Özel bir restoranda düzenlenen toplantıya Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Anabilim Dalı Bölüm Başkanı Beylü Dikeçligil, AHUDER Kayseri Şube Başkanı Avukat Halil İbrahim Akkaş ile çok sayıda avukat katıldı. 8 Mart Kadınlar Günü'nün nasıl ortaya çıktığını anlatan AHUDER Kayseri Şube Başkanı Avukat Halil İbrahim Akkaş, 8 Mart 1857'de Amerika'nın New York kentinde 40 bin dokuma işçisinin daha iyi çalışma koşulları talebiyle başlattığı grev sonrası polislerin işçileri fabrikaya kilitlemesi ve ardından çıkan yangında çoğu kadın 129 kişinin ölümü ile sonuçlanan olaylar sonrasında 8 Mart dünya genelinde Kadın Hakları Günü olarak kutlanmaya başlamıştır şeklinde konuştu.
Akkaş'tan sonra bir konuşma yapan ERÜ Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Anabilim Dalı Bölüm Başkanı Beylü Dikeçligil, kapitalizmin Kadınlar Günü'nü ehlileştirdiğini ifade ederek, O zamanlar işçilerin durumları hakikaten çok kötü durumda, kadınların artı daha kötü durumda. Hatta literatürde bulunan 'vahşi kapitalizm' dönemi denir. Kapitalist sistem hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayan, hem sömürgelerde hem de kendi ülkeleri içerisinde olayları eğer zaman ve mekan içerisinde değerlendirirsek çok daha anlamlı oluyor dedi.
Batı Bloğu'nun Kadınlar Günü'ne karşı uzun bir süre sessiz kaldığını belirten Dikeçligil, Uzun süre Batı Bloğu bu kadınlar gününe sessiz kalıyor, çünkü daha çok Sosyalist görüşün benimsediği bir gün oluyor. Büyük bir mücadele veriliyor ve daha sonra 1970'li yıllarda Birleşmiş Milletler bunu kabul ediliyor. Kapitalist dünya sisteminin bükemediği eli öpmesi gibi bir şeydir bu kadınlar gününü ehlileştiriyor. Kadının durumu çok kötü, çünkü kültürel kodlarda kadına çok fazla değer verilmiyor diye konuştu.
Toplantı, kadın avukatlara ve davetlilere gül verilmesiyle sona erdi.