Tarih: 05.10.2013 12:01

HAYATA DÖNÜŞE 2 KURBAN

Facebook Twitter Linked-in

Kayseri’de demir doğrama işi ile uğraşan Oğuzhan Bozdoğan ve ev hanımı Nimet Bozdoğan’ın ikinci çocukları Neslihan Bozdoğan, doğuştan konjenital nefrotik sendrom (böbreklerin protein kaçırması), diğer adıyla Fin tipi böbrek hastalığıyla dünyaya geldi. Doktorların, ‘Yaşamaz’ dediği küçük Neslihan, 2 yaşına kadar geldi. Her iki böbreğini de zaman içerisinde kaybeden minik Neslihan, kısa süre önce periton diyalizine girmeye başladı. Acil böbrek nakli olması gereken minik Neslihan’a mutlu haber Antalya’dan geldi. Akdeniz Hastanesi`nde hidrosefali hastalığı sonucu beyin ölümü gerçekleşen 11 aylık Demir Özdemir’in böbreği Neslihan’a hayat verdi. Yaklaşık 4 ay Antalya’da tedavi gören Neslihan sağlığına kavuşarak ailesi ile birlikte Kayseri’ye geldi. Çocuklarının sağlığına kavuşmasının sevincini yaşayan aile, Neslihan için 2 kurban kesti.
Anne Nimet Bozdoğan kızının sağlığına kavuştuğu için çok mutlu olduğunu belirterek, “Kızım Neslihan konjenital nefrotik sendrom hastalığıyla doğdu. İlk ayını doldurduğunda böbreğinin biri çıkarıldı. 2 yaşında diğeri de çıkarıldı. 17 gün periton diyalizi denendi ve bu dönem içerisinde diyalize yanıt vermedi. Tam umutlarımızın tükendiği anda Antalya’dan gelen bir haberle kızımla beraber biz de hayata döndük. Antalya’da nakli gerçekleşti. 4 aylık bir tedavi sürecinden sonra tekrar Kayseri’ye geldik. Şu an çok mutluyum. Kızımla beraber biz de hayata döndük. Çocuğum sağlığına kavuştu. Yine ilaç kullanıyor ama önceki gibi değil. Aktif, canlı, güçlü ve ağabeyiyle rahatlıkla oynayabiliyor. Yani normal bir insan gibi hayatına devam edebiliyor. Bu benim için çok güzel bir duygu. Eski haline kıyasla kızım çok daha iyi durumda. Doktorlarımızın emekleri çok fazla. Gerek Kayseri’de olsun gerek Antalya’da olsun büyük bir özveriyle ilgilendiler. Ellerinden gelen her şeyi yaptılar” diye konuştu.
Böbrek nakli bekleyen ailelere, ‘Umutsuzluğa kapılmayın’ diyen Bozdoğan, “Ben 17 gün diyaliz olduğu dönemde her şeyin bittiğini düşündüm. Artık çıkmazın içindeydim. O duygular anlatılmaz zaten ancak yaşayanlar bilir. Bizim gibi bunları yaşayan insanların umutsuzluğa kapılmayıp her zaman güçlü olmaları gerektiğini söylemek istiyorum. Böbreği bağışlayan aileye de binlerce kez teşekkür ediyorum. Onlar çocuğumuzun tekrar aramıza dönmesini ve kızımı kucağıma almamı sağladılar. Böbrek bağışının yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bizim gibi ailelerin tekrardan hayata dönmelerini istiyorum” şeklinde konuştu.
Baba Oğuzhan Bozdoğan ise, “Kızımız sağlığına kavuştuğu için mutlu ve sevinçliyiz ama bir o kadar da üzgünüz. Üzgünüz derken, kadavradan böbreği bağışlayan aile yeni evliymiş. İlk çocukları ve onların kaybetme duygularını biz de yaşıyoruz. Tabii şu anda çocuğumuz için mutluyuz çünkü Neslihan’ın, 2,5 yıllık mücadelenin, çektiğimiz sıkıntıların arkasından tekrar hayata tutunup sağlığına kavuştuğunu görmek bizi mutlu ediyor. Doğduğu günden beri zorlu bir süreç geçirdik. Şu var ki, hiçbir zaman gücenmedik. Biz çocuğumuza karşı olan sorumluluğumuzu üstlendik. Neslihan’da görülen nefrotik sendrom hastalığı Türkiye’de pek görülen bir hastalık değil. Kanunlarda da çok sık yer alan bir hastalık değil. Sağlık süreci ve hakları sınırlandırılmış. Hasret bitti artık. Neslihan ile birlikte vakit geçiriyoruz. Doğduğu günden beri hasretimiz var. Çok şükür bu hasretimiz bitti. Bundan sonraki süreç daha önemli. Neslihan inşallah duvağını takar ve buradan gelin olarak çıkar. İnşallah o günleri de Rabbim bize gösterir. Bütün doktorlara, sağlık personellerine çok teşekkür ediyoruz. Hepsinden Allah razı olsun. Böbrek bağışı yapan aileye de çok teşekkür ediyoruz. Onlarla artık kardeşiz. Neslihan ne kadar bizim çocuğumuzsa aynı şekilde onların da çocuğu sayılır” ifadelerini kullandı.
Neslihan’ın dedesi Mustafa Bozdoğan da, “Dünya bizim oldu. Eğer iyileşip eve gelirse kurban keseceğimizi söylemiştim. Allah o günü bize gösterdi. Dünyalar bizim oldu. Biz de kurban kesip eşe dosta dağıtacağız. Çok mutluyuz. Cenab-ı Allah bu günleri de bize gösterdi. Neslihan’a verilen böbrek kadavradan alındı. O yüzden diğer çocuk için üzüldük. Kendi adımıza sevindik ama Allah onun da ailesine sabır versin. Bundan sonra inşallah Neslihan’ımızla kırlarda koşacağız, hayırlısıyla onu gelinliğiyle de göreceğiz. Çok mutluyuz” dedi.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —