ÇANDIROĞLU : MİLLİ EĞİTİM´DE ÇOK FETÖCÜ VAR SAVI DOĞRU DEĞİL?
Sevgili Okurlarım ?Hafta´nın Röportajı´nda ilimizin renkli simalarını sizlerle buluşturup, kafanızdaki soru işaretlerini kaldırma anlamında gayret göstermeye devam ediyoruz? Bu hafta da yine ilginizi çekip keyifle okuyacağınız bir ismi sayfamıza konuk ettik. Bu haftaki konuğumuz İl Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz Çandıroğlu oldu? Sayın Çandıroğlu ile yeni eğitim yılı merkezli olarak Milli Eğitim faaliyetlerini büyüteç altına alıp enine boyuna irdeledik?
C.ÜSTEN: Sayın Çandıroğlu hiç beklenmedik bir zamanda büyük bir badire atlattık. Türk Silahlı Kuvvetleri´ne sızan üniformalı bir gurup vatan haini ülkemizi bölüp parçalamak adına bir darbe kalkışmasında bulundular? Ve 15 Temmuz´dan bu yana bu hainleri içimizden temizlemek adına mücadele veriyoruz? Şimdi hatırladığım kadarı ile o tarihte siz yurt dışındaydınız neler yaşadınız? Geride kalan bu süreçle ilgili düşünceleriniz nedir? Bizimle paylaşırmısınız?
YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞI KAZANDIK?.
B.Y.ÇANDIROĞLU: Ömrümüzde bir kere Umre´ye gitmek nasip oldu, onun altında bir hainlik çıktı. O süreçte benim aklımda kalan; bir şekilde kutsal topraklarda da olsanız yurt dışındasınız vatanınızdan ayrısınız. İçinde olmamak, dışarıda olmak zor. Yani vatan ayaklarınızın altından kayıp gidiyor. Allah korusun bunlar başarılı olmuş olsaydı bizim gidecek bir ülkemiz yoktu. Yani burada şimdi Suriyelileri görüyoruz,bizde onlardan birisi olacaktık. Yani bu çok acayip bir durum, insanı derinden etkileyen bir durum. Sanki vatan ayaklarınızın altından kayıp gidiyor. Eğer bunlar başarılı olsaydı zaten vatan diye bir şey kalmayacaktı. Bunu normal bir darbe girişimi olarak değerlendirmekte yanlış bence.Yani darbe mevcut bir ülkeye bir ülkenin yönetimine yapılır. O yaptığınız ülkeyi de bir şekilde yönetirsiniz ki daha öncekilerde öyle yapıldı. Benim 80 ihtilaline aklım yetiyordu. Diğerlerini büyüklerimiz anlatıyorlar. Neticede top yekün bir ülke var ortada. Oysa bu kalkışma ülkeyi parçalamaya yönelik bir girişimdi. Bizi Suriye yapmak, Irak yapmak gibi girişimdi bu? Allaha şükürler olsun ki öncelikle milletimizin sağduyusu ve Cumhurbaşkanımızın başta bu işte liderlik yapması çok şükür. Bunların önlerini kesti ve vatanı biz bir daha elimize aldık. Bir nevi yeni bir kurtuluş savaşı bu. Böyle değerlendirmek lazım.Bunları bu şekilde algılayamazsak gerçekleri gereği gibi göremezsek yarınlara yürümemizde sıkıntı olur. Bu Türkiye´yi parçalamaya yönelik bir girişimdi ve bu kazanılan yeni bir kurtuluş savaşıdır.
C.ÜSTEN: Bu hain terör örgütünün en güçlü yapılandığı yerlerden birinin maalesef Milli Eğitim Bakanlığıymış siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Gerçekten Milli Eğitim Camiası çok mu yara aldı?
