Millet İttifakı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Sema Karaoğlu, 8 Mart Dünya Emekçiler Kadınlar Günü´nün bir kutlama olmadığını, haklarına alabilmek için grev yaptıkları fabrikada hayatını kaybeden 129 kadın işçiyi anma ve farkındalık yaratma günü olduğunu söyledi.
CHP Melikgazi Belediye Başkan Adayı Dr. Sema Karaoğlu, 8 Mart Dünya Emekçiler Kadınlar Günü için sabahın erken saatlerinden itibaren başta tüm Kadın Dernekleri olmak üzere partisinin anma ve farkındalık etkinliklerine katıldı. Dr. Karaoğlu öğleden sonra ise fonlarına destek olduğu, mikroredi ile çalışan yüzlerce kadınla bir araya geldi.
Kadın Dernekleri ve CHP Kayseri İl Başkanı Ümit Özer´in Atatürk Anıtına çelenk sunumuyla başlayan etkinliğin ardından Dr. Karaoğlu, panel, konferans ve farkındalık yürüyüşüne de katıldı.
8 Mart´ın öneminin çok büyük olduğuna ve ülkemizde bir kutlamaya dönüşmesinin yanlış olduğuna vurgu yapan Dr. Sema Karaoğlu, ?8 Mart 1857 tarihinde ABD´nin New York kentinde 40 binden fazla dokuma işçisi kadın, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve hakları için greve başladı. Kapıları kilitlenen, barikatlar kurulan fabrikada çıkan yangında içeriden çıkamayan 129 kadın işçi yanarak hayatını kaybetti. 1910 tarihinde Danimarka´nın Kopenhag kentinde Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansında Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart´ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. Maalesef geldiğimiz noktada üzülerek görüyoruz ki 8 Mart bir kutlama gününe dönüşmüş ve bedel ödeyen 129 işçi kadın için bir dakikalık saygı duruşu bile onlara çok görülür olmuş! Ülkemizde kadın olmanın zorluğunu hepimiz biliyoruz. Tüm zorluklara karşı ancak haklarımızı mücadele ederek kazanacağımızı da biliyoruz. Bugün hala ülkemizde ve dünyanın birçok ülkesinde bırakın 8 Mart´ta kadının önemini, diğer günlerde dahi kadının önemi bilinmemekte ve ikinci sınıf insan olarak erkeğin arkasında tutulmaktadır. Evde, işte, sokakta yani toplumun her kesiminde kadınların eşit bir insan olarak görülmemesi birilerinin işine gelmekte. Yani onlar öyle istedikleri için kadın insan olarak görülmemekte ve değerli kılınmamakta. Kadına verilen önem Türkiye Büyük Millet Meclisi´ndeki sandalye sayısında kaç kadının oturası gerektiği ama kaç kadının oturduğuyla apaçık ortada. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk kadına seçme ve seçilme hakkını verdiği günden bu yana biz kadınlar ataerkil düzene karşı seslerimizi yükseltiyor, tüm ezilen kadınların sorunlarına ortak oluyoruz. Birleşmediğimiz sürece kazanamayacağımızı biliyoruz ve kötü çalışma koşulları başta olmak üzere, her türlü şiddete, tacize, tecavüz karşı hep birlikte haykırıyoruz. Biz kadınız, anayız, bacıyız, kız çocuğuyuz. Kadınlar her yerde. Hakları için bedel ödemiş tüm kadınlara selam olsun, ruhları şad olsun.? Şeklinde konuştu.