Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş bir dizi açılış ve ziyaretlerde bulunmak üzere ilimize geldi… Kurtulmuş ilk olarak Develi ilçesinde hayırseverlerin katkısı ile yaptırılacak olan Mahmut Karaca Eğitim Bloğu’nun temel atma törenine iştira
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş bir dizi açılış ve ziyaretlerde bulunmak üzere ilimize geldi… İlk olarak Develi ilçesinde Erciyes Üniversitesi Seyrani Eğitim Fakültesine hayır sever katkısı ile yaptırılacak olan Mahmut Karaca eğitim bloğunun temel atma törenine iştirak eden Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’a Vali Orhan Düzgün, AK Parti Kayseri Milletvekili Pelin Gündeş Bakır, Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur ,Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Talas Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu, Develi Belediye Başkanı Mehmet Cabbar, öğrenciler ve vatandaşlar eşlik etti…
Develili hayırseverler Mustafa Karaca, Şükrü Karaca, Nevzat Çulhaoğlu, Hamdi Özdamarlar, Sait Erdal Metiner ve Şükrü Kulak’ın katkıları ile yapılan temel atma töreninde konuşan Kurtulmuş, AK Parti iktidarı döneminde eğitime büyük yatırımlar yapıldığını belirterek, bu yatırımların artarak devam edeceğini ifade etti. Hayırseverlere de eğitime verdikleri katkılardan dolayı teşekkür eden Kurtulmuş sözlerini şöyle sürdürdü… "Kayserililer akıllı insanlardır, para kazanmayı da tutumlu olmayı da bilirler. Öte tarafa yardım yapmayı da iyi biliyorlar. Burada bu kampüste sadece hayırseverlerin payı var, devletin katkısı yok. Gerçekten çok önemli, emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Allah hayırlarınızı kabul etsin, öte tarafta karşınıza çıkarsın. Yardım yapmak öte tarafa EFT yapmak gibi birşey. Yaptığınız her hayır siz oraya gitmeden oraya gitmiş oluyor. Burada bu yardımları yapanlar aslında harcadıkları parayı kaybetmiyorlar, EFT yapıyorlar."
Kurtulmuş sözlerinin devamında yeni Türkiye ile birlikte devletin vatandaşıyla daha sıcak kucaklaştığını vurguladı. Yeni Türkiye`nin devletle, milletin bütünleştiği bu tür manzaralara ihtiyacı olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti… "Her şeyin devlet tarafından yapılması ve her şeyin devlet tarafından yapılmasını beklemek doğru değil. O devlet eskide kaldı. Devlet artık vatandaşıyla bir arada olan devlet. Üniversite hocalarımız, valilerimiz, hakimlerimiz, emniyet müdürlerimiz, milletvekillerimiz ve belediye başkanlarımız artık fildişi kulelerde oturmuyorlar. Onlar halkın arasında halkın içerisinde olmak durumundalar. Çok şükür artık devlet de halkına ters gözle, yan gözle bakmıyor. Devlet artık vatandaşının farklılıklarından ürkmüyor, korkmuyor. Kimisinin başörtüsüne, kimisinin kıyafetine, kimisinin kültürüne, kimisinin diline karışmıyor. Tam tersine vatandaşlarındaki farklılıkları bir zenginlik olarak kabul ediyor. Bunun sonucunda da devletle millet bütünleşiyor, devletle millet daha çok iç içe geçiyor ve yapılması gereken işler, atılması gereken adımlar onun için daha hızlı atılıyor."
Kayseri`nin eğitim geçmişinin ticari geçmişi kadar eski olduğuna dikkati çeken Başbakan yardımcısı Kurtulmuş, "Kayseri çok eski eğitim merkezlerinden biri. 1200`lü yılların başında Gevher Nesibe Şifahanesi ilk üniversite. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde bunların artarak devam ettiğini biliyoruz. Dolayısıyla Kayseri ticari hayatı kadar eğitim hayatı da güçlü bir şehir. Bugün belli bir noktaya gelindi, Kayseri`de 4 üniversite var. Üniversite olmak için tek fakülte olmak yetmiyor. İnşallah başka fakülteler olur ve Develi`de Seyrani Üniversitesi`ni yapmak nasip olur" diye konuştu.
AK Parti iktidarıyla birlikte Türkiye`nin her iline, ilçesine üniversiteler açıldığını da ifade eden Kurtulmuş, "Bundan dolayı Allah`a şükrederiz. Sayısal olarak artıyoruz. Her geçen gün üniversitelerimizin kalitesi artıyor. İnşallah dünyanın en iyi doktorlarını, dünyanın en iyi mühendislerini, dünyanın en iyi hukuk adamlarını, dünyanın en iyi ziraatçilerini ve en iyi meslek erbablarını artık Türkiye`nin üniversiteleri yetiştirecek. Buna inancımız tamdır. Üniversiteler sadece binalar, fiziki alanlar ve müfredattan ibaret değildir. Üniversiteler aynı zamanda bir ruhu da taşımak mecburiyetindedir. Üniversitelerdeki öğretim üyelerimiz, araştırmacılarımız halkın içinde ve hayatın içinde olacak. Araziyi tanımayan ziraatçi nasıl olmayacaksa, halkın kahvesinde oturmayan, halkın çarşısından geçmeyen sosyoloji hocası da olmayacak." Değerlendirmesinde bulundu…
Bilimin tek başına sorunları gidermeye yetmediğinin altını çizen Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Bu kadar çok bilgiye, bu kadar çok teknolojiye bu kadar gelişmiş olan ekonomilere rağmen niye insanlık tarihinin en mutsuz, en problemli, en çekişmeli ve en kavgalı dönemlerinden birisinden geçiriyor. Bilgi olarak her şey var. Ama demek ki bilginin anlamlı olması, bilginin insani şeyler üretebilmesi için başka şeylere de ihtiyaç var. Bilgiyi hayatın merkezine koymuş medeniyetin çocuklarıyız. İlk emri `oku` diye başlayan inanca sahibiz. "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu" diyerek bilgiyi öne çıkaran medeniyetin torunlarıyız. Bizim medeniyetimizde bilginin yanına ikinci bir husus daha geliyor o da irfandır. İrfanı olmayan bir bilgi kuru ağaç gibidir. İrfan kendini bilmek demektir. Kendini bilerek, yaratıcıyı bilmek demektir. Rabbini bilmeyen kendisini bilmez, kendisini bilmeyen de yaratıcısını bilmez. İnsanoğlu bu anlamda irfan sayesinde bilgisini anlamlı hale getirir. Yeryüzünde bilgi, irfan ve hikmet ekseninde bir medeniyet oluşturursanız orada huzur olur. Orada barış olur, selamet olur."
Yeni eğitim binasının hayırlara vesile olmasını dileyen Kurtulmuş, "Bizim üniversitemizin adı hayat üniversitesidir. Bizim üniversitemiz doğumla başlar, ölümle de bitmez. Biz hayat boyu süren bu eğitimimizde her gün ilim adına, irfan adına bir şey öğrenir, hikmet adına bir şeylerle donanırız. Bizim üniversitemizin mezuniyeti yok. Bizim üniversitemizde diploma vermiyorlar. Bizim üniversitemizde insan bilgi, irfan ve hikmet üzerinden mutluluğu, huzuru ve sekineti öğretiyor" ifadeleri ile sözlerini tamamladı…