MİLLİ EĞİTİM´DE ÇOK FETÖCÜ VAR SAVI DOĞRU DEĞİL?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Oransal olarak baktığınız zaman bugün milli eğitim çalışanı kadar devletin diğer çalışanları da var. Yani Sağlık Bakanlığı´nda da, Kültür Bakanlığı´nda da, diğer Emniyetinde de TSK´da da oldukça yoğun taraftar bulmuşlar ne yazık ki? Bunların hepsini bir tarafa koyuyorsunuz, sayısal olarak bunun kadarda milli eğitim çalışanı var. Kayseri de bugün itibariyle baktığımız zaman bizim yardımcı hizmetler sınıfımızda 22 bine yakın bizim çalışanımız var. Memur olarak diğer memurların sayısı o kadar değil. Diğer bütün memurların sayısı dolayısıyla yani ister istemez olanın yarısı devlette yerleşen bunun yarısı da milli eğitimde. Yani milli eğitimin bünyesinde çok fazla çalışan olduğu için bu kadar fazla gözüküyor,verilerde onu gösteriyor zaten ?
C.ÜSTEN : Şuan için Kayseri ilin de açığa alınan yada meslekten men edilen toplam kaç kişi var. Bu kişilerin yarattığı boşluk yeni eğitim yılında ciddi bir boşluk yaratır mı? Bu açık nasıl kapatılacak?
ÖĞRETMEN AÇIĞINI NORM KADRO İLE TELAFİ ETTİK?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Şu an için rakamları çok fazla konuşmayı doğru bulmuyorum. Ama bizim eğitim öğretim sürecini olumsuz etkileyebilecek kadar bir durum söz konusu değil? Bunun avantajlarından biriside şuydu;bizim norm fazlası öğretmenlerimiz vardı. Yaklaşık 700 civarındaydı. Bunların yeni kadro fazlası öğretmenlerimizi biz ihtiyacı olan okulların kendilerini de çok fazla sıkıntıya sokmadan görevlendirmelerini yaptık. İşte şuanda atama takvimindeyiz. Aslında bununla birlikte daha da ihtiyacı olan yerlerde ücretli öğretmenleri görevlendirdik. Tabi ücretli öğretmen de demekte çok fazla doğru gelmiyor bana da anca o şekilde ifade ettiğimiz için ortak bir terim olmuş oldu. Bu öğretmen arkadaşlarımız da bizim gibi eğitim fakültesi mezunları? formasyonları olan onlarla birlikte şuan Kayserimizde hiç okulda sınıfta boş geçen bir ders yoktur. Hepsi görevinin başında öğrencilerimiz sıralarında eğitim öğretimimiz devam ediyor.
C.ÜSTEN : Müdürüm MEB Şubat 2017´de gerçekleşecek alımları öne aldı bu olaydan sonra ve 30 bine yakın öğretmen alımı yapılacak. İlk 15 bini almaya ve görevlendirmeye başladı bile. Bu kapsamda ilimize kaç öğretmen atanacak? Bir de yeni alımlarda yine bölücü terör örgütü mensuplarına görev vermemek adına ne gibi önlemler alındı?
YENİ ATAMALARDA FETÖCÜLER OLMASIN DİYE ÖZEL ÖNLEM ALINDI?
B.Y.ÇANDIROĞLU: 15 bin öğretmen alındı? Bir 15 bin daha yapılacak? O öğretmen arkadaşların mülakat süreci devam ediyor, atama yapılan illerden bir tanesi de Kayseri? Salı günü başladı bu mülakatlar, Cumartesi gününe kadarda yeni öğretmen alımları da mülakat süreci devam ediyor. Mülakat sürecinde devletimizin aldığı önlemler var tabii ki. O tedbirlerden bizde bu süreçte istifade ediyoruz . Bunun yanında mülakata çağırılıyor öğretmenlerimiz. Kpss puanına göre eğer bir tane öğretmen alınacaksa 3 kişi çağırılıyor mülakata ve bir eleminasyon uygulanıyor. Yani 15 bin öğretmen alınımından bahsedersek, 45 bin kişi Türkiye genelinde mülakata çağırılıyor.Bu mülakata çağrılan kişiler KPSS puanına göre belirleniyorlar. Ondan sonra orda bizim 3 kişilik bir komisyonumuz var, o komisyonda bilgiden ziyade oturmaları kalkmaları kendilerini ifade ediş biçimleri formaysan kabiliyetlerine şöyle bir bakıyorlar. Yani, ona göre de bir değerlendirme yapıyorlar. O değerlendirme sonucunda da atanan atanıyor.Önceden sistem bu şekilde değildi . Hiç görmeden öğretmenler atanırdı. Bizim zamanımızda öyleydi . Kpss ?de yoktu bizim zamanımızda. Direk okulu bitiren atanıyordu,ama şimdi şöyle bi değişiklik var sözleşmeli olarak atanıyor şuanda atanan arkadaşlar yani gittikleri yerlerde atandıkları yerlerde 4 yıl boyunca sözleşmeli olarak çalışacaklar,ondan sonra 4yıldan sonra kadroya geçecekler arkadaşlar?. Bir tür deneme süreci ve bence çok doğru bir yaklaşım oldu? Birde bizim doğu ve güneydoğu illerimizde malum öğretmen tutmakta çok güçlük çekiliyor. Ona da ciddi anlamda çözüm olunacak kanaatindeyim ? Sözleşmeli olarak gittikleri yerde kalmak zorundalar.
