Özdemir'den "Barış Tesisi Merkezi" kurulması çağrısı!

MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, Dışişleri Bakanlığı bünyesinde 'Barış Tesisi Merkezi' adıyla faaliyet gösterecek yeni bir birimin kurulması konusunda çağrıda bulundu. Detaylar Kayseri Haber'de...

Siyaset 21.11.2024 15:46:00 0

Editör

Dila Üstündağ

Özdemir
Haberi Sesli Oku

TBMM’de 2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor.  MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, Dışişleri Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonunda yaptığı konuşmada, küresel alanda yaşanan savaş ve zulümlere karşı Türkiye’nin duruşu ve ekonomik alanda yaşanan gelişmelere değindi. 

Özdemir, Türkiye'nin barışa dair uzlaştırıcı tecrübe ve rolünü 21. yüzyılda her kesimin kabul ettiği kurumsal bir çerçeveye oturtabilmek amacıyla Dışişleri Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösterecek Barış Tesisi Merkezi adıyla yeni bir birimin kurulması konusunda çağrıda bulundu. 

Özdemir, şunları kaydetti: “Dünya’da yaşanan hadiseler; bilhassa Kovid-19 salgını ile başlayıp, ticaret savaşları ile devam eden ve nihai olarak Ukrayna-Rusya savaşının ardından İsrail’in Filistinlilere yönelik soykırımı ile iyice ayyuka çıkan hal, ortada herhangi bir düzenin bulunmadığını göstermiştir. İsrail hükümeti BM nezdinde alınan hiçbir karara uymamakta, hukuk tanımazlıkta fütursuzca hareket etmektir. İnsanlık Filistin’de ne yazık ki başarılı bir sınav verememiştir. Bunun yanı sıra konvansiyonel savaşlar yayılmış, 2024 yılı boyunca sadece cephe savaşlarının değil, uzun menzilli balistik füze taarruzlarının dahi görüldüğü bir döneme tanıklık edilmiştir."

 

- “Adil bir küresel sistem inşa etme zorunluluğu öncelikli gündemdir”

 

Gerginlik sahalarının yalnızca Ortadoğu ve Doğu Avrupa ile sınırlı kalmadığını, Uzak Doğu Asya’da Çin ve Tayvan arasındaki husumetle, Kuzey Kore ile yakın coğrafyasında bulunan diğer ülkelerin yaşadığı sorunların daha ciddi bir hal aldığını vurgulayan Özdemir, şöyle devam etti:

 “Afrika kıtasında yaşanan kimi rejim değişiklikleri sömürgecilik düzenine karşı başkaldırıya dair uyanışa dönüşmüş ve yeni gündemler vasat bulmuştur. Küresel rekabet ve çatışma sahaları genişlerken, asimetrik savaş tehditleri hala devam etmektedir. Bu sorunların çok ciddi merhalelere dönüşeceği endişesi ise her çevrenin malumu ve beklentisi haline gelmiştir. İlave olarak yapay zekâ ile dijitalleşmenin beraberinde getirdiği, daha önce tecrübe edilmemiş durumlar da insanlık için fırsatlar sunduğu kadar çok ciddi ve öngörülemez riskleri karşımıza getirmektedir. Bunca meseleye karşın çözüm getirmeyen uğraşlar ve yeni koşullar ile işlevini kaybeden BM gerçeği karşısında artık taze bir başlangıçla çağın ihtiyacını karşılayabilecek adil bir küresel sistem inşa etme zorunluluğu insanlığın önündeki en öncelikli gündemdir.”

 

-"Tarih sadece cesurlar tarafından yapılır ve yazılır"

 

Özmedir, Türkiye’nin bu yolda ortaya koyduğu iradenin son derece kıymetli, önemli ve değerli olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

"Bilhassa Sayın Cumhurbaşkanımızın son BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma, milletçe müşterek hissiyatımızı yansıtmıştır. Yeni bir küresel sistem inşasıyla ilgili hükümetimizin tespit, öneri ve politikalarına bu sebeple MHP olarak desteğimiz tamdır. Tarih sadece cesurlar tarafından yapılır ve yazılır. Türkiye 21. Yüzyılın önde gelen güç merkezlerinden birisi olarak kıta ve dinlerin temsil edildiği bir başka nizamı kurma yolunda kararlılıkla çalışmalarına devam etmelidir. İtibarımızı önemli kılan bir başka husus ise gerginlik ve çatışmaların çözüme ulaştırılması konusunda sergileyeceğimiz hakemliğin daha fazla prestij kazanması olmalıdır. Zira böylesi bir hakemliğe de içerisinde bulunduğumuz çağda yer alan tüm devletlerin ihtiyacı vardır. Dolayısıyla yapısal olarak istihbarat, savunma ve akademik kuruluşlarımızca da desteklenen bir anlayışla, Dışişleri Bakanlığımız bünyesinde faaliyet gösterecek Barış Tesisi Merkezi adıyla yeni bir birimin kurulması faydalı olabilecektir. Böylelikle Ukrayna Rusya savaşı, Filistin Meselesi, Etiyopya ve Somali gerginliği, Azerbaycan ve Ermenistan barışı, Balkanlarda süregelen gelişmeler gibi alanlarda edindiğimiz barışa dair uzlaştırıcı tecrübe ve rolümüzü 21. yüzyılda her kesimin kabul ettiği kurumsal bir çerçeveye oturtabilelim.”