CHP İL BAŞKANI KESKİN:

CHP İl Başkanı Feyzullah Keskin parti il binasında gerçekleştirdiği basın toplantısında AK Parti´de yaşanan gelişmeleri ve alınan kongre kararını değerlendirip ?23 milyonun iradesi ile Başbakanlık koltuğuna oturan Ak Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, bir kişinin iradesi ile koltuğunu bırakıp gitmek zorunda kaldı. Fakat kimsenin şüphesi olmasın bu ülkede demokrasi kazanacak.? Değerlendirmesinde bulundu?
İl binasında basın toplantısı düzenleyen CHP il başkanı Feyzullah Keskin, Ak parti´de yaşanan son gelişmelere değindi. Keskin, ?Başbakan Ahmet Davutoğlu, 22 Mayıs tarihinde yapılacak olana olağanüstü kongrede partisinin genel başkanlığına yeniden aday olmayacağını belirterek, genel başkanlık görevinden ayrıldığını açıkladı. Ancak basın toplantısında bunun kendi tercihinin olmadığını da ifade etti. O zaman soru şu; kendi tercihi değilse hangi gerekçeyle ayrıldı? Bu sorunun yanıtı verilmedi. Diyerek şöyle konuştu.
İzin verirseniz bu sorunun yanıtını ben vereyim; 17 Aralık 2012 tarihinde dönemin Başbakanı şu ifadeyi kullandı. ?Yasama ve yargı benim için ayak bağıdır´ dedi. Yani güçler ayrılığı ilkesini açıkça reddetti. Sonra devam etti. 21 Mart 2015 tarihinde Sayın Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildikten sonra, parlamenter sistem artık bekleme odasına girmiş bulunmaktadır diye bir cümle kullandı ve bunu birkaç yerde ayrıca tekrar etti. Bu söylemler aslında sivil görünümlü bir darbenin, bir dikta yönetimi özleminin ayak sesleriydi. Bunu defalarca ama defalarca dile getirdi. Dün kaçak sarayda gerçekleşen görüşmeyle darbe fiilen gerçekleşti. Darbenin adı 4 Mayıs saray darbesidir. Şunu özellikle vurgulamak isterim ki, 4 Mayıs saray darbesi 28 Şubat post modern darbesini de aşan bir niteliğe sahiptir. 28 Şubat´ta rahmetli Erbakan Başbakanlıktan uzaklaştırılmıştı. 4 Mayıs Saray Darbesiyle de Sayın Davutoğlu başbakanlığı bırakmak zorunda kalmıştır. Bu darbenin, yani 4 Mayıs saray darbesinin 28 Şubat´tan farkı ?Yol arkadaşım´ dediği, ?Dava arkadaşım´ dediği bir kişi tarafından bu darbenin gerçekleştirilmiş olmasıdır.? ?bir kişinin istediği ile Başbakanlık´tan ayrılmak zorunda kalmıştır, ve 7 Haziran´da yüzde 40,87, 1 Kasım´da da yüzde 49,5 oranında oy aldığını dile getiren Keskin, ?Bu başarılı bir sonuçtur. Yani parlamenter demokratik sistemin kurallar içinde başbakanlık koltuğuna Sayın Davutoğlu oturmuştur. Bu bağlamda meşruluğu hiç tartışılmamıştır. Çünkü milli iradeye saygı demokrasinin temel kuralıdır. Özetle, Sayın Davutoğlu´nu başbakanlık koltuğuna kendisinin de sıklıkla vurguladığı milli irade getirmiştir. Ancak Sayın Davutoğlu, kendisine ve partisine oy veren 23 milyon 681 bin 926 kişinin iradesiyle değil, bir kişinin iradesiyle koltuğundan ayrılmak zorunda kalmıştır.
HABER: SÜLEYMAN ERDOĞAN