Abdullah Gül ölümle tehdit edilmiş! 04 Mayıs 2012 Cuma 07:08 REFAH VE FAZİLET PARTİLERİNDE ANKARA İL BAŞKANI OLARAK GÖREV YAPAN ERSÖNMEZ YARBAY , 367 SKANDALININ YAŞANDIĞI CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE ADAYLIĞINI KOYMUŞTU...
AK Parti
Ankara eski Milletvekili Ersönmez Yarbay, iki askerin yemekte kendisine "Adaylıktan çekilme, Gül
cumhurbaşkanı olamayacak. Her türlü tedbir alındı. Ölüme kadar gider" dediğini açıkladı.
AK Parti Ankara eski Milletvekili Ersönmez Yarbay, Son güne kadar adaylığını sürdürdü; ancak Gül'ün adaylığı
kesinleştikten sonra çekildi. Adaylık sürecindeki baskıları Aksiyon'a anlatan
Yarbay, Abdullah Gül 'ün ölümle tehdit edildiği olayı şöyle anlattı: "27
Nisan e-muhtırasına günler kala Meclis'te bağımsız çalışan gazetecilerden biri
Meclis'e gelip 'Sizi bir yemeğe götüreyim.' diye geldi. Çankaya'da bir yere
gittik. Orada iki arkadaşla tanıştırdı. Gazetecinin tanıdıklarıymış. Muhabbet
ederken 'Abdullah Gül kesin cumhurbaşkanı olmayacak.' dediler. Ben 'Neye
dayanarak söylüyorsunuz bunu?' diye sordum. 'Bu konuda kararlıyız. Elimizden ne
gelirse yapacağız! Aklınıza ne gelirse... Ölüme kadar gider yani!' dediler.
Peki, 'Ben nasıl aday olacağım o olamazsa?' dedim. 'O olamayacağına göre sen
olacaksın, sen çekilme.' dediler.
Gül, birinci turda olmasa da 3. turda seçilecekti. Onlar 'Kesin
seçtirmeyeceğiz, bunu bil!' dedi. Ben bunun içerisinde olmayacağımı söyledim.
'Yemeğe gidelim' bahanesiyle beni Çankaya'da bir yere götürdü. Asker
olduklarını söyleyen kişiler, orada bana brifing verdi. 'Adaylıktan çekilme,
Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamayacak.' şeklinde telkinde bulundular. Her türlü
tedbirin alındığını, gerekirse öldüreceklerini bile söylediler. Onların
görevlendirdiği iki arkadaş bizi Meclis'e bıraktı. Meclis'e girerken 'Bizi
kameralar çekmiş midir acaba?' falan dediler; ama görünmek de istiyorlardı.
Ben olayı hemen Abdullah Gül'e anlattım. 'Güvenlik tedbirlerinizi artırın, bu
adamların şakası yok.' dedim. Abdullah Bey, tabii cesaretli bir arkadaşımız.
Süleyman Demirel onun yaşadığı olayları yaşasaydı çekilirdi. 27 Nisan
e-muhtırası olunca arayıp 'Ciddiyetimizi anladınız mı?' dediler."