Tarih: 30.08.2012 09:29

KONFEDERASYONLAR BİR ARADA HAREKET ETMELİ”

Facebook Twitter Linked-in

1 Eylül tarihinde, Çelik-İş Sendikası’nda yapılacak olan olağanüstü kongre ile birlikte, Çelik-İş Sendikası Genel Sekreteri olması muhtemel görülen Çelik-İş Kayseri Şube Başkanı Yunus Değrimenci, Toplu İş İlişkileri Kanunu kapsamında, hükümet ve konfederasyonların baraj pazarlığına oturmasını değerlendirdi. Söz konusu baraj kısıtlaması nedeniyle temmuz ayından bu yana hiçbir sendikada toplu iş sözleşmesi yapılamadığına dikkat çeken Değirmenci, hükümetin konfederasyonlara önerdiği yüzde 3 barajının kabul edilmesi durumunda Türkiye’de en fazla 10 sendika kalacağını ve bu şekilde sendikal faaliyetlerin önünün kesileceğini ifade etti.
Söz konusu baraj tartışmalarını, ‘bizim kanayan yaramız’ şeklinde niteleyen Değirmenci, Ankara’da Hak-İş, Türk-İş, Disk, Çalışma Bakanlığı, TİS, İşverenler Sendikası’nın bir araya gelerek kendi aralarında yüzde 1'in üzerinde mutabakat sağladıklarını ifade etti. Değirmenci, “Türkiye’de her iş kolunda çalışan işçilerin yüzde 1’ini üye yapan konfederasyon üyesi sendikaların baraj sorunu yok diye Meclis’e havale edildi ve alt komisyondan da bu şekilde geçti. Ondan sonra birileri kafaları karıştırdı ve barajın yüzde 3 olması için bir çalışma başlattılar. Bunun aslında nelerden kaynaklandığını biz biliyoruz ama genel merkezde genel başkanlarımız bunların mücadelesini veriyor. Yüzde 3 olursa ne oluyor biliyor musun, tüm sendikalar kapatılıyor. 10 tane sendika kalıyor. Hak-İş’te 1 tane, Türk-İş’te 7-8 tane. Bu yüzde 3, eskinin yüzde 10’undan daha büyük. Bu ne demektir, mevcut çalışanlar sosyal güvenlik kurumuna kimlik numaralarıyla bağlandılar, dolayısıyla çalışan sayısı yükseldi ama üye sayısı yerinde duruyor. Hem sendikalaşmayı zorlaştıracaksınız hem de barajı 3’ e çıkaracaksınız. Bu nasıl olacak, bunu başarmak mümkün mü?” diye konuştu.
Konfederasyonlar ve konfederasyonlara bağlı sendikalar olarak yüzde 1 barajında ısrar edeceklerinin altını çizen Değirmenci, “Yüzde 1, herkesin örgütlenip de her iş kolunda aşabileceği bir baraj. Bunu aslında herkes benimsiyor. Yeterli de görüyor. Ama görünmeyen, bizim bildiğimiz güç odakları bunu zorlaştırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu kavga biraz uzun sürecek ama şöyle bir mağduriyet ortaya çıkarıyor: Yanlış hatırlamıyorsam Türkiye genelinde 400 bine yakın işçi arkadaşımızın toplu sözleşme yetkileri Bakanlık tarafından verilmiyor” dedi.
Baraj tartışmalarının ardından adeta ellerinin kollarının bağlandığını ve üyelerine açıklama yapamadıklarını dile getiren Değirmenci, söz konusu uygulamaları gerçekleştirmek isteyenlerin amaçlarının, Türkiye’de sendikal faaliyetlerin geriletilmesi olduğunu belirtti. Değirmenci şu şekilde konuştu:
“Bunların istediği, işçiler bizim verdiğimize razı olsunlar, bizim istediğimiz gibi çalışsınlar, bizim istediğimize gibi yapsınlar. Tamamen işçinin özgür iradesini ellerinden almak. Bir taraftan daha demokratik bir anayasa yapma çalışması sürüyor, bir taraftan işçilerin en demokratik hakları ellerinden alınıyor. Biz de o tezada dikkat çekiyoruz. Bakın Türkiye’de 1 milyon 250 bin metal-iş kolunda çalışan işçi var. Bunun yüzde 3’ünü üye yapmak ve baraj aşmak kolay mı ya? Bu demokratikleşmeyi sağlamaya çalışan ilgililer, hükümet yetkililer bu tezadı görmüyorlar mı? Görmüyorsa biz anlatmaya devam edeceğiz. İnşallah da bu işten galip çıkacağız. Bizim mücadelemiz başarıyı elde etmeden durmaz. Bize rağmen, bizim dışımızda o yüzde 3 barajını çıkarsalar bile o mücadele bitmez” ifadelerini kullandı.
Değirmenci, mücadelenin başarıya ulaşması için, konfederasyonların, yapı olarak olmasa bile aynı çatı altında bir araya gelmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —