HİÇYILMAZ ?BİZİ İTİBARSIZLAŞTIMAK İÇİN ELLERİNDEN GELENİ YAPTILAR?
Sevgili Okurlarım ?Hafta´nın Röportajı´nda ilimizin renkli simalarını sizlerle buluşturup, kafanızdaki soru işaretlerini kaldırma anlamında gayret göstermeye devam ediyoruz? Bu hafta da yine ilginizi çekip keyifle okuyacağınız bir ismi sayfamıza konuk ettik. Bu haftaki konuğumuz Kayseri Ticaret Odası Başkanı Sayın Mahmut Hiçyılmaz oldu? Sayın Hiçyılmaz ile yeni hizmet binası başta olmak üzere 15 Temmuz sonrası ilimizde ve ülkemizde yaşanan ekonomik gelişmeler ve Kayseri Ticaretini masaya yatırıp, 15 Temmuz sürecinde yaşadığı göz altı sürecine yönelik duygularını sorduk?
C.ÜSTEN : Sayın Hiçyılmaz merhabalar? Yeni hizmet binanız hayırlı olsun. Gerçekten son derece ferah, modern ve fonksiyonel bir bina olmuş? Bu saatten sonra burada çalışmak son derece keyifli olacaktır. Siz nasıl buldunuz , içinize sindi mi yeni bina ? Bina yapma fikrinin ortaya çıkmasından bu güne geçen süreci bizimle paylaşırmısınız ?
M. HİÇYILMAZ: Merhaba Ceyhun Bey hoş geldiniz. Yeni binamızda ağırladığımız ilk medya mensupları siz ve ekibiniz oldu. Sizin de söylediğiniz gibi yeni hizmet binamızda hizmet vermeye başladık. Tabii resmi açılışımızı daha sonra yapacağız. Ufak tefek eksikliklerimiz var. Onlar da tamamladıktan sonra güzel bir açılış yapmayı planlıyoruz inşallah. Kayseri Ticaret Odası eski binamızda uzun yıllar hizmet verdi. Ama tabi bizim hizmet anlayışımıza uygun bir bina değildi? Çünkü bizim yapmak istediğimiz birçok etkinlikler, toplantılar oranın fiziki şartları nedeni ile gerçekleştirilemiyordu ve bizler bunun eksikliğini hep hissediyorduk. Özellikle hizmet almaya gelen üyelerimizin veya toplantılara katılmak için gelen üyelerimizin otomobillerini park edecek dahi yerleri yoktu . O bakımdan yeni binamızın bir an evvel faaliyete geçmesi ve hizmet vermesi gerekiyordu. 2013 Mayıs´ında biliyorsunuz biz göreve gelmiştik ve göreve geldikten sonra bu ihtiyacın giderilmesi bakımından arkadaşlarımızla beraber güzel bir çalışma içerisine girdik. Nelere ihtiyacımız olduğunu tespitinden başlayarak bir proje yarışması, proje yarışmasından sonra inşaatının ihalesi ve ihalenin neticesinde böyle güzel bir binaya kavuşmak olayı çok mutluluk vericiydi? Burası 18 bin metrekare inşaat alanı olan bir yer. İki kat bodrum var orasını otopark olarak değerlendirdik. İki katından aşağı yukarı 175 otomobilin park edebileceği bir otopark var. 75 araç kapasiteli de üç açık otoparkımız var. Toplamda 250 araçlık otoparka sahibiz. Ayrıca dediğiniz gibi biz binamızı hizmet vereceğimiz yer olmasından dolayı çok katlı olarak düşünmedik. Çünkü üyelerimizin hizmet alırken sadece zemin katta hizmet almalarını plan ve program yaptık. Üyelerimiz geldiklerinde eğer idare ile bir işleri yoksa veya meslek komitesi toplantısına gelmemiş, sadece hizmet almaya gelmiş ise zemin katta bunların hepsini halledebilmeleri için imkan oluşturduk? Bir üst kata çıktığımızda da biliyorsunuz biz Kayseri Ticaret Odası olarak ?Meslek Komitesi Toplantıları´na çok önem ve ağırlık veren bir odayız. Ve bundan dolayı da Türkiye´deki diğer odalara örnek gösterecek güzel faaliyetlerde bulunan bir odayız. Bu nedenledir ki ikinci katımızı bu işe ayırdık?
C.ÜSTEN: Başkanım Kayseri Ticaret Odası 2016 yılını nasıl kapattı ? Hedeflere ulaşıldı mı? Planlar tuttu mu? 2016 yılı verimli bir yıl oldu mu? Ülke genelinde yaşanan sıkıntılar faaliyetlerinizi nasıl etkiledi?
