Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, adını taşıyan Abdullah Gül Üniversitesi'nin Sümer Kampusu projesinin tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, "En çok önem verdiğim alan eğitim alanıdır" dedi.
Sümer kampusunda düzenlenen
toplantıya Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Vali Mevlit Bilici, Büyükşehir Belediye
Başkanı Mehmet Özhaseki, Abdullah Gül Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Musa Hakan
Asyalı ile çok sayıda davetli katıldı.
Mimar Emre Arolat'ın kampus ile ilgili projesini tanıtmasından sonra konuşan
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şunları söyledi: "Üniversitelerle ilgili daha
önce konuştum. En çok önem verdiğim alan eğitim alanıdır. İlköğretim, orta
öğretim ve üniversite ve üniversite sonrasındaki eğitim için de geçerli. Biraz
farklı bir şekilde benim ismimin verildiği üniversitenin nasıl iyi bir
üniversite olması gerektiği tartışıldı. Benim arzum bütün üniversitelerin iyi
bir üniversite olması. Okuyanların çok vasıflı bir şekilde çıkmaları. Bunu
bütün üniversiteler için düşünüyoruz, Kayseri'deki benim adımı taşıyan
üniversite için ayrı bir özelim var. Kurulduğunda arkadaşlara, 'Mademki
kurdunuz iyi üniversite olması için desteklemeniz lazım' dedim sağolsunlar
işareti aldılar ve değerli iş adamları ile bir araya gelinerek vakıf kuruldu.
Herkes çok cömert davrandı. Bir taraftan devlet imkanları ile üniversite bir
taraftan da vakıf imkanları olan bir üniversite. Yeni bir üniversite modelinin
çıkması için bu oldu."
Yeni üniversiteler yasasının hazırlandığını anlatan Gül, şöyle konuştu:
"YÖK başkanı, üniversitelerin görüşlerini aldı. Herkesin fikri ne kadar
çok dinlenirse sorun o kadar az olur. Tüm bunlar yapılırken bu üniversite bir
pilot üniversite modelini ortaya koyar. İyi bir üniversite nasıl olur gayet
açık. Altyapısı, öğretim üyesi sağlam olması gerekir. Bütün imkanlar var. Bu
üniversitenin çok iş birliği içinde olduğu bilim kurulu var. İnanıyorum ki bir
kaç yıl içinde güzel bir üniversite kendisini ispatlamaya başlayacaktır. Bütün
dünyaya açık olacaktır. Böyle bir üniversiteye iyi hocaların gelmesi için
imkanların sağlanması gerekir. Bu da hazırlanmış."
Kayseri'nin cazip bir şehir olduğunu anlatan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu vakıf öğretim üyelerini hep destekleyici bir vakıftır. İlk isteğim
öğretim üyelerinin desteklenmesiydi. Bu üniversitenin iyi bir şekilde
başlangıcı önemlidir. Bu kampus böyle korunabildi, devamlı korunabilmesi için
farklı misyonlara ihtiyacı var. Böyle planlandı ve burayı tekrar eğitime,
kültüre ve sanata kazandıracağız. Kayseri'ye ve Orta Anadolu'ya kazandırmış
olacağız. Orta Anadolu'nun her alanındaki işler için bir referans olacaktır.
Sadece bir üniversite yapıyormuş gibi görmemek lazım. Bu sadece Kayseri için
değil Türkiye için büyük bir kazanım olacaktır. Kayseri ulaşımın rahat olduğu,
hastanelerin çok olduğu, sanayinin güçlü olduğu, büyük bir spor merkezinin
olduğu, yarım saat içinde dünyanın her tarafından bilinen bir şehir. Biz
buraları vasat durumundan alıp yüksek bir seviyeye çıkarmamız lazım. Bu diğer
işlere de etki etsin ve bütün şehirlere örnek olsun"
Abdullah Gül Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Musa Hakan Asyalı da, hedefe ulaşmak
için mimarisinden örgüt kültürüne, akademiliğinden idaresine kadar 20'ye yakın
projenin yürütüldüğü bir dönemi yaşadıklarını belirterek
Sümer Kampusu projesi yeni kurulan üniversitemizin eğitim hayatına Kayseri
kenti içinde ve halkla birlikte başlaması hedefini sağlamak için ilk defa
ortaya atılan ve son on ay içinde hukuki altyapısını tamamlayarak, hayalden
gerçeğe dönüşen bir projedir diye konuştu.