C.ÜSTEN: Sözleşmeli öğretmen olarak Kayseri´de de atama yapılacak mı?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Kayseri´ye de olacak ama fazla bir sayı olmaz. yani 10´lu 20 li sayılarda belki olursa olur? Bizim ihtiyaç diye nitelendirdiğimiz branşlar da Din Kültürü Rehber Öğretmeni bir de türk dili ve edebiyatı braşlarında boşluk vardı oralarda dediğm gibi yani çift hanelerde rakamlarda belki?
C.ÜSTEN: Yeni Öğretim yılında ilimizde kaç yeni okul açıldı?
46 YENİ OKULU EĞİTİME AÇTIK?
BELEDİYELERİMİZİN EĞİTİME KATKISI TAKDİR-İ ŞAYAN?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Şimdi bizim yaklaşık bu sene eğitim öğretime aldığımız 46 okul var. Derslik olarak baktığımızda 800 yakın denk geliyor derslikler. Bunun yanında devam eden yaklaşık 100 tane projemiz var. 100 tane daha okulun inşaatları ihaleleri teslim almadığımız devam eden bir süreç var. Bunların totali bizim burada göreve başladığımız süre zarfında 2200 dersliğe tekabül ediyor. Yani Kayseri´de yaklaşık 11 bin dersliğimiz var . Nerdeyse dörtte biri bu son 3 yıllık zamanda yapılmış oluyor. Bu okullar,burada milli eğitimimizin çalışanlarının çok ciddi katkıları var. Fakat en büyük katkılarımız belediyelerimiz. Yani Büyükşehir Belediyemiz başta olmak üzere Melikgazi, Kocasinan belediyelerimiz ellerinde gelen bütün imkanları seferber ediyorlar? Biz ihtiyacımız olan hiçbir noktada daha belediyelerden geri dönmedik . Bu olmaz diye eğitim adına bir söz işitmedik,ben o noktada bütün eğitim camiası adına başta büyükşehir belediye başkanımız Mustafa Çelik başkanımız olmak üzere hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
C.ÜSTEN: Kapatılan okullar tamamen devletin eline geçti 13 okul vardı bunların hepsinde eğitime geçildi mi?
FETÖ OKULLARINA ŞEHİTLERİMİZİN İSMİN VERDİK?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Şimdi okul olarak toplam 24 taneydi, fakat bunların çoğu kira yani apartman katında- iş hanında kiralık olanlardı? Bunların içerisinden belli başlı okul diye nitelendireceğimiz 6 tane yer vardı. İşte Ömer Halis Demir Uluslararası İmam- Hatip Lisesi, Kılıçarslan´ın olduğu yer,oraya bizim Mustafa Germirli Uluslararası İmamhatip Lisesimiz vardı onu oraya taşıdık. Yelkenoğlu vardı Hacılar yolunda. Oraya bir şehidimizin ismiyle Kız İmam- Hatip okulu açtık. Aynı zamanda Kız Anadolu Lisesi açtık yanındaki 2.binaya. Oradan 2 tane lisemiz olmuş oldu. Burada İstikbal Lisesi vardı. İstikbali´de İmam-Hatip Ortaokulu yaptık . Aliye Boydak vardı Eskişehir bağlarında. Onu da engelli öğrencilerimiz için özel eğitim okulu yaptık. Akansu´da ise mülakatlarımız yapılıyor. Öğretmen alımlarımızda İstikbal Anadolu lisesine taşıyacazğız. Bu okulları da bütün şehit isimleriyle değerlendirdik . Okulların öğrencilerini puanları tutması kaydıyla devlet liselerine tamamen yerleşebilir kontenjan sınırlamasına kalmadan, yani liselerarasında öğrencinin nakil gidebilmesi için birincisi hem puanı tutacak,hem de gitmek istediği yerde kontenjan açıklığı olacak? Ha bunlarda puan şartı arandı fakat kontenjan şartı aranmadı. Nereye gitmek istiyorsa puanı tutuyorsa kontenjanına bakılmaksızın yerleştirdik?
