Kayseri Sanayi Odası bünyesinde kurulan KAYSO Akademi Platformu eğitim faaliyetleri kapsamında üyelerine yönelik “Finansal Okur Yazarlık ve Mali Tablolar Analizi” konulu eğitim semineri düzenlendi. Ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin tarafından verilen eğitim, video konferans sistemi üzerinden gerçekleştirildi.
Kayseri Sanayi Odası bünyesinde kurulan KAYSO Akademi Platformu eğitim faaliyetleri kapsamında üyelerine yönelik “Finansal Okur Yazarlık ve Mali Tablolar Analizi” konulu eğitim seminerine KAYSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci, Meclis Başkanı Abidin Özkaya, Yönetim Kurulu Üyeleri ve KAYSO Akademik Danışmanı Doç. Dr. Özgür Demirtaş’ın yanısıra KAYSO üyeleri katıldı.
Prof. Dr. Emre Alkin konuşmasında, kripto paralar, küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisinde makroekonomik parametrelerin seyri, pandemi ile beraber gelişen trendler ve pandemi sonrası bunlardan hangisini muhafaza edeceğimizi belirlemek, firmaların karar alma mekanizmalarındaki aksaklıkları gidermek amacıyla yönetişim becerilerini artırmak, insan kaynağı yönetimi, dijital dönüşüm ve katma değer ilişkisi gibi konulara değindi.
Konuşmasına kripto paralar hakkında kısa bilgi vererek başlayan Prof. Dr. Alkin, ülke olarak kripto para kullanımında dünyada dördüncü sırada yer aldığımızı belirterek, günlük işlem hacminde zaman zaman bir milyar dolara kadar çıktığımızı söyledi. Prof. Dr. Alkin, Merkez Bankasının kripto para kullanımını alıp satmayı değil, alış verişlerde kullanmayı yasakladığını da belirtti.
Küresel enflasyon rakamlarına değinen Prof. Dr. Alkin, “1970’li yıllarda gelişen ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki enflasyon farkı sadece üç puandı. Ama 1980’li yıllara geldiğimizde biz enflasyonist büyümeyi keşfettik. Ancak hiç bir zaman gelişmiş ülkelere yaklaşamadık. 2008 krizinden sonra enflasyon konusunda bütün ülkelerin ciddi bir mücadele verdiğini görüyoruz. Gelişmekte olan ülkelerde şua enflasyon yüzde 3 civarında. Gelişmiş ülkelerde ise yüzde sıfırla bir arasında. Bizim gibi ülkelerde enflasyonun yükselişi kâbustur, gelişmiş olan ülkelerde ise enflasyonun yükselişi canlılık belirtisidir” değerlendirmesinde bulundu.
Faizin enflasyon yaratamayacağını da ifade eden Prof. Dr. Alkin şunları söyledi: “Faizi yükselterek çözüm yaratmak imkansız. Faizi yani sermayenin maliyetini artırmak hastayı ameliyat etmeden önce ameliyata hazırlamak demek. Büyük müdahaleyi yapmadan önce ortalığı sakinleştirmek için yapılan bir eylemdir. Ama hiçbir şekilde çözüm önerisi değildir. Faiz her hastalığın ilacıdır demek bence çok mantı bir şey değil. Ancak maalesef merkez banlarının elinde başka silahı yok. Maliyetlere başka şekilde müdahale edemiyor” Dünya ekonomilerinin V şeklinde bir toparlanma içerisinde olduğunu belirten Prof. Dr. Alkin, hammadde tedarikinde bir takım sorunlar yaşansa da dünyada PMI rakamlarının bir olumsuzluk göstermediğini de sözlerine ekledi.