Vatandaşların yayla olarak kullandıkları Suna bölgesinin, mera arazisi olduğu ve konaklanan çadırların yerini karavanların almasıyla birlikte, arazinin şahsileşmesinden çekinen bazı vatandaşların Kayseri Valiliğine şikâyette bulunduğu belirtiliyor. Yaylaya karavan kuran vatandaşların aynı zamanda, etrafını tel çitlerle çevirerek bahçe yaptıkları söyleniyor. Önce çadırlarla yerleşilen yaylaya, daha sonra birkaç tane karavanın getirildiği, ancak bu sayının zamanla 40’ı bulduğu belirtiliyor. Bu sayının giderek artmasından çekinen vatandaşların şikâyeti ile Mera kanununun 19’uncu maddesi gereğince mera vasfını bozan yapıların kaldırılması için yaylada yaşayan ve hiçbir şekilde hayvancılıkla ilgisi bulunmayan vatandaşlara gerekli uyarıların yapıldığı söyleniyor. Ramazan Bayramına kadar süre tanınan yaylacılar, bu süreye kadar söz konusu merayı boşaltmazsa, 4342 sayılı mera kanununa göre, mera ve yaylaların korunmasından sorumlu birimler tarafından kaldırılacağı belirtiliyor.

 Yaylada yaşayan vatandaşlar ise, bölgeye onlarca ağaç diktiklerini, Cami yaptırdıklarını ve sondaj vurdurduklarını iddia ediyor.

 Konu hakkında şikâyetçi olan bazı vatandaşlar da; yaylanın kimsenin tekelinde olmadığını, hayvancılıkla ilgileri olmadığı halde, tel çitlerle karavanlarının etrafını çevirerek bahçe yapmaya hiç kimsenin hakkı olmadığını söylüyor.

 Ayrıca Mera kanununa göre, yayla ve meraların korunması ve amacına uygun kullanılması konusunda yetkili olan kurumların, karavan getirilmesine, cami yapımına, çitle çevrime ve sondaj vurulmasına göz yumdukları için suç işlediğini iddia ediyorlar.