Kayseri Şeker Fabrikası eski Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Ali Özışık, babaocağı Karakimse Köyünde yaklaşık 3 bini aşkın kişiye iftar yemeği verdi. Çoğunluğunu pancar çiftçisinin oluşturduğu konuklara yönelik iftar sonrası bir konuşma yapan Özışık,
Kayseri Şeker Fabrikası Yönetim Kuruulu Başkanlığını yaptığı süreçte adı yolsuzluk iddialarına karışan ve turuklanarak cez evine konula, bir yıl öncede tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Vedat Ali Özışık memleketi Karakimse köyünde iftar yemeği tertipledi.
Büyük çoğunluğunu pancar çiftçisinin oluşturduğu 3 bini aşkın davetlinin iştirak ettiği iftar yemeğinde konuklarına hitaben bir konuşma yapan Özışık yaşananların iftira ve karalama olduğunu iddia edip, başına gelenerden `Paralel Yapı`yı sorumlu tuttu....
1 yıl 9 gün sonra suskunluğunu bozarak çok çarpıcı iddialarda bulunan Özışık, konuşmasında şunları kaydetti... “2 Temmuz 2013 günü ceza evinden tahliye olduğum gündü. Bugün ise 11 temmuz 2014. 1 yıl 9 gün sonra sizlerle birlikteyim. Yine görkemli kalabalığımız, dostluğumuz kardeşliğimiz aynı şekilde devam ediyor. Ben her konuşmamda dir olalım bir olalım demiştim. Aynı şekilde bu birliğimiz ve dirliğimiz devam ediyor. Ben 30.11.2010’da tutuklanarak cezaevine girdim. 32 ay cezaevinde kaldım. 32 aylık süreçte 17 ay yargılanmayı bekledim. Neyle suçlandığımı bilmeden 17 ay iddanameyi bekledim. İddaneme geldi, ne ile suçlandığımı yine bilimiyordum. 9 mahkeme geçti yine ne ile suçlandığımı bilimiyordum. 32 ayın sonunda hadi gidiyorsun dediler, kapıyı açtılar ve beni bıraktılar. Daha sonra 17 Aralık Operasyonu başladı. Yargının bağımsız olmadığı ve bazı paralel yapıların bu tür organizasyonlar yaptığı konuşulmaya başladı