Toplantıya Türkiye İşverenler Sendikası Konfederasyonu yönetim kurulu üyesi Nevzat Seyok, Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu başkan Yardımcısı Arif Şimşek, Sanayi Odası Yönetim Kurulu başkanı Mustafa Boydak, işverenler, sendikacılar ve kamu kurumları temsilcileri iştirak etti…
Toplantının açılışında konuşan TİSK yönetim kurulu üyesi Nevzat Seyok yaptığı değerlendirmede iş kazası yaşanmayan iş yerlerinin ödüllendirlmesi gerektiğine vurgu yaparak "Çalışma hayatının sağlıklı ve düzenli şekilde işleyişi bakımından mevzuat düzenlemelerinin tek başına yeterli olmadığını biliyoruz. Düzenlemelerin uygulamaya yansımasının sağlanması için etkin denetim sistemine ihtiyaç vardır. Her türlü yasal hükümlülüğü yerine getiren ve bunun maliyetini üstlenen kayıtlı işletmelerimiz, bir yandan küresel rekabet şartlarının baskısını yaşarken, diğer yandan da hukuk kurallarını yok sayan her türlü yol ve yöntemle değişim esnekliğine sahip kayıt dışı sektörün haksız rekabeti ile karşılaşmaktadır. Yaşanan her elim olayın ardından getirilen tepkisel düzenlemeler, cezalardaki ciddi artışlar, bu alandaki sorunların çözümüne katkı sağlamak şöyle dursun, daha da büyütmektedir. Cezai tedbirlerle iş kazalarının önlenmesi düşüncesi hatalıdır. İyi uygulamalarından dolayı uluslar arası ödül alan işyerleri yeterince desteklenmemektedir. Bu işyerleri yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen işyerleri ile aynı kefeye konulmaktadır. İş kazası yaşanmayan işyerlerine prim ve vergi indirimi,avantajlı kredi olanakları sağlanmalıdır." İfadesini kullandı…
Sanayi Odası Başkanı Mustafa Boydak da konuşmasında işçilerin güvende olmasının, işyerlerinde huzur olmasını istediklerini, huzur ve güvenli bir ortamda, işçi, işveren, sendika ve kamunun bir arada olması gerektiğini belirterek "Öncelikle her işyerinde gerekli güvenlik önlemleri alınması başlıca dileğimizdir. Bizim üyelerimizden bile zaman zaman bakanlık aşırı denetleme yapıyor,fazla ceza kesiyor diyenlerde oluyor ama bu işin parayla pulla ilgisi yok. Bir can, bir candır. Öncelikle tedbir alınmalıdır. Herkesin bilinçli olması gerekir. Gündeme getirilen iş kazaları siyasi malzeme yapılmamalıdır. Belli çevrelerden gelen tek yönlü eleştiriler için konuyorum, buralardan siyaset yapılarak bir yere varılmaz ve oy toplanmaz. Sıfır risk, ancak sıfır işçi çalıştırırsanız olur. Kendi işyerlerimizde 15 bin işçi çalıştırıyoruz. İnanın her gün 15 bin kişinin riskini alıp, güne başlıyoruz. Bize düşen, işverene düşen en önemli konu, riski en alt düzeye indirecek, azaltacak önlemler almaktır. Yoksa, her kaza sonrası anlamadan, dinlemeden, incelemeden, araştırmadan linç yöntemiyle, yargısız infaz yapılmaktadır. O nedenle tek taraflı değil,yargısız infaz yapmadan, konular her kesim açısından iyi irdelenmelidir."
Toplantının bir diğer önemli isimi Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu başkan Yardımcısı Arif Şimşek’de işverenlerin müfettişleri korkulan, çekinilen kişiler olarak görmekten vaz geçmeleri gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti…. "İşverenler, müfettişlerin uyarılarına kulak vermeli, onlardan yararlanmalıdır. İşverenler bu sayede telafisi mümkün olmayan zararlardan, kayıplardan korunduklarını bilmelidir. İşverenlerin bizzat teftişi gönüllü olarak kendileri istemeye başladığı gün, istediğimiz sistemi kurmuş olacağız. İş müfettişleri olarak, yeni stratejiler belirleyip, geliştirerek, önleyici yaklamışımı esas alan teftiş politikası oluşturduk."