MAZLUMDER KAYSERİ ŞUBE BAŞKAN VEKİLİ AHMET TAŞ “EZHER MEZUNLARI VE DOĞU TÜRKİSTAN’IN MAZLUMLARI SAHİPSİZ KALMASIN”

Taş, “Başarılı bir dereceyle Ezher üniversitesini bitiren ve Türkiye de öğretmen, müftü, vaizlik gibi meslekler için yetiştirilmiş olan ve 28 Şubat döneminin zalim idaresince bu görevleri yapma hakları ellerinden alınan, Türkiye vatandaşı Ezher mezunlarının problemlerine bugüne kadar çözüm bulunamadı” diyerek açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“ Son yıllarda iş başına geçen YÖK idaresince denklikleri kabul edilen Ezher mezunları bu seferde 40 yaşını doldurdukları ve formasyonları olmadığı gerekçesi ileri sürülerek atamaları yapılmadı.
Zaten yıllarca mazlumiyetlerine çözüm bulunamayıp ötelenen Ezher mezunlarının mağduriyetlerinin bir an önce giderilmesi ve 40 yaşını doldurdu, formasyonu yok gerekçelerine çözüm bulunarak daha fazla mağdur olmalarının önüne geçilmesi için hükümetin acil tedbir alması gerekmektedir.
Komünist Çin’in işgali altında bulunan Doğu Türkistan’ın Uygur Müslümanları Türkiye Cumhuriyeti dışişleri Bakanına yazdıkları mektupla kendilerine sahip çıkılarak problemlerine çözüm bulunmasını, 5 Temmuz 2009 Urumçi olaylarından beri akıbetlerinden haber alınamayan Uygur Müslümanlarının uluslar arası bir komisyonun çalışmasıyla akıbetlerinin aydınlatılmasını istiyor.
Çin hükümetinin Doğu Türkistan da Uygurca eğitime getirdiği yasağın kaldırılmasını, oruç tutmaya, vakit namazı ve toplu cenaze namazı kılmaya getirilen yasağın kaldırılmasını istiyor.
Türkiye devletinin Filistin problemine gösterdiği ilginin, Doğu Türkistan davasına da göstermesini talep ediyorlar.
20 Ocak 1990 yılında bağımsızlık ve özgürlük için Bakü de meydanlara çıkan Azeriler üzerine içlerinde KGB ajanlarının da bulunduğu Rus birlikleri hücuma geçmiş çıkan çatışmalarda silahsız ve savunmasız 134 Azeri Müslüman hayatını kaybetmişti.
Bakü katliamının üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen ne yazık ki katledilen mazlumların hesabı sorulamadı.
MAZLUMDER olarak 1990 yılında Bakü de yapılan katliamda hayatlarını kaybeden Azerilerin durumlarının uluslar arası mahkemelere taşınarak hesabının sorulmasını, 5 Temmuz 2009 yılından beri kayıp olan Doğu Türkistanlı Uygur Müslümanlarının akıbetlerinin aydınlatılmasını ve Doğu Türkistanlı Uygurların sahipsiz olmadıklarının ortaya konmasını istiyoruz.”


Orjinal Habere Git