C.ÜSTEN: Sayın Çandıroğlu MEB ne kadar sorunsuz gözükse de sanırım Sağlık Bakanlığı´ndan sonra en çok sorunun yaşandığı bakanlıktır. Hal böyle olunca şimdi milli eğitim olarak sıkıntılar yada proje olarak baktığımızda yeni eğitim yılında gündemde neler var ?
ÖSS´DE 20.SIRADAN 2.LİĞE YÜKSELDİK?.
B.Y.ÇANDIROĞLU: Ceyhun Bey; bizim Kayseri Türkiye ortalamalarına göre bakacak olursak her anlamda Türkiye ortalamasının üzerinde bir il haline geldi? Yani derslik başına düşen öğrenci sayısı da, öğretmen sayısına da bakın,bu ciddi anlamda başarıya yansımış bir durum. Üniversiteye giriş giriş sınavlarında Türkiye 2.si olan bir ilden bahsediyoruz. Keza Teog´da da çok başarılı olduk? Bu başarı nasıl geldi. Ben göreve başladığımda 20.sıradaydı Kayseri. Biz Türkiye sıralamasında Üniversiteye giriş sınavlarında daha sonraki yıllarda sıra ile 18, 14, 10 ve 2. liğe yükseldik. Yani nasıl yakalandı bu başarı ? Birincisi ben ciddi manada projelerin etkili olduğunu düşünüyorum. Bu başarıda mesela tam öğrenme diye bir proje uyguladık biz hem ortaokullarda hem liselerde ağırlıklı olarak başarıya bir adım projesi uyguladık,bunlar sürekli ölçüm sürekli analiz tedbire dayalı bir süreçti bunlar,hatta o proje bakanlığımız tarafımdan geçtiğimiz yıl yenilikçi yaklaşım noktasında da ödül aldı Türkiye 1.si oldu hatta sağolsun Nabi bey bizzat kendisi takdim etmişti önceki bakanımız,bu ciidi manada başarıyı etkileyen temel süreçlerden bitanesi,bunu destekleyen okuma saatimiz var okullarda okumayla alakalı yaptığımız çalışmalar bunu yanındada fiziki mekenlarda ciddi rahatlamamız var onunda etkisi oldu,bütün bu birleşenler bir araya geldiği zaman takip edildiği zaman dert ediidiği zaman başarıya da ulaşılıyor.
C.ÜSTEN: Müdürüm geçtiğimiz yıl başlatılan hafta sonu kursları bu yılda uygulanacak mı?
HAFTA SONU KURSLARI AYNEN DEVAM EDECEK?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Tabii? Hatta yazdan yine başladık, hemen temmuz ayı itibariyle yaklaşık 40 tane lisemizde yazın başlangıcıyla başladık. Hafta sonu da yinede bütün ortaokullarımızda ve liselerimizde bu kurslarımız devam edecek .Ve herkes istediği okullara gidebilir,bu kurslarda sınırlamamız yok.Yani okulları başka semtte olsa da, hafta sonu kurslarına isterlerse kendi mahallelerinde ki okullara gidebilirler? Bu kurslarda uygulanan sistemİ tamamen Okul Aile Birliği´ne bırakıyoruz. Sadece okul idaresine değil, okul aile birlikleri neticede müfredat dediğimiz sınavdan tabi tutuluyoruz. Yani okul milli eğitim bakanlığımızın vermiş olduğu kitapları müfredatı anlama ve anlatım konusunda yeterli zaten. Bunun yanında bizim EBA diye isimlendirdiğimiz bilişim sistemimiz var bakanlığımızın çok ciddi anlamda soru bankalarının olduğu, eğitim videolarının içerisinde bulunduğu bakanlığımızın oluşturmuş olduğu bir sistem ordan ciddi olarak istifade ediyorlar,bunun yanında illa yayın almak istiyorlarsa bu kendi tercihleri bunu yapanlarda var ama hiç kimsye hiçbir şekilde zorlamayla bu bağışlar içinde bu şekilde yayınlar ve bitakım ek kaynaklar içinde bu şekilde yani biz bunlarada müsade etmiyoruz. Bizim milli eğitim camiası olarak hiçbir kurum ve kuruluş bu kadar halkın içinde değildir,biz kendimiz halkız zaten, empati iletişim kurmaktda en rahat olan kurum biziz bunlar bi şekide iletişimle diyalogla çözülebilir okul aidat ve ekstra olarak istenilen para konusunda.
