BAKAN Yıldız, T.C. Başbakanlık Kamu Diploma¬sisi Koordinatörlüğü ve Erci¬yes Üniversitesi tarafından dü¬zenlenen, “Türk Dış Politikası ve Bölgesel Gelişmeler” konulu panele katıldı. Burada konu¬şan Başbakan Başmüşaviri ve Kamu Diplomasisi K
Daha sonra konuşan Bakan Yıldız, enerji ile alakalı ilişkilerin öneminden bahsetti. Dünyada enerji sektörüyle alakalı işlerin çok iyi gitmediğini söyleyen Bakan Yıldız, “Enerji kaynaklarına ulaşılması ve bunların dağıtımı büyük bir risk oluşturuyor. Eşit dağıtım olmazsa tehdit unsuru oluşturur. Ekvatorun güneyinde yaklaşık 790 milyon nüfusun kullandığı elektrik, 19,5 milyon nüfuslu New York’un kullandığı elektriğe eşittir. Böylece birleştirici bir avantaj tehdide dönebilir. Öte yandan Dünyada 1,4 milyar insan halen elektrikle tanışmamıştır. İletişimde 4 nesil sonraki insanların kullanacağı cihazların dizayn edildiği dünyada 1,4 milyar insan elektrikle tanışmamıştır. Bunlar, son 20 yılda tüm sosyolojik olayları etkileyecek düzeye gelmiştir. Dünyada petrol ve doğalgaz gibi enerji kaynaklarının 2050 yılına kadar ön planda olduğunu görüyoruz. Buna kömürü de eklersek dünya enerjisinin toplamının yüzde 82-85’i bu kaynaklardan elde ediliyor. Bütün amaç, 2050 yılına kadar bunu yüzde 75 seviyesine çekmeye çalışmaktır” dedi.
Bazen enerjinin siyaset üzerine bir yük olduğunu, bazen de enerjinin üzerine siyaset bir yük olduğunu söyleyen Bakan Yıldız, “Örneğin vatandaş tarafından elektrik kalemi her zaman bir yük kalemidir. Bugün Doğu Akdeniz’deki fotoğrafa bu gözle baktığınızda aslında çok fizibil olabilecek bir projenin, hele 9 vatandaşımızın katledilmesiyle beraber bazı ülkeler enerji üzerine çok ciddi bir uluslararası bir yük bırakmıştır” diye konuştu.
“DÜNYA SÜREKLİ BİZİ
TERCİHE ZORLAMAKTADIR”
Suriye ile olan ilişkileri değerlendiren Bakan Yıldız, “Suriye ile olan insan haklarıyla alakalı, Müslüman kardeşlerimizin, akrabalarımızın, hiçbir kurala dayanmaksızın öldürülmelerine tabi ki seyirci kalamayız. Ama biz Suriye ile ilgili konularda, enerjiyle alakalı insani kalemleri yine kesintiye uğratmadık. Sayın Başbakanımız elektrik, su, doğalgaz gibi kalemlerin bundan istisna tutulmasını istemiştir. Bu doğru bir yaklaşımdır. Bizim herhangi bir ülkeyle herhangi bir projeye girişmiş olmamız diğerinden vazgeçtiğimiz anlamına gelmiyor. Dünya sürekli bu konuda bizi tercihe zorlamaktadır. Bu, ancak ülkemizin çıkarları doğrultusunda yorumlanıp süzgeçten geçirilecek bir karardan sonra meydana gelecek bir davranış biçiminde olacaktır. Türkiye 10 yıl önceki Türkiye değil. Gayri safi yurt dışı hasılası 3 katına çıkmış ve bir çok konudaki vizyoner yaklaşımıyla bölgede lider gösterilebilen bir ülkedir. Türkiye bölgeye ve insaniyete yaklaşımıyl çok önemli bir fırsat yakalamıştır. Doğru yaptığınız kadar güçlenir, yanlış yaptığınız kadar zayıflarsınız. Ben bakan olduğujm için yanlış yapma lüksüne sahip değilim, tam tersi daha doğru davranmam gerekir o yüzden her birimizin doğruya olan borcunu ödemesi lazım. Türkiye doğruları tercih ettikçe güçlendi ve güçlendikçe daha çok doğru yapma kapasitesine ulaştı. Hiç bir şey tesadüfi değil” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE YURT DIŞINDA ÇOK DİKKAT
ÇEKMEKTEDİR”
Uluslararası arenada birçok kuruluşun başında olan devletlerin objektifliğini ve inanılırlığını kaybetmemesi gerektiğini kaydeden Bakan Yıldız, “Bu konuda iletişimin çok yaygın olması bu akreditasyonu her zaman tartışılır hale getirmiştir. Hangi ülke sübjektif bir yaklaşımda bulunursa bunu toplum bilimciler dünyaya kısa zamanda yaymaktadırlar. O yüzden Türkiye’nin sezilebilir, seçilebilir davranışları yurtdışında çok dikkat çekmektedir. 15 yıl önce yurt dışına gittiğimizde bize nasıl davranıldığını hepimiz biliyoruz. Şu anda uluslar arası toplantılarda, yaklaşık 48 ülkenin enerji bakanlarının katıldığı bir toplantıda 22 ülkenin bizden randevu istediğini biliyorum. Benim şahsımdan istemiyorlar. Türkiye olduğu ve Türkiye’yi temsil ettiğimiz için istiyorlar. 2001 yılındaki kriz dünya tozpembe değilken başımıza gelmiştir. Ne oldu da bu kriz oldu? Ne oldu da 48 buçuk milyar Dolar’ı Türkiye kaybetti. Çünkü Türkiye’de siyasi bir istikrar yoktu ve her zaman kırılgandı. 2008’de çok önemli şirketlerin ancak uluslar arası devletlerin ve hükümetlerin arka çıkmasıyla düze çıkabildiği bir ortamdan şu anda hükümetlerin tehdit altında kaldığı bir kriz ortamına geldik.. Demek ki siyasi istikrarın yaptırımları en güçlü sektörden daha güçlüdür” diye konuştu.
