UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan Koramaz Vadisi’nde faaliyete başlayan taş ocağına tepki gösteren Subaşı Mahallesi sakinleriyle bir araya gelen Cumhuriyet Halk Partisi Kayseri Milletvekili Çetin Arık, bir kişinin para kazanması için binlerce insanın mağdur edilmek istendiğini belirterek, “Koramaz’a sahip çıkmak çocuklarımızın geleceğine sahip çıkmaktır” dedi.
CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, CHP Kayseri İl Başkanı Ümit Özer, CHP Melikgazi İlçe Başkanı Yakup Yılboğa ve Melikgazi Belediyesi’nin CHP’li meclis üyeleri Özgür Özer ile Halil Yağmur, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınan Koramaz Vadisi'nde faaliyete başlayan taş ocağına karşı tepki gösteren Subaşı Mahallesi sakinleriyle bir araya geldiler. Subaşı Mahalle Muhtarı Ahmet Pumak, taş ocağının sadece Subaşı’nın değil, Küçükbürüngüz, Büyükbürüngüz mahallelerini de etkilediğini ifade ederek, “Taş ocağının faaliyete başlamasıyla patlatılan patlayıcılar nedeniyle Koramaz Vadisi’nin girişi kapanmaya başladı, evlerimizde hasırlar oluştu” diye konuştu. CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, konuyu daha önce TBMM’de gündeme taşıdığını belirterek, konuyu yakından takip ettiğini, etmeye de devam edeceğini söyledi. Koramaz Vadisi’nin bir dünya mirası olduğu gibi aynı zamanda çocukların bir emaneti olduğunu belirten Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bir kişi para kazanacak diye binlerce insan mağdur ediliyor. Bu insanlar vatanına, toprağına sahip çıkan insanlar. Buradan yetkililere sesleniyorum: Bunca insanı mağdur etmeyin. Burası bir kültür mirası, burayı bir yer yüzü cennet. Koramaz Vadisi’ne adını veren Koramaz Dağı’nda taş ocağına izin verilmesine anlam veremiyoruz. Burası turizme kazandırılması gerekirken taş ocağına izin verilerek, vadiye ve doğaya zarar veriliyor. ‘Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenilemeyen bir şey olduğunu anlayacak!’ diyen Kızıldereli atasözünde olduğu gibi her şey para demek değildir. Bu insanların meralarına, su kaynaklarına ve doğasına zarar veren taş ocağına nasıl izin verildiğini anlamıyoruz. Burası tarihi ve kültürel değeri olduğu kadar bölge halkının merası, su kaynağı kısacası hayat damarı. Umarım bir an önce bu yanlış karardan vazgeçilir ve bölge halkımızın hayat damarı kesilmez” diye konuştu.