DURSUN ?SAVUNMAYA DEĞER VERMEYEN ÜLKELER GERİ KALIR? ...
5 Nisan Avukatlar Günü yurt genelinde tertiplenen türlü etkinliklerle kutlandı? Kayseri Barosunca tertiplenen ilimizdeki kutlamalar Atatürk Anıtı´na çelenk sunumu ile start verirken , günün anlam ve öneminde dair değerlendirmede bulunan Baro Başkanı Cavit Dursun ?Hukuk ve savunmanın güçlü olduğu ülkeler, günümüzde dünyanın en güçlü, huzurlu ve refahlı ülkeleridir. Hukuk ve savunmaya değer verilmeyen ülkeler ise, dünyanın geri kalmış, kan ve gözyaşı içerisinde olan 3. Dünya ülkeleridir.? İfadesini kullandı?
5 Nisan Avukatlar Günü Kayseri Barosunca tertiplenen bir dizi etkinlikle kutlandı. Kutlamalar Kayseri Barosu heyetinin Atatürk anıtı önüne çelenk bırakıp saygı duruşunda bulunması ile start verdi.
Kutlamalara Baro Toplantı salonunda devam edildi? Günün anlam ve önemine ilişkin medya mensuplarına ve katılımcılara değerlendirmede bulunan Baro Başkanı Cavit Dursun sözlerine meslektaşlarının gününü kutlayarak başlayıp ?Hukuk ve savunmanın güçlü olduğu ülkeler, günümüzde dünyanın en güçlü, huzurlu ve refahlı ülkeleridir. Hukuk ve savunmaya değer verilmeyen ülkeler ise, dünyanın geri kalmış, kan ve gözyaşı içerisinde olan 3. Dünya ülkeleridir. Türkiye´de savunmanın çıktığı en tepe nokta, Avukatlık Kanununda yapılan köklü değişiklikler sebebiyle, 2001 yılıdır. O tarihten sonra ise maalesef Türkiye´de yargı, hukuk, savunma ve avukatlık mesleği her geçen kötüye gitmektedir. Savunmanın yetkilerinin azaltılması, CMK´DAKİ hakların kısıtlanması, sürekli yapılan torba-paket değişiklikler, Hukuk fakültesi sayısı, eğitim kalitesi, kontenjan ve mezun sayısının çokluğu, Avukatlık sınavının iptali, uzun gözaltı ve tutukluluk süreleri, hakimlik teminatının yok edilmesi, yargı bağımsızlığının ortadan kalkmaya başlaması, ülkemizde vatandaşlarımızın hukuki güvenlik ve hukuki huzur haklarının kalmaması vb. hususlar bunların sadece bir kısmıdır. Avukat ile müvekkilini aynı statüye koyan, avukatlık mesleğini icra edilemez hale getiren; savunma hakkını, adil yargılanma hakkını, adalete erişim hakkını, silahların eşitliği ilkesini, masumiyet karinesini ve avukatın sır saklama yükümlülüğünü ağır bir biçimde ihlal eden bu tür düzenlemeler, bir hukuk devletinde asla kabul edilemez.? Değerlendirmesinde bulundu?
Sözlerinin devamında ?Barolar yargı erkinin savunma kurumudur? diyen Başkan Dursun sözlerini şöyle noktaladı? ?Barolar STK, STÖ yada basit bir meslek odası değildir. Baro, savunmanın kendisi olan avukatların kurumudur. Bu nedenle bizler, baroları STK, STÖ yada bir meslek odası olarak gören anlayışı ve sonuçlarını hiçbir şekilde kabul etmiyor ve bu anlayışı reddediyoruz. Bir erkin kurumu olan baroların, bir hukuk kurumu gibi yönetilmesi gerekmektedir. Baroları STK, STÖ yada bir meslek odası gören anlayışın sonuçları, baroları etkisiz, savunmayı yetkisiz ve avukatları itibarsız kılmaktadır. STK, STÖ mantığı, barolara siyaset, rant, maddiyat ve koltuk beklentileri getirmektedir. Bu durum, baroları konuşması gereken yerlerde susan, susması gereken konularda ise konuşan barolar haline getirmektedir. Oysaki hukuk kurumu olarak yönetilen ve yönetilmesi gereken barolar, yargıya, hukuka ve savunmaya güç, avukatlara ise itibar ve onur getirecektir. Bütün bu nedenlerle bizim vazgeçilmez anlayışımız ve ilkemiz, baroların yargı erkinin savunma kurumu olduğu hususudur.?
HABER: SÜLEYMAN ERDOĞAN