Kayseri’den 3 yıl önce gezmeye gittiği İzmir’de dişçi koltuğundan kayıp düştükten sonra omurilik felci geçiren 58 yaşındaki Muammer Erdoğan, “55 yaşıma kadar hiçbir bedensel engelim olmadı. O günden sonra engellilere bakışım değişti̶
58 yaşındaki Muammer Erdoğan, 3 yıl önce İzmir’de gittiği dişçide koltuktan kayıp düşünce omurilik felci geçirdi. 55 yaşında engelli olan Erdoğan, bu olaydan sonra engellilere bakışının değiştiğini söyledi. Erdoğan, “İzmir’e gezmeye kız kardeşimin yanına gittiğimde diş doktoruna gittik, otururken sandalye altımdan kaydı düştüm. Düşünce baygınlık geçirmişim. Doktorlar telaşlandı sedyeye kaldırdılar ve su içirdiler. Benzim atmış, istiğfar etmişim. Oradan 9 Eylül Üniversitesi’ne götürdüler, akciğer filmi çektiler. Sonradan pek önemsemedim. Buraya geldim başka bir hastanede MR çekildi. Omurilikte dört yerde kırık çıktı. Oradan fakülteye sevk edildim. Bir hafta hastanede yattım, ameliyat oldum. Ameliyattan sonra daha kötü oldum ve yürüyemez hale geldim. Daha sonra omurilik ameliyatını boyundan oldum. Ondan ameliyat olunca bacaklarım geçti” dedi.
Önceki hayatı ile şimdiki hayatı arasında çok fark olduğunu dile getiren Erdoğan, “Yürüyemiyorum, eğilip doğrulamıyorum, paket taşıyamıyorum, bedenimle bir iş yapamıyorum. Önceden engellilere bakınca acırdım ama bu hale gelir miyim diye aklımdan geçmezdi. 55 yaşıma kadar da hiçbir bedensel engelim olmadı. O günden sonra engellilere bakışım değişti. Sokakta engelli görsem yardımcı olurum, elinden tutup gideceği yere kadar götürürüm” diye konuştu.
Kazadan sonra Engelliler Derneği’ne üye olduğunu ve dernek yönetim kurulu üyesi olarak aktif faaliyetlerde bulunduğunu kaydeden Erdoğan’ın eşi Demet Erdoğan ise, eşinin başına gelen kazadan sonra engellilere bakış açısının değiştiğini söyledi. Demet Erdoğan, “Engellileri önceden çok görmezdim ama eşim böyle olduktan sonra oradaki insanlara normal bakmaya başladım. Onlara önceden acıyarak bakıyordum. Sonra eğlencelere, yemek davetlerine, toplantılara katıldık. Baktım normal insanlar engelli arkadaşlarla nişanlanıyor, sevebiliyor, evlenebiliyor. Onlara normal açıdan bakmaya başladım ve şimdi hiçbiri benim gözümde engelli gibi değil” dedi.
Demet Erdoğan, eşinden sonra yaşadığı zorlukları şu şekilde anlattı:
“Eşim sağlıklıyken ben de çalışırdım, eşim çalışırdı derken geçinip giderdik. Engelli olunca çalışamadı, girdiği yerlerden yapamıyor diye çıkarıyorlardı. Çünkü eğilip doğrulamıyordu, bir şey kaldıramıyordu. Öyle olunca zorluk yaşadık, idare ettik. Ama ilk dönemle şimdiki dönem aynı olmuyor. Çok zor anlar yaşıyorsun. Evin her yükü bende diyebilirim. Perdeyi dahi takamıyor, yerden halı kalkacak, masa kalkacak, birilerini çağırıyorum ya da kızımla birlikte yapıyorum. Sadece oturuyor, yürüyebiliyor fakat onun dışında hiçbir şey yapamıyor.”
Sağlıklı insanların engellileri görmezden geldiğini dile getiren Demet Erdoğan, “Buna ben de dahildim. Ama eşimin başına bu olay gelince gerçeği gördüm. Evini geçindirmeye çalışan insanlar var. Bazıları onun bunun yardımıyla geçiniyor. Yardımlarla değil de maaş bağlansın veya yapabilecekleri işlere yerleştirilsin. Ama sen işe yaramazsın diye ellerinin tersiyle gönderiyorlar. Ben kendi eşimde yaşadım. Herkesi duyarlı olmaya çağırıyorum. Bir şekilde yardım etsinler. Eğlenceler, toplantılar düzenleyip insanları mutlu etsinler. Onlar mutlu olunca gözlerindeki mutluluğu görmek beni de mutlu ediyor” ifadelerini kullandı.