Konuşmasına Kayseri programı değerlendirmesiyle başlayan Cumhurbaşkanı Adayı Ekmeleddin İhsanoğlu;” Kayseri ziyareti gerçekten dolu dolu ve coşkulu bir ziyaret oldu. Hava alanından inmemizin ardından şu ana kadar, son safhaya kadar halkın coşkusuyla karşılaştık. Bu arada kanaat önderleriyle olan görüşmelerimizin çok önemli olduğuna inanıyorum. Yerel basınla olan görüşmelerimiz çok faydalı oldu. Bugün akşam da iftar programında bir araya geldiğimiz, Kayseri’nin ileri gelen şahsiyetleriyle, parti liderleriyle il başkanlarıyla ki bugün 10-11 partinin il başkanı buradaydı, onlarla yaptığımız fikir alışverişleri şunu gösteriyor; Kayseri’de büyük bir değişim ve ilgi var ve 10 Ağustos seçimleri için Kayseri adına büyük bir potansiyel görüyoruz, tüm partiler için. Mecliste temsil edilen 4 parti ve o partilerin dışındaki diğer partilerden de büyük destek görüyoruz.” diye konuştu...                                         

Sözlerinin sonunda Ortadoğu’da yaşanan olaylarıda yorumlayan  İhsanoğlu, Işid’le ilgili yaptığı değerlendirmede;” Bir konuyla bir problemle ilgilenmek, başka bir problemin hesabına olmaz. Dış politika bir tercih meselesi değildir. Karşılaştığınız problemlerle meşgul olup, onları çözmek zorundasınız. Yalnız bir probleme yoğunlaşır, diğerlerini görmezden gelirseniz, asıl sıkıntı buradadır. Işid bir terör örgütüdür, bir terörist çetesidir. Başka türlü görüşmek, alışveriş yapmak hiç kimsenin menfaati gereği değildir. Bu terörist kuruluşlarla olan münasebetler hiçbir zaman taktik seviyede ele alınmamalı, her zaman stratejik bakılmalıdır. Uzun vadede bunlar herkese zarar verirler. En sonunda kendilerine de zarar verip yok olurlar. Ancak yok oluncaya kadar da birçok kimseyi ve ülkeyi ateşle verirler. İslamiyet, İslam dini, Cenab-ı Allah’ın da dediği gibi, insanlara rahmet olarak gönderilmiştir. Bizim dinimiz; nefret dini, düşmanlık dini, kafa kesme dini, insanları öldürme dini, kız çocuklarına tecavüz etme değildir. Bizim dinimiz bütün bu insanlık dışı suçları lanetleyen, bu suçları işleyenlerin cehennemlik olduğunu söyleyen bir dindir. Böyle bir dine mensup olduktan sonra, bunun tam tersini yapıp, dine intisap etmek, onların dini istismar etmeleridir. Kötü karanlık siyasetlerine alet etmeleridir. Yapılması gereken şey, bunların İslamiyetle olan bağlarının kabul edilmemesidir. Ben genel sekreter olarak 9 yıl bunu yaptım ve her zaman dedim ki;” Şiddeti kullanan terör hareketlerinin dinle alakası yoktur, bunlar İslamiyet’e intisaplarını ilan edemezler. Işid, terör çetesidir deyip geçmek lazım, bunlar İslam devletidir, İslam partisidir demek yanlış olur. Bu şekilde muamele etmek,  kabullenmek onların ekmeğine yağ sürer.” İfadelerini kullandı.