C.ÜSTEN: Devlet okulları normal özel okullara göre sosyal etkinlikler ve kişisel gelişiminde katkıda bulunacak tarzda çalışmalar biraz daha sınırlı kalıyor. Yeni eğitim yılında bu konuyla alakalı neler planlıyorsunuz? Devlet okullarında da sosyal etkinlikler yeterli düzeyde olacak mı?
ÖĞRENCİLERİMİZİN KİŞİSEL GELİŞİMİNİ ÖNEMSİYORUZ?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Bizim ?Kendimi gerçekleştiriyorum´ diye yürütmüş olduğumuz bir projemiz var. Bu projenin amacı şu, öğrencimiz hangi sınıfta olursa olsun ilkokuldan tutun lise bitimine kadar; yıl içersinde mutlaka bir sosyal etkinliğe iştirak etsin istiyoruz. Yani okulun voleybol takımında olabilir, futbol takımında olabilir, bir tiyatro gösterisi yapabilir, bir şiir dinletisi yapabilir,bir resim sergisi açabilir? Bu projenin temel amacı bu, çocuk yıl içerisinde okul içerisinde bir sosyal etkinliğin içerisinde bulunsun ? Bizim ciddi takip ettiğimiz önemsediğimiz projelerden bir tanesi de bu ve bu projeler zaten bizim başarımızı destekleyen projeler? Ve bunu da ciddi manada yürütüyoruz ve yürüteceğiz.
C.ÜSTEN : Yalnız müdürüm bu tür etkinliklerde genelde hep aynı kişilere görev verilir, hep aynı popüler öğrenciler yer alır ? Bunu önleyip genele yayabilmek adına önemler alıyormusunu?
BY.ÇANDIROĞLU; İlimizdeki bütün öğrenciler için söylüyorum. Yıl içinde mutlaka bir sosyal etkinliğin içinde bulunacak her çocuk. Bunları okullarımız ayarlıyor ve ilimizde bu uygulama yapılacak.
C.ÜSTEN : Sayın Çandıroğlu 4+4+4 eğitim sistemi şuan yürürlükte. Bu sistem hayata hedeflenen İleriki yaşlarına yönelik olarak eğilimleri tespit edilip, kimin neye eğilimi varsa ona göre çocuklar yönlendirilecekti? Bu amaçla sisteme geçilmişti ve ilk 4 yılda çocukların neye eğilimi olduğu belirlenecek, orta okula, liseye giderken bu yönlere kanalize edilecek denmişti. Bu amaca ulaşılabildi mi, bu yönde etkinlikler yapılabiliyor mu ? Bu görevi sadece rehber ögretmenler mi yapacak yoksa okul aile birliği, öğretmen yada veli buna dahil olacak mı ?
