BAKAN ÖZHASEKİ :

?İKİ TANE KAPTANIN OLDUĞU GEMİLER YÜRÜMEZ? ...

Siyaset 18.02.2017 17:38:10 0
BAKAN ÖZHASEKİ :
Haberi Sesli Oku

Basın Yayın Enformasyon İl Müdürlüğünce tertiplenen Yerel ve Bölgesel Medya Buluşması´nın ikincinse iştirak eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki katılımcılara ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulundu? Bakan Özhaseki son günlerin gündemde ilk sırayı alan konusu ?Başkanlık Sistemi´ ne yönelik yaptığı değerlendirmede geçmişte Özal ? Demirel ve Necdet Sezer - Ecevit arasında yaşanan polemikleri hatırlatarak ?İki tane kaptanın olduğu gemiler yürümez. Güçlü bir iktidar oluyor ve güçlü iktidarın olması istikrarı getiriyor? değerlendirmesinde bulundu?
Basın Yayın Enformasyon İl Müdürlüğünce tertiplenen ve ikincisi gerçekleştirilen ?Yerel ve Bölgesel Medya Buluşması´nın ikincinse Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki´nin yanı sıra AK Parti Grup Başkan Vekili ve Kayseri Milletvekilleri Mustafa Elitaş, Ak Parti Kayseri Milletvekili Taner Yıldız, Vali Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, ilçe belediye başkanları, AK Parti Kayseri İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden ile Kayseri, Yozgat, Niğde, Nevşehir, Sivas, Kırşehir ve Aksaray illerinden 100´e yakın medya mensubu iştirak etti?
Toplantıda katılımcılara hitap eden ve ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Sahip olduğumuz kimliksiz ve sağlıksız yapıların önümüzdeki yıllarda şehirciliğin geleceğine yönelik alınacak kararları etkileyeceğini vurgulayarak "2016 yılında bir takım yasal çalışmalar yaptık. İmar mevzuatını değiştiriyoruz. İmarın değişmez anayasasını yazıyoruz. Her bir şehrin anayasasını ayrı ayrı yayınlayacağız. Değişmez kuralları biz koyacağız. Özellikle bir çok yerde terör 2 yıl kadar önce şımarmış vaziyette iken hükümetimizin kararlı şekilde hareket etmesiyle birlikte eli silahlı militanlar bertaraf edildi. Dağlar da temizleniyor. 7 bölgede çok aşırı hasarlar vardı. 70 binin üzerinde bina hasarlıydı. 40 bin kadarı ufak tefek hasarlıydı. Bunları onararak 30 bin civarında evin yapımına başladık. Teröristler her çıktıkları evin içinde bombalama yapmışlar. Her tarafta tuzak var. Yere Kur´an´ı Kerim´i koymuşlar, içini oyarak bomba koymuşlar. Bizim çocuğumuzun duyarlılığını bildikleri için böyle bir tuzak kurmuşlar. Bu örgüt kendi insanlarına ve akrabalarına da zarar veriyor. Bu evleri tek tek temizledik. Terörist ile vatandaşı ayırmak lazım. Sur´da evi yıkılan birisi Diyarbakır´da yeni yapılan yerlerden isterse anahtar hazır. Eğer tarihi yapılarda kalmak isterse onarmasına yardım ediyoruz. Senenin sonuna kadar bütün vatandaşlarımızın evlerini verebilecek durumdayız. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti´nin envai çeşit yardımını yapıyoruz. PKK´nın da kara propagandası bitmiyor. Uluslararası Af Örgütü de PKK´nın sözcüsü gibi hareket edip, ne kadar iftira varsa kara çalıp gidiyor" ifadesini kullandı?
Bakan Özhaseki sözlerinin devamında 2030 yılına kadar İstanbul´da yaşanacak 7 büyüklüğünde bir deprem tehlikesinin olduğunu hatırlatarak deperlee karşı hazırlıklı olmamız gerektiğinin altını çizerek şunları kaydetti? "Son bir asırda 6 ve üzerindeki depremleri kast ederek söylüyorum. 56 tane deprem var ülkemizde. Ölen insan sayısı 81 bin 637 kişi, Ülkemizin yüzde 42´si deprem bölgesi üzerinde. Hazırlık yapmamız lazım. Hazırlık yaparsanız Japonlar gibi ninni dinler gibi uyursunuz. İstanbul da korkunç bir manzara bizi bekliyor. İTÜ´de bir profesör faylar arasındaki uyumu incelemiş. Kaç yılda bir geldiğini incelemiş. 