- Kayseri Özel Modern Dünya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Özlem Karaköse, grip ve soğuk algınlığı vakalarının yaygın olduğu bu aylarda sıvı ve vitamin alımının artırılması ile kapalı ve kalabalık alanlarda fazla durulmaması tavsiyesinde bulundu.
Grip ve soğuk algınlığının birbirinden farklı vakalar olduğunu belirten Uzm. Özlem Karaköse, gribin daha ağır bir seyri olduğunu, eklem ve kas ağrıları ile ateş yükselmesine sebebiyet verdiğini söyledi. Soğuk algınlığının ise hapşırık, burun akıntısı, gözlerde sulanma ve halsizlikle görüldüğünü ifade eden Karaköse, iki rahatsızlığın da tedavi yöntemlerinin farklı olduğunu kaydetti. Karaköse “Grip hastalığı influanza virüsüne bağlı geliştiği için ağır ve solunum sistemlerini etkileyen grip tablolarında antiviral ilaçlarla tedavi ediyoruz fakat soğuk algınlığında semptomatik tedavilerle hastayı rahatlatan bol sıvı alımı istirahat vitamin alımı gibi yöntemlerle hastayı tedavi etmeye çalışıyoruz. Soğuk algınlığında kullandığımız ilaçlar sadece hastalık belirtilerini azaltmaya yarayan ilaçlar. Yani halkın söylediği biçimiyle ilaçlı da, ilaçsız da 1 haftada geçen grip değil, soğuk algınlığıdır.” diye konuştu.
Bu dönemlerde sıvı ve vitamin alımının önemine dikkat çeken Karaköse, özellikle çocuklarda ateş yükselme durumu daha fazla görüleceği için sıvı alımına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Karaköse, bunun yanı sıra, bu aylarda çok tüketilen bitki çayları hususunda da uyarıda bulundu. İçeriği bilinmeyen karışık bitki çaylarının karaciğere zarar vereceğini, bu nedenle bu tür karışımlardan uzak durulması gerektiğini ifade eden Karaköse, “Sık kullanmadığımız, bilmediğimiz çayları tavsiye etmiyoruz. Örneğin ıhlamur yıllardır kullanılan ve herhangi bir olumsuz etkisi de bildirilmemiş. Nane limon hem ateşi düşürmede hem de genel vücut direncini artırmada faydalıdır.” dedi.
Bu mevsimde içeride kalma olasılığının daha yüksek olduğuna değinen Karaköse, kalabalık ve havasız ortamlardan uzak durulması gerektiğini kaydetti. Karaköse “Mesela havalandırma sistemi daha az dereye giriyor, pencereleri açamıyoruz, odaları havalandıramıyoruz. Otobüs ve uçak gibi fazla insanın aynı anda seyahat ettiği taşıtlarda, kreşlerde, ana okullarında sonbaharın sonuna doğru fazla vakit geçirmeye başlıyoruz. Bu durumda grip hastalığı içeren birinden enfeksiyon alınıyor ve hastalık artıyor.” ifadelerini kullandı.