ÖĞRENCİLERİN EĞİLİMİ ÖLÇÜMLENİYOR?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Bir takım eksiklikler olabilir ama bununla birlikte ilkokuldan bahsedecek olursak rehber öğretmen ve sınıf öğretmeni çocuğun eğilimleri noktasında ciddi çalışmaları var. Mesela hiç konuşmayan bir çocuğu resim yapmaya yönlendirerek yeteneklerini ortaya çıkarıp, hem eğitime hem sosyal hayata çekmeye çalışıyorlar. Fakat bu sadece devlet nezdinde yada bakanlık nezdinde fikri yapınızı oluşturmakla yönetilebilecek bir süreç değildir. Karşınızda halk var bunlarlada bir ortak nokta da buluşmak zorundasınız. Mesela öğrenci teog da yüksek bir puan almış ama çocuğun mühendislik kabiliyetleri daha fazla. Siz veli´ye çocuğun meslek lisesine gitmesi daha faydalı olur diyorsunuz ama veli çocuğunu meslek lisesine göndermek istemiyor. Bu durumda velilerle de ortak nokta da buluşmanız lazım . çocuğuyla ilgili karar verecek olan onlar, velilerin de ikna olması lazım. Bu ülkemizdeki zihniyet değişimiyle alakalı bir şey. Bu yönden zamana ihtiyaç var. milli eğitim bakanlığının alt yapısı buna müsait.mesela 8 . sınıftaki öğrencilerimize yönlendirmeyle alakalı rapor hazırlanıp verilir. İkinci 4 te bunu daha yoğun olarak yapıyoruz. Bu raporu bütün velilerimiz eline ulaştırıyoruz.
C.ÜSTEN: Dersaneler kapatıldı ve kurs merkezleri olarak devam ediyor. Okulların dışında özel kurs merkezleri var mı?
B.Y.ÇANDIROĞLU : Tabi var isteyen aileler çocuklarını gönderebiliyorlar. Sayıları az da olsa kurslar mevcut?
C.ÜSTEN: Özel kurs merkezlerinin sayısı nedir azalma oldu galiba , bir çoğu özel okula dönüştürülmüştü?
B.Y. ÇANDIROĞLU : Kurs merkezlerinin verebilecekleri ders sayısı sınırlandırıldı. Bir kurs merkezi en fazla 3 tane derste kurs verebiliyor. Dolayısıyla çalışma alanları şuan çok rantabıl gözükmüyor. O alanlarda ihtiyacı olan düşünen velilerimiz yönlendiriliyor.
C.ÜSTEN: Özel okullarda faaliyet gösteren okul sayıları ne kadar ve bunların yakaladıkları başarı ve katkıları nelerdir ? Özel okul olunca biraz ailenin bütçesiyle ilgili olarak algılanıyor. Bu doğru bir algı mı ? Kayseri´ de ki özel okullarda seviye nedir ?
ÖZEL OKULLARIN KATKILARI DA VARLIK ORANLARI KADAR?
B.Y. ÇANDIROĞLU: Genel anlamda ortalamaya vurduğunuz zaman belirli bir yapı gözükmüyor. Devlet okulundan başarı olarak ayrılmış, süzülmüş bir yapı çok fazla görmüyorum . bununla birlikte biz özel okulların sayısının artmasını istiyoruz. Bakanlığımızda özel okullarda okuyan öğrencilere teşvik uygulaması veriliyor. Bizim ilimizde özel okul sayısı yaklaşık 40 tane . özel okula giden öğrenci sayısı %10 luk bir dilime sahiptir. Bu yönüyle Türkiye ortalamasının üzerinde olan bir oran bu. Tabiki biz özel okulların olmaları ve faaliyet göstermeleri yolunda biz destekliyoruz, elimizden geldiği kadar yardımıcı olmaya çalışıyoruz. Devlet okulu ve özel okul arasında büyük bir farkın olduğunu düşünmek doğru değil, istatistiklerde bu yönde zaten. Biz bunu sınav başarılarına göre değerlendiriyoruz.
C.ÜSTEN : En son ÖSS´de Kayseri 2. Sırada dediniz. Burada Kayseri´ yi başarılı olmaya taşıyan öğrencilerden bahsediyoruz. Diyelim bunu sağlayan öğrencilerin sayısı 100 tanedir. Bu 100 öğrenciden kaç tanesi özel okul menşeyilidir?
B.Y.ÇANDIROĞLU : % 10´dur . yani sayılarıyla orantılıdır. Devlet okullarımız son yıllarda koşullar olarak özel okulların çok gerisinde değil. Donanım olarakta öyle. İldem de açtığımız Hoca Ahmet Yesevi ilkokulunu açtık. Yeni pırıl pırıl bir bina. Bugün akıllı tahtası bulunmayan okulun olmadığı bir eğitim sisteminden bahsediyoruz. Bunlara alt yapı, donanım olarak baktığınız zaman bakanlığımız , okullarımız çok ciddi donanım kazandılar. Şu an özel okulların sunupta devlet okullarının sunmadığı bir imkan kalmadı.