15-20 yıl gibi fayların her biri patlamak üzere. Bilim adamlarının ortak görüşü 2030´a kadar Marmara denizinde deprem olacak. Yarın sabah da olabilir, şu an da olabilir, ama en geç 2030´a kadar deprem gerçeği ile yüz yüzeyiz. Bu deprem 7´ni üzerinde olacak. Deprem olacaksa belediye başkanlarının uyumamamıs lazım. Vatandaşlar tedirgin olmalı. Bu gerçeği göz ardı edemeyiz. Türkiye´de yılda 500 bin bağımsız birimi değiştirebilirsek başarılı olduğumuzu sayarız. İstanbul´da 200 binin üzerinde bir binayı değiştirmemiz icap ediyor. Vatandaşlara ve belediyelere düşen işler var. Vatandaşlar, evlerini ölçtürsün. Depreme dayanıklılık testi yaptırsınlar. İstanbul´da yoğunluğun çok arttığı bölgelerde yerle yeksan olacak mahalleler var. Belediye başkanı arkadaşlar kentsel dönüşüm içerisinde buralarda çalışma yapması lazım. Çıkarcı bir mantığın bırakılması lazım. 7,5 milyonun üzerindeki depreme dayanıksız. Sağlıksız binaları dönüştürmek hedefimiz. Kentsel dönüşüm değil de rantsal dönüşüm sloganı ile buna itiraz etmeyi bırakın. Bu sözü söyleyerek hiç iş yapmayan arkadaşlar var. Bu sloganlar kimseyi kurtarmaz. Akşam sanatçı çağırmak belediye başkanı arkadaşlarımızı kurtarmaz. Bu işi yaparsak, 45-50 milyar dolarlık ekonomiye katkı sağlayacak. 250 ayrı sektörü etkiliyor, bu sektörler de yerli ve millidir".
Bakan Özhaseki sözlerinin sonunda parlamenter sistemin her zaman tıkanıklığa ve kavgaya açık bir sistem olduğunun altını çizip geçmişte Özal - Demirel ve Necdet Sezer - Ecevit arasında yaşanan polemik ve gerilimleri hatırlatarak şöyle konuştu? "1970´de Cumhurbaşkanlığı seçiminde tam 119 tur yapılmış. 2007´de 367 garabetini hepimiz birlikte yaşadık. Atatürk döneminden günümüze kadar Cumhurbaşkanı ve başvekiller arasındaki kavgaların piyasaya etkilerini araştırdım. Geriye doğru bakıldığı zaman Atatürk İnönü kavgaları meşhur. Özal´ın Demirel ile olan çekişmelerini unuttuk. Çankaya´nın şişmanı diye hakaret ettiler. Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasında tazminat davası açıldı. En son Ahmet Necdet Sezer-Ecevit kavgasını unuttuk mu? Sanki bütün bunlar ortada yok, AK Parti ve MHP anlaştı ve havadan bu değişikliği getirdiler. İki başlılık bitiyor. İki başlı sistem olmaz. İki tane kaptanın olduğu gemiler yürümez. Güçlü bir iktidar oluyor ve güçlü iktidarın olması istikrarı getiriyor. Günümüzde asimetrik savaşın yaşandığı bir ortam var. İçimizde senelerce 40 yıl boyunca, PKK gibi ellerine silah almadan, gizlenmiş gibi davranarak herkesi kandırarak özellikle askeriye ve yargıda güçlenerek darbe teşebbüsüne giren FETÖ var. DEAŞ örgütü de var. Türkiye´nin güçsüz, kısa sürede düşebilecek, korku ile yaşayan bir iktidar ile hayatını sürdürmesi mümkün değil. Bu coğrafyada yaşamanın bir tek şartı var güçlü olmak. Bu coğrafyada güçlü olmazsanız yaşatmazlar. 75 yılda 60 hükümet değişmiş. Kendi bakanlığımı birkaç ay tanımaya çalıştım. İyi teşhis yapmazsanız birden bire girerseniz hata yaparsınız. Ortalama ömrü bir yıl,iki ay olan bir hükümetin ülkeyi geleceğe taşımasını bekleyemezsiniz. Cumhuriyet elden gitmiyor. Anayasanın ilk dört maddesi duruyor. Buradan geriye gidiş de yok. Korkutabilmek adına bunlar söyleniyor. Meclisin ortadan kalktığı yok. Meclis daha güçlü hale geliyor. Tam bağımsız bir meclis oluşacak. Cumhuriyet tarihi boyunca 260 küsür gensoru verilmiş. Kimsenin düştüğü yok. Bolca veriliyor sonra meclis tıkanıyor. Bu tür işlerle oyalanılıyor. Tek adamlık geliyor diyorlar. Herkes elini vicdanına koysun. Şu andaki sistemde yaptığı hiçbir işten dolayı kimseye hesap vermeyen bir sistemde, yargılanmayacak bir sistem varken, yeni sistemde öyle olmuyor. Her türlü hukuki ve siyasi sorumluluk var. Attığı her imzadan dolayı sorumluluğu var. Bu sisteme diktatörlüğe götürür demek çok yanlış"
HEBER : C.ÜSTEN