye´deki bir kaostan kargaşadan sonuç çıkarıp menfaat bulmaya çalışan kişiler hem Kayseri´de olduğu gibi Türkiye genelinde de bir siyasi krizin yanında ekonomik krizi de beraberinde getirmek için gayret gösteriyorlar.O internet ve sosyal medyada iyi niyetli olduklarını düşünen kimseler eğer herkesi potansiyel FETÖ´cü, potansiyel terörist olarak gördükleri takdirde, bunlarında büyük bir kısmı sanayicileri iş adamları, bu şekilde tuttukları gözetim altında olmayan 120 kişilik Ağustos ayının ilk haftasında yayınlanan listede bulunmayan kişilerinde varmış gibi veya var ama yargıya herhangi bir şekilde ihbar etmeleri gerekirken bunu sosyal medya üzerinden birileri ne mesaj göndermek şeklinde yaptıkları takdirde bunda pek iyi niyet aranmaz diye düşünüyorum.
Birde bu konuyu aşırı şekilde gündeme getiren birkaç tane yerel gazete var.Bu yerel gazeteler her ne hikmetse iki konuyla ilgili irdeliyorlar.Birisi şekerle ilgili konu çok tatlı geldiğinden dolayı olabilir. İkincisi de Ticaret Odasıyla ilgili konu.Ben şunu söyledim Kayseri´de ne iş yaptınız deyince ben Şeker Fabrikası´nı yamyamlardan kurtardım diye ifade etmiştim.Şimdi o yamyamların tekrar büyük bir iştahla Şeker Fabrikası´na bir saldırılarının olduğunu düşünüyorum.Buna da sala müsaade etmem.Şunu da bilsinler ki her kim ki 15 Temmuz´a gelen süreçte bu FETÖ örgütüne yardım ve yataklık etmişse bunun bedelini ve cezasını çekecek.Biz hiç kimseyi koruma kollama yapacak durumda değiliz?