C.ÜSTEN: Akıllı tahta şuan hemen her okulda mevcut mu ?
B.Y. ÇANDIROĞLU: Bu sene açtığımız okullar hariç okullarımızın tamamında akıllı tahta var.
C.ÜSTEN: Akıllı tahtaların eğitimdeki katkısı ne oldu? Beklenen katkıyı sağladı mı?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Dünya çocuğun önünde. Akıllı tahtaların internet erişimi de var . öğretmenimiz dersiyle alakalı hazırlamış olduğu sunumu, videoları her şey elinin altında. Bütün öğretmenlerimiz akıllı tahtaları çok ciddi anlamda kullanıyorlar.
C.ÜSTEN : Çocuklara dağıtılan tablet bilgisayarlar vardı lisede. Bu uygulamanın orta okul ilk okul seviyelerine inmesi mümkün mü?
B.Y. ÇANDIROĞLU: Bu konu da çalışmalar devam ediyor. Her yıl bir sınıfa tablet bilgisayarları veriliyor. Bu sene liselerin hemen hemen tamamı tablet bilgisayarlarına kavuşmuş olacaklar. Bu uygulama aşagı doğru inecek.
C.ÜSTEN : Tabletlerin kitap kullanımını ortadan kaldıracağı söyleniyordu ama liselerde hala kitap kullanımına devam ediliyor.
B.Y.ÇANDIROĞLU: bu destekleyici bir unsur, kitap kullanımını tamamen kaldıramayız.
Soru: kitap dağıtımında bu sene sıkıntılar olacağı yönünde haberler yazıldı. Kitapları basan yayın evleriyle ilgili bir sıkıntı vardı, bunlar FETÖ´cü diye . bu sıkıntı aşıldı mı?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Ülkemiz gerçekten güzel bir yol katetti . çocuk sırasına oturuyor, kitapları poşetle sırasının üzerinde oluyor. Sıkıntı aşıldı. Belki bir iki kitapta sıkıntı olabilir ama uzun soluklu değil. Şuan süreç eksiksiz devam ediyor.
C.ÜSTEN : Devlet okullarında süt dağıtım uygulaması 2. Dönem devreye giriyor. Bunu tüm yıla yaymak gibi bir proje vardı. Bununla ilgili ilerleme kat edildi mi? bunun faydalı bir uygulama olduğunu düşünüyorum. Bir çok çocuk evde süt içmezken okulda bu alışkanlığı kazandı? Bu tüm yıla yayılamaz mı?
B.Y.ÇANDIROĞLU: İlk zamanlarda bazı sıkıntılar oldu . bu uygulamayı bütün yıla yayma konusunda bize bir direktif gelmedi . ama bende uygulanması kanaatindeyim.
C.ÜSTEN : Milli Eğitim olarak baktığınızda şuandaki eğitimin gerçekten milli olduğunu ve milli ve manevi değerlere sahip çıkıldığı kanaatinde misiniz? Bu konuda eksiğimiz fazlamız nedir? Bu konuda ki yorumlarınızı alabilirmiyim?
B.Y. ÇANDIROĞLU : Önceki zamanlara göre daha milliyiz. Kayseri Milli Eğitim Müdürlüğü olarak yürüttüğümüz ?Geçmişim Geleceğim´ diye bir projemiz var. bu projenin amacı şu: mesela tarihteki konu medreseyse çocuk gelsin Hunat Medresesinde bu dersi işlesin. Ecdadın bu medreseyi niye yaptırdığını, burada nasıl süreçler yaşandığını bizzat görsün. Geçmişimizde bizim nasıl bir kültürden geldiğimiz canlı bir şekilde çocuklarımıza aksettirilisin. Belediyelerimizde bizi bu konuda destekleyerek kapılarını sonuna kadar açtılar. Milli ve manevi değerler noktasında bunları yapabiliyor olmamız bizim için büyük bir nimettir. Mesela bu kapsamda din dersini camide işleyen öğretmen arkadaşlarımız oldu. Küçük kız çocuklarından ilk defa camiye girenler olduğunu söylediler bana. Çok mutlu olduğum anlardan biriydi.
Müfredat noktasında değerlendirdiğimiz zaman bunları yapan, düşünen ve imkan sağlayan herkese müteşekkirim.