M.HİÇYILMAZ: Bu genel konjektör de oluşan her türlü olay elbette Kayseri Ticaret Odasını ve Kayserilileri etkiledi. Kayseri Ticaret Odası üyelerini de etkiledi genel olarak. Kayseri´de yaşayan her işadamını etkiledi. Dolayısıyla 2016 yılı ülkemiz tarihinde keşke bir daha yaşamasak diyeceğimiz yıllardan biri oldu. İnşallah bir daha böyle sıkıntılı bir yıl yaşamayız. Çünkü nereden bakarsanız bakın ülkemizin ve ilimizin gerçekten çok sıkıntı çektiği bir yıl oldu. Özellikle zikretmeden geçemem 15 Temmuz ülkemizin dönüm noktası, hatta kırılma noktasıydı. Eğer darbe girişimi gerçekleşseydi bu hainler başarılı olsaydı herhalde biz burada sizinle oturup bu şekilde konuşuyor olamayacaktık ve bizlerin nerede olacağını aşağı yukarı herkesin tahmin ettiğini düşünüyorum. Tabii Cenabı Allah bu ülke insanına feraset verdi ve o gece hainlerin karşısında toplara tüfeklere göğsünü siper ederek ülkesini, vatanına sahip çıkarak korudu. O zaman da epeyce ifade etmiştim. Ben ülkemle de insanımla da gurur duyuyorum. Çünkü ben yurt dışında bir müddet yaşamış insan olarak vatanın ne manaya geldiğini ve ülkemizin ne manaya geldiğini çok iyi bilen bir insanım. Belki de o nedenledir yaşananlar beni çok etkiledi. Ama hamdolsun dediğim gibi 2016 yılında böyle bir şey yaşadık inşallah bir daha yaşamayız bu tarz olayları? Tabii bunların ekonomiye olan yansımaları var .Kayseri´de ki iş adamlarımızı iş yapabilme kabiliyetlerini olumsuz manada yansımaları var. Özellikle Kayseri´nin 15 Temmuzdan sonra bu Feto olaylarının Türkiye´de en çok anılan ilk olarak iller olarak anılmasından dolayı vermiş olduğu ekstra rahatsızlık ve sıkıntılar var. Tabii bunları girebilmek adına biz Kayseri Ticaret Odası Yönetimi olarak elimizden gelen tüm gayreti göstermeye çalıştık. İşte 15 Temmuzdan sonra meydana kurmuş olduğumuz çadırda ?Demokrasi Nöbetleri´ne devam ettik . Ve yatırımcılarımıza moral vermek bakımından bu olaylardan elbette etkileniyoruz. Ama bunları çok fazla kafayı takıp moralimizi bozmadan ülkemizin kalkınması için bekası ve geleceği için yatırımların devam etmeye gerektiği hususunu çeşitli platformlarda söyledik. Doğrusu da budur. Çünkü Türkiye´nin tarihine şöyle bir baktığınızda bu tür sıkıntıları zaman zaman yaşamış bir ülkeyiz. Keşke o tecrübeleri yaşamasaydık ama tecrübeli bir ülkeyiz tecrübelendik. Dolayısıyla bu tür konularda tamamen içimize kapanıp, görüyor musun tüh tüh - vah vah demek yerine dikkatli olup üyelerimizin yatırımcılarımızın sanayicilerimizin daha çok yatırım yapıp daha çok istihdam sağlayıp daha çok ihracat yapmam noktasında yapmaları gerek diyoruz.
C.ÜSTEN : Sayın Başkan 15 Temmuz darbe girişimi sonrası bir gözaltı süreci yaşadığınız. 17 gün boyunca sorguda kaldınız? Bu süreçte neler yaşadınız ? Neler hissettiniz ? Sonrasında bunlar çalışmalarınıza nasıl yansıdı ? Bizimle duygu ve düşüncelerinizi paylaşabilirmisiniz?
M. HİÇYILMAZ : Ceyhun Bey sizin de söylediğiniz gibi bir şanssız dönem yaşadık. Keşke tabi yaşamasaydık diye aklıma geliyor ama 15 Temmuz´un ne kadar önemli bir hadise olduğunu Biraz önce de söylemiştim. Tabi bu süreçte bizim de şanssız bir şekilde bu süreci yaşamamız bizi çok üzdü? Çünkü beklemediğimiz bir şeydi . Ama bu ülkemiz çok sıkıntılı bir süreçten geçerken hepimizin beklide bu tür şeylere katlanmak gerekiyor. Yapılmış olan bu tür şikayetlerin, iftiraların,devletimiz tarafından değerlendirmesi neticesinde böyle bir hadise ile karşı karşıya geldik. Ama tabi bizim içeride kalış sürecimiz den sonra, sorulan sorulara baktığımızda gerçekten o sorular bize sorulmak üzere mi acaba bu süreci yaşadık diye de üzüldüğümü oradan çıktıktan sonra da birkaç vesileyle aktardık. Gerçekten bu süreci yaşamak istemezdim doğrusu. Çünkü sorulan soruların ceviz kabuğunu doldurmayan sorular olması ve gerçekten iftira atmak isteyen bizim buradaki görevimizi istemeyen ve yaptığımız başarıları bir şekilde önemsizmiş gibi gösteren veya itibar noktasında bizi sıkıntıya sokmak isteyenlerin gayreti olarak düşündüm. Yani