Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Vahit İlhan, son zamanlarda Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya'da Türk dizilerine talebin artmasının Türkiye'nin bölgesinde güçlü olduğunun göstergesi olduğunu söyledi.
Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Vahit İlhan, Türk dizilerinin Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkas ülkeleri gibi ekonomik ve siyasi bakımdan Türkiye'den geri olan ülkelere ihraç edildiğini söyledi. Söz konusu artışı bir zamanlar Türkiye'nin Amerika başta olmak üzere Batı ülkelerinden dizi ihraç etmesine benzeten İlhan, ihracatın Türkiye'nin bölgesindeki güçlü konumunun göstergesi olduğunu ancak gerçek başarının Türkiye'den daha ileride ülkelere dizi ihraç etmek olacağını belirtti. İlhan, "Bir gün gelir de biz Avrupa'ya, Amerika'ya dizi ihraç edersek o zaman başarıdır benim için. Şu anda bunu doğal bir akış olarak görüyorum, büyük bir başarı olarak görmüyorum. O ülkelerin bize hayranlık beslemeleri, buradan giden çıktıları takip etmeleri gayet normal. Bunu kültürel emperyalizm olarak da görmüyorum, kim güçlüyse onun çıktılarının kabul görmesi gayet normal" diye konuştu.
İlhan, ülkenin dizi ihraç eder konuma gelmesini Türk sinema ve dizi sektörünün sinematografik dili artık çözmesine, Türkiye'nin son zamanlarda bölgede güçlü bir ülke konumuna gelmesine ve dizi ihraç edilen ülkelerin Türkiye'de olduğu gibi duygusal temalara olan düşkünlüğüne bağladı. İlhan şunları söyledi:
"Bunun temel nedenlerinden biri bizim sinematografiyi çözmemiz ve bu dil üzerinden bir şeyler söyleyebilmemiz ve teknik anlamda para kazanacak hale gelmemiz. İkincisi de artık Türkiye bölgenin abisi olarak gözüküyor. Sizin dizilerinizin orada satılabilmesi için sizinle ilgili, bu topraklarla ilgili bir hayalin, en azından bir düşün olması lazım. Yani bir dönem bu topraklarda Batı'ya duyulan his gibi. Aynı şeyi şu anda biz Ortadoğu, Kafkas ülkelerine, Balkanlar'a yapıyoruz. Tüm bu bölgeler bizden daha
ileri ülkeler değil. Bizim rüyamızı kuran ülkeler. Biz ekonomik, siyasi bakımdan güçlü olduğumuz müddetçe bu topraklara olan hayranlık seviyesi yükselecek ve o zaman bu topraklardan gelen her türlü medya çıktısı da orada alıcı bulacaktır. Bizim dizilerimiz çok duygusal olduğu için de orada alıcı buluyor. Avrupa ve Amerika'da bizim dizilerin bu yönüyle de alıcı bulma ihtimali zor. Birincisi bizim hayalimizi kurmuyorlar, ikincisi bu kadar duygusal davranmıyorlar. Onların dizileri bize göre daha rasyonel ve
zekice kurgulanmış."
Dizilerin görsel şov içerikli olmasından dolayı çekildiği mekanlara ve yaşantılara dair özenti geliştirdiğini ifade eden İlhan, "Mesela Kıvanç Tatlıtuğ için Ortadoğu'nun Brad Pitt'i diyorlar ve Ortadoğu'da işadamları Tatlıtuğ ile bir akşam yemeği yiyebilmek için kaç yüz bin dolar teklif ediyorlar. Bu, insanlar için bir prestij. Türkiye onların gözünde bir Avrupa kenti gibi gözükmeye başladı ve buradaki yaşamlar ve mekanlar da onlar için artık özel olmaya başladı. O yüzden turizme katkısı muhtemelen
vardır" dedi.