Akciğer kanserinin, kanserden ölümler sıralamasında Dünya`da ve Türkiye`de ilk sıralarda yer aldığını vurgulayan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyelerinden Tıbbi Onkoloji Uzmanı Pr.Dr. Metin Özkan haber ekibimize yaptığı değerlendirmede "Hastaların yaklaşık yüzde 70`inde, hastalık ilerledikten ve başka organlara yayıldıktan sonra teşhis konulmaktadır. Kişiye özgü tıp, tümörün moleküler özelliklerine göre tayin edilen ve etkili olması beklenen ilaçlar kullanılarak hastanın tedavi edilmesi ilkesine dayanmaktadır. Tümörde mevcut moleküler değişiklikleri hedef alan ilaçlar kullanılarak yapılan tedaviler ile hastanın yaşam süresi uzatılabilir. Tümördeki genetik değişiklikleri hedefleyen kişiye özgü tedavilerin, erken dönem akciğer kanserli hastalarda, ameliyat sonrası dönemde de yararlı olacağı yönünde bir kanıt yoktur." İfadesini kullandı
Pr. Dr. Özkan sözlerinin devamında hastalığın sebepleri ve önleme yollarına dair verdiği bilgilerde akciğer kanserinin gelişmesinde tütün kullanımının, dumana maruziyetin önemli bir etken olduğunun altını çizerek "Akciğer kanserinin erken dönemde yakalanabilmesi için, kabul görmüş bir ulusal tarama yöntemi olmadığı sürece, ısrarla üzerinde durmamız gereken tek şey "birincil korunma" yani tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı ile mücadeledir” diye konuştu…
Pr. Dr. Özkan sözlerinin sonunda hastalığın tedavisine yönelik olarak yaptığı değerlendirmede ise “Cerrahi, ışın, ilaç ve bağışıklık sistemini düzenleme gibi tedavi yöntemleri arasından, her akciğer kanserli kişi için ayrı seçim ve planlama yaparak o kişiye özgü tedavinin belirlenmesi ile en iyi sonuçları alınabilir." Dedi…