Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Özel Harekat Daire Başkanlığına düzenlenen saldırıda şehit olan komiser yardımcısı Cennet Yiğit'in ailesi, kızlarının eşyaları ve o gece yaşananlara ait materyallerle oluşturdukları "anı evi"nde evlatlarının hatırasını yaşatıyor.
Kayseri'nin Bünyan ilçesinde yaşayan, 15 Temmuz şehidi Cennet Yiğit'in ailesi, evlerinin bodrum katında 3 yıl önce "anı evi" oluşturdu.
Yiğit'in çocukluğundan, şehit olduğu an parçalanan cep telefonu, olay yerinde bulunan şarapnel parçası, şehit mesai arkadaşlarının fotoğrafları gibi birçok nesnenin yer aldığı "anı evi"ni çok sayıda kişi ziyaret etti.
Baba Yahya Kemal Yiğit, yaptığı açıklamada, kızının çocukken oynadığı bebekten, şehit olduğu ana kadar kullandığı yaklaşık 400 eşyanın burada bulunduğunu söyledi.
Yiğit, kızlarının eşyalarıyla kendilerini teselli ettiklerini, 15 Temmuz'un ailece hafızalarına kazındığını dile getirdi.
"Çocuğumuzun şehadeti bizleri zerre kadar üzmüyor." diyen Yiğit, vatana ihanet edenlerin hala aynı düşüncede hareket etmesinin kendilerini üzdüğünü ifade etti.
Baba Yiğit, 15 Temmuz'u itibarsızlaştırmak için çok çaba harcandığını ancak bu çabaların boşa olduğunu ve Türk milletinin buna müsaade etmediğini dile getirdi.
- "Binlerce Cennet bu vatana feda olsun"
Kendisinin de şehit adayı olduğunu belirten Yiğit, "Kendilerini, beyinlerini satmış hainler, bu devletin parasıyla alınan silahları bizim çocuklarımıza doğrulttular. En cani düşmana dahi kullanmadığımız o misket bombasını bizim çocuklarımıza kullandılar. Değil bir Cennet, binlerce Cennet bu vatana feda olsun." dedi.
Yiğit, kızının hatıralarının yer aldığı "anı evi" hakkında şu bilgileri verdi:
"Hiç üzülmüyorum benim çocuğum şehit oldu diye. Beni dünyada en büyük şerefle şereflendirdi. Çocuğumun da bu aziz vatanın kurtuluşunda zerre kadar bir katkısı olmuşsa kendimizi mutlu addediyoruz. Önce vatan. Elimizde olan kişisel eşyaları ve devletimizin verdiği hediyeleri, kendi kullandığı beylik tabancası, o gecede atılan misket bombasının bir parçası var burada. Yanmış telefonu ve birçok eşyası var. Burayı, gelecek nesillere hain kalkışmayı anlatıp onlara bir şeyler öğretebilmek için açtık. Buraya bazen 2-3 okul geliyor öğrencilere vatanın kıymetli ve değerli olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Kızımızın ayağını bastığı her yer bizim cennetimiz. Binlerce kızım olsa bu vatana feda etmeye hazırım."
- "251 şehide nasıl kıydınız"
Anne Huriye Yiğit de 4 yıl geçmesine rağmen acılarının taze olduğunu, kızını düşünmediği bir anının olmadığını anlattı.
Kızlarının hayatını dolu dolu yaşadığını vurgulayan Huriye Yiğit, eve gelmek isteyenlere kapılarının 24 saat açık olduğunu ifade etti.
Anne Yiğit, kızının anılarıyla yaşadığını ve dert ortağı kızının eşyalarıyla kendini teselli ettiğini dile getirdi.
Kızının eşyalarının bulunduğu alanı "Cennet'ten bir köşe" diye adlandıran Huriye Yiğit, şunları kaydetti:
"FETÖ'yü Allah Kahhar adıyla kahreylesin. Ne istediler bizim evlatlarımızdan? Biz onların evlatlarını kırsak hoşlarına gider miydi? Bizim dalımızı kırdılar. İnsan olan insana bunu yapmaz. Evde bir böceği öldüremiyorsun. Bir insana nasıl kıydınız? Bir kişi de değil, 251 şehide nasıl kıydınız? Biz onları nasıl büyüttük, onlara 'üf' diyemiyorduk, koklamaya kıyamazdık. Allah öbür dünyada onların cezasını cehennemle verecek. 'Kötüler için yaşasın cehennem' diyorum. Ne zaman 15 Temmuz yaklaşsa acımız artıyor."