C.ÜSTEN : seçmeli derslerden ilk defa olanlar vardı: Peygamber Efendimizin hayatı, siyer dersleri, Kuranı Kerim derslerin uygulamaları kondu. Duyunca çok sevinmiştik. Tercih oranları nasıl bu derslerin ?
B.Y. ÇANDIROĞLU: Bu derslerin tercih edilme oranları %65´ler civarında.
C.ÜSTEN: Seçmeli derslerde bu dersler için derslik bulma noktasında sıkıntılar yaşanıyor mu ? bu yüzden bütün sınıfın aynı seçmeli derse yönlendirildiğini duyuyoruz. Doğru mu , nedeni nedir?
B.Y. ÇANDIROĞLU: Her şeyi imkanlarınız nispetinde yapabilirisiniz. Bir sınıfın oluşabilmesi için bir dersi en az 10 öğrencinin seçmesi gerekmektedir. Az sayıda seçim olduğunda birbirine yakın olan derlere yönlendirme yapılabiliyor. Bu biraz imkanlarla alakalı.
C.ÜSTEN : Şehrimizde çok sayıda imam hatip orta okulları, liseleri var. imam hatiplere ilgi nasıl , eski coşkulu olduğu günlerine kavuşuyor mu ?
B.Y. ÇANDIROĞLU : Liseler bazında %25 civarında talepler. Orta okuldan mezun olup liseye başlayacak olan her 4 kişiden bir tanesi imam hatip liselerini tercih ediyor. Açtığımız orta okul ve lise imam hatiplerinde bir tane boş yerimiz yok. Bu da bizim açımızdan sevindirici bir gelişmedir. Bu hizmeti yapmanın bize nasip olması da bizim açımızdan mutluluk vericidir.
C.ÜSTEN : İmam hatip liselerinin eğitim seviyesi ve kalitesi nasıl bir oranda? Yüksek puan alarak Anadolu fen liselerini tercih eden öğrenciler , imam hatipleri tercih edecek seviyeye gelecek mi ?
B.Y. ÇANDIROĞLU: Şu an da tercih ediliyor zaten. İl genelinde 56 tane imam hatip lisemiz var. Erciyes İmam Hatip lisesi bizim proje okulumuz . 460- 470 puanlarla öğrenci aldı. Arapça ve İngilizce eğitimi ağırlıkta olan bir okulumuz. Başarıyla alakalı ciddi bir eğilim var. İmam hatip orta okullarına baktığımız zaman da ciddi anlamda başarılı olan okullarımızın olduğunu görüyoruz.
C.ÜSTEN: Bazı okullar hala okul aile birliğine bağlı diye biliyorum . kimi okullarda kıyafet serbestken kimi okullarda kıyafet yönetmeliği var. bunun kararının okul aile birliğine bırakılması bakanlığın kararı mı ?
B.Y. ÇANDIROĞLU: Evet bakanlığımızın kararıydı. İl müdürlüğü bunlara müdahil olamıyor.
C.ÜSTEN: Müdürüm son olarak sizin söylemek istediğiniz şeyler var mı geleceğe dair , projelerle ilgili neler söyleyeceksiniz ? orta okullarda bir sistem projesi vardı bu proje ne durumda?
B.Y.ÇANDIROĞLU: Şuanda devam ediyor . Türkiye´nin tek STEM merkezi var elimizde. STEM projesine okullarında devam ediyoruz . STEM projesiyle alakalı şunu söylemek lazım . Biz bu projenin eğitim başarı yönünden bahsediyoruz. Birçoğu bunun rehabilite yönünden de bahsetmeye başladı. Yani okulla, ailesiyle bir takım problemler yaşayan çocuklarımızın bu projeyle okula ve aileye biraz daha yaklaştığı yönünde dönütler oldu. Bu da bizi ayrıca sevindirdi. Projelerimizin hiç birisinden ödün vermeden kararlılıkla biz bu sene de eğitim ve öğretimimizi bu projelerle beraber devam ettireceğiz. Hiç birisinden vazgeçmemiz ve esnetmemiz söz konusu değil . çünkü hepsi birbirinden kıymetli projeler. Öğretmen arkadaşlarımızın desteği ve gayretiyle bu eğitim süreçleri devam ediyor.