sanki öyle de olduğunu düşünüyorum. Bakınız biz göreve geleli üç buçuk yıl kadar oldu. Bu süre içerisinde bir defa Kayseri Ticaret Odası´nın üyeleri ile olan ilişkilerinin sağlamak ve üyelerle oda arasındaki bu irtibatı sağlamlaştırmak noktasındaki gayretlerimiz, yapmış olduğumuz hem meslek komitelerinin çok ciddi manada çalışması, hem de genişletilmiş toplantılarının yapılması ; üyelerimizden aldığımız bu sıkıntılı hallerin veya onların taleplerinin çözülmesi. Burada çözülemeyen sorunların yukarıya götürülerek orada çözüm üretilmesi ? Yani bir sinerjinin Kayseri Ticaret Odasında yaşanması ve tabi geçmişle mukayese edildiğinde, herkesin Kayseri Ticaret Odası´ndan memnun olduğunu ifade etmesi ? Biz geldiğimizde yüzde 50 civarında olan üye memnuniyetinin çok kısa sürede yüzde 70´lere çıkarılmış olması ? İşte içerisinde bulunduğumuz bu binanın projelendirilmesi- yapılması ve bu noktalara gelinmesi? Elbette ki birilerini rahatsız etti? Bakınız birilerini rahatsız etti diyorum keşke rahatsız olmasalardı. Çünkü biz bu binayı yapıp altına tekeri takıp da alıp evimize götürecek değiliz? Dolayısıyla biz ne yapmışsak üyelerimiz için yaptık, yapıyoruz?. Ve üyelerimizin Kayseri Ticaret Odası´nda daha iyi hizmet alabilmeleri için ve Kayseri Ticaret Odası´nın Türkiye´de daha iyi temsil edebilmesi için daha iyi işler yapan bir oda haline gelmesi bakımından gayret gösteriyoruz. Şimdi Bütün bunlar yapılırken birileri bu yaptıklarımızdan rahatsız. Bizi itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Bir laf vardır ya meyvesi olan ağaç taşlanır diye? Elbette meyvesi olan ağacı taşladılar? Hatta taşlamakla kalmadılar, dallarını daha kırma noktasında gayret gösterdiler. Şahsım üzerine çok geliniyor, Niye bu şekilde üzerimize gelinir? Bizden ne istenir? Yani biz burada kalıcı değiliz. Yani bunu öyle düşünmesinler? Biz burada ancak üyelerimizin müsaade ettiğin sürece buradayız. Dolayısıyla hiç kimse burada bizim kendi malımız gibi görmesinler. Biz de burada geçici insanlarız. Bizi burada dışarıya çıkarmamak bizi yıldırmak için uğraşıyorlar ? Ama doğru sistemi bu şekilde olmadığını düşünüyorum. Demokrasiye inanmış bir insanım demokrasilerde bir yönetim icraatını yapar ve bu yapılan icraatlara, rakip olanlar veya istemeyenler çıkarlar. Derler ki efendim işte sen eksik yapıyorsun , yanlış yapıyorsun ben olsam daha iyi yaparım diye ortaya çıkarlar? Ama bu demokrasinin bu şekilde işlemediğini maalesef ben burada gördüm. Ve şimdiye kadar bakın üç buçuk yıldır geçti bir üyemizin çıkıp da ya işte sen şunu yapıyorsun, eksik yapıyorsun fazla yapıyorsun yanlış yapıyorsun gibi dediğini görmedim. Ben sadece bel altından nasıl vururum? Ben bu adamı nasıl FETOCU yaparım? Ben bunu nasıl itibarsız hale getiririm? Bazı çevreler bunun gayretleri içindeler? Hatta o kadar üzülüyorum ki benim gözaltına kaldığım süre içerisinde benim tutuklanmam için gayret gösteren, özellikle gayret gösteren insanları tanıyorum, biliyorum, duydum. Ve bu gayreti gösteren insanlarla beraber olan kişiler bunu bana söylediler? Ben bu gayretin niye bana bu şekilde yapıldığını doğrusu anlamıyorum. Ben burada geçici olarak Allah Rızası için, üyelerimize en iyi hizmeti vermek üzere gayret gösteriyorum arkadaşlarımla beraber? Ve bunu yaparken de biz her şeyi doğru yapıyoruz diyemem. Çünkü biz burada iyi niyetlerle üyelerimize hizmet etmek için varız ve onun için gayret gösteriyoruz. Efendim ben insanlara Kin nefret duyan bir kişilikte bir insan değilim? Ancak bana iftira atanlar oldu hala da oluyor ? Bu iftira atanların tabii hukuk çerçevesi içerisinde hesap vermeleri gerektiği kanaatindeyim ? İnşallah onun için de gayret gösteriyorum . Evet bir girişimimiz var, ama benim için daha da önemlisi ben çünkü İnançlı bir insanım . Ahiret´te öbür dünyada bunun hesabını mutlaka vereceklerdir diye düşünüyorum? Zaman zaman dünyada da insanların yaptıkları hataları karşılıklarını gördüklerini biliyorum? Ya bu dünyada ya da ahrette! bunların hesabını Yüce Mevla soracak.