BOMBALI ARACI KULLANAN HAİN İÇİN PKK İKİ YIL ÖNCE KÖYÜNDE TAZİYE ÇADIRI KURMUŞ
PARMAK İZİ SÜRÜLDÜ
14 askerimizin şehit olduğu bombalı saldırıdaki özel halk otobüsünü kullanan ve hain saldırıda ?parmağı olduğu? iddia edilen şoför Hamit E., araçtaki tek sivilin kendisi olduğunu ileri sürdü.Şoför Hamit E. ?Parmağım varsa, idam etsinler? dedi. Bombalı araç saldırısı ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Diyarbakır´da gözaltına alınan kişinin saldırıda parmak izine rastlandı. Araca bomba yüklenmesi ile ilgili olduğu sanılan şüphelisi K.Ç. Kayseri´ye getirildi. Bu arada PKK terör örgütü bombalı aracı kullanan hainin iki yıl önce öldüğünü belirterek köyünde taziye çadırı kurdurmuş.
Türkiye´yi yasa boğan Kayseri´deki saldırıda terörün hedefi olan halk otobüsünün sürücüsü H.E.´nin polis tarafından ikinci kez ifadesi alındı. Çarşı iznine çıkan 14 askerin şehit düştüğü, 55 kişinin yaralandığı patlamada, oturduğu şoför koltuğunun karşısında bulunan kapıdan dışarıya fırladığını anlatan Hamit E. yüzünün yaralandığını ve kolunun kırıldığını söyledi. O haldeyken yaralı 3 askeri kurtarmaya çalıştığını ifade eden Hamit E., tedavisinin sürdüğü özel hastanedeki yatağında hain saldırıyı Habertürk Muhabiri´ne şu sözlerle anlattı:
"Olay günü beni hareket memuru görevli arkadaşlar arayıp, Nizamiye´ye gitmemi söyledi. Ben de ´Ağabey olmaz. Hava soğuk otobüsün körükleri donar yolda kalırım´ dedim. Onlar da ´Bir şey olmaz, git sen´ dedi. Kabul edip sabah saat 08.15 gibi Nizamiye´den içeriye giriş yaptım. İlk otobüs doldu ve çarşıya doğru hareket etti. Sonra benim otobüsüme binmeye başladılar. Arabanın dolmasını bekledim. Sonra görevli yanıma gelip ´Tamam sen çıkabilirsin´ dedi. Ben de Nizamiye´den askerlerle birlikte hareket ederken işletmeyi telefonla aradım. ´Dağ yolundan mı Talas yolundan mı gidelim?´ dedim. Çünkü bizim orada 2 güzergâhımız var. İşletme de bana ´Fark etmez, istersen Dağ yolundan git´ dedi. ´Tamam´ deyip Dağ yolundan gitmeye başladım.
Rektörlük kavşağına gelince bir askerimiz vardı. Araç Nizamiye´den çıkmadan önce o askerimiz ´Ağabey ailem Talas 6. Etap´a gelmişler. Tek binişlik bir biletim var. Otobüse binebilir miyim?´ dedi. Ben de ona ´Ne demek. Sizler bizim canlarımızsınız. Ben seni götürmeyeceğim de kimi götüreceğim. Para karşılığı olur mu hiç geç, bin´ dedim. Asker bana tekrar ´Ağabey Talas´a gideceğim, beni en yakın durakta indirir misin´ dedi. "Geç arkaya otur" dedim. Giderken arka, orta kısımdan bir asker düğmeye basıp bana seslendi. ´Ağabey burada inebilir miyim?´ dedi. Kimin bastığını görmedim ama o askere ´Yol ortasında olmaz. Durağa yanaşayım da öyle inersin´ dedim.
Araçta tek sivil ben vardım. Ben duraktan hareket etmek üzereyken arabaya kamyon çarptı sandım. Bomba olduğunu bile bilmiyordum. Kapının camından dışarı fırlamışım. Bir baktım dışarıdayım. Koşup 3 yaralı askerimizi dışarı çıkarttım. Kolumun kırık olduğunu sonra fark ettim. Sıkışan başka bir askeri kurtarmaya çalışırken kolumda bir üşüme hissettim ve yere yığıldım. Emekleyip kaldırıma çıktım. Sonrasını hatırlamıyorum.