“ENERJİ DEĞERLERİNİ
BARIŞIN BİR GÖSTERGESİ OLARAK GÖRÜYORUZ”
Bakan Yıldız, şöyle devam etti:
“Sadece Arap Baharı, Libya, Cezayir,i Tunus, Suriye’de olan bu gelişmeler enerji sektörünü tahmin edilenden daha fazla etkilemiştir. Petrol arz kaynaklarının çoğunluğuınu elinde bulunduran Libya’nın kaynaklarını yarıya indirmesiyle petrol fiyatları yüzde 12 oranında yükselmiştir. Bunda herhangi bir matematik bağ bulunmamaktadır. Siyasi istikrarsızlığın bunda çok büyük tesiri olmuştur. Çıkarcı ekonominin yalnızca kendi çıkarları için yaptıkları, modern dünyada izin verilen bir şey değildir bunu, isterlerse demokrasi gibi kutsal hale gelen kelimelerle yapsınlar. Bunu o ülkede objektif olarak hissettiremiyorlarsa, uluslar arası alanda bunun sonuçlarına katlanmak zorundadırlar. Hemen Doğumuzda enerji kaynaklarının yüzde 65’inin olduğu, hemen Batımızda da tüketim endeksinin yüzde 65’inin olduğu bir ortamdayız. Bu uluslar arası proje geliştirmemizi ve bu ülkelerde uluslar arası strateji geliştirmemize neden olan önemli bir faktördür. Gürcistan ile Rusya arasında son 4 yıldır yaşanan sıkıntı çok ciddi bir noktaya gelmişken, elektrik ticaret devam etmiştir, enerjiyle alakalı transferler devam etmiştir. O yüzden biz enerji değerlerini, barışın bir göstergesi ve o iki ülke arasındaki stratejik değer olarak ortaya koymamız lazım. Türkiye bu konuda başarılı olmuştur. Bu başarı önümüzdeki süreçte de devam edecektir.”
BAKAN YILDIZ, HİDROJENLİ ÇALIŞAN ARACIN TESTİNİ YAPTI
ENERJI ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, hidrojen ile hythane (yüzde 80 doğalgaz, yüzde 20 hidrojen karışımı) araçları inceledi. Aracın ilk testini yapan Bakan Yıldız, “Bu araçlar daha temiz bir Türkiye oluşturmamız adına önemli bir kazançtır” dedi.Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Sabancı Kültür sitesinde bakanlık ile Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Örgütü (UNIDO), Uluslararası Hidrojen Enerji Teknolojileri Merkezi (ICHET) ve Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi tarafından yapılan hidrojen ve hythaneli çalışan araçları inceledi. Burada Uluslararası Hidrojen Enerji Teknolojileri Merkezi Genel Müdürü Dr. Mustafa Hatipoğlu’nun bilgilerinin ardından Bakan Yıldız, aracın ilk testini yaptı. Tur attıktan sonra aracın son derece düzgün çalıştığını söyleyen Bakan Yıldız, çalışmaları yürüterek başarı ile tamamlayan ekibe teşekkür etti. Uzun süredir ilk kez araç kullandığını kaydeden Bakan Yıldız, “Dünyanın kirlendiği ve kirletenlerin temizlemediği bir dönemde Türkiye’nin üzerine düşenden daha fazla yükümlülük hissederek, temiz enerji ile ilgili çalışma yapıyor olması hem gelişen Türkiye açısından hem de daha temiz bir Türkiye oluşturmamız adına önemli bir kazançtır” dedi