Hareket amirliğinin verdiği güzergâh dışına çıkmadım. O bahsi geçen asker Nizamiye´de bana gelip ´Benim 1 binişlik kartım var. Bunu basarsam çarşıdan Talas´a gidemem´ deyince ´Geç arkaya otur´ dedim. Yani fazla dikkat etmedim. Şu an tam hatırlayamıyorum. Nizamiye´nin girişinde 2 otobüsü yan yana yanaştırıp askerlerin gelmesini bekledik. Askerler istedikleri durakta inebilirler. Ama kesinlikle yolda başka bir sivil araca binemez. Zaten otobüsün içinde güvenlik kamerası kayıtları var. İncelenirse görülür. Ben Allah´ıma güvenerek şu an ve vicdanen rahatım ki kamera kayıtları orada.
Eğer Nizamiye´de askerlerin arasında sivil biri binmiş ise ona bir şey diyemem. 4 yıldır halk otobüsü kullanıyorum. Allah askerlerime bunu yapanı kahretsin. Ben devletime ve adalete güveniyorum. Yüzümüz ve anlımız aktır, çok şükür. Yalnız şu var beni çok üzen benimle ilgili yalan yanlış çıkan bazı haberler. Şoförün parmağı varmış gibi. Eğer böyle bir şey çıkarsa beni idam etsinler. Terör belası yüzünden Doğu´dan göç ettik. Halk otobüsüne yönelik saldırıyı duyunca kardeşim iş elbisesiyle hastaneye gelmiş. Hâlâ gözaltında."
Öte yandan bombalı araç saldırısı ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Diyarbakır´da bir kişi gözaltına alındı. Bomba yüklü hafif ticari aracın Şanlıurfa´dan çalındığı belirlenirken, araçta yapılan kriminal incelemeler sonucu polis parmak izlerine rastladı.
Titizlikle yapılan incelemede bombalı araçta bulunan parmak izinin K.Ç. ´ye ait olduğu belirlendi. Çeşitli suçlardan kaydı bulunan K.Ç., Diyarbakır istihbarat ve terörle mücadele şubesi ekiplerince merkez Bağlar İlçesi´nde yapılan operasyon ile yakalandı.
Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi´ne götürülen K.Ç.´nin işlemlerinin tamamlanmasının ardından Kayseri´ye gönderildiği belirtildi.
Öte yandan, 17 Aralık Cumartesi günü Komando Tugayı´ndan çarşı iznine çıkan askerlere yönelik bomba yüklü araçla hain saldırıyı yaptığı belirtilen PKK´lı terörist Kasim Yıldırımçakar´ın, Van´ın Özalp İlçesi´ne bağlı Sarıköy Mahallesi´nde oturan baba evinde sabah saatlerinde jandarma arama yaptı. Köye giden jandarma ekipleri kanlı terör örgütü PKK´nın 2 yıl önce Kasım Yıldırımçakar´ın öldüğünü söyleyip, taziye çadırı kurdurduğunu öğrendi?
17 Aralık Cumartesi günü günü Komando Tugayı´ndan çarşı iznine çıkan askerleri taşıyan halk otobüsüne bomba yüklü araçla saldırı düzenleyen ve 14 askeri şehit eden, çoğu asker 55 kişinin yaralanmasına neden olan PKK´lı teröristin Özalp nüfusuna kayıtlı Kasım Yıldırımçakar olduğu belirtilmesi üzerine jandarma harekete geçti. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılğı´nın yürüttüğü soruşturma kapsamında bu sabah saatlerinde jandarma, Yılrdırımçakar ailesinin oturduğu Özalp İlçesi´ne 7 kilometre uzaklıktaki Sarıköy Mahallesi´ne gitti.
Terörist Kasım Yıldırımçakar´ın Sarıköy Mahallesi´ndeki babasının evinde kapsamlı arama yapan jandarma, evde kullanılan cep telefonlarına ve bazı belgelere incelenmek üzere el koydu. Teröristin kimlik tespitinin kesinleşmesi için babası İsmail Hakkı Yıldırımçakar ve aile fertlerinden DNA testi için örnek alınacağı da belirtildi.
Olayın duyulmasının ardından Sarıköy Mahallesi´nde oturanlar büyük bir şok yaşadı. Mahalle sakinleri, PKK´nın 2 yıl önce terörist Kasım Yıldırımçakar´ın öldüğünü bildirdiğini ve mahallede taziye çadırı bile kurulduğunu söyledi. Adlarının açıklanmasını istemeyen köylüler, "PKK´dan öldüğü haberi geldi. O zaman taziye çadırı bile kurduruldu ama nedense cenazesi gelmemişti" dediler..
Güvenlik birimleri, bu yöntemle terörist Kasım Yıldırımçakar´ın nüfus kaydından düşürülüp aranmamasını sağlamanın amaçlandığını değerlendiriyor.
HABER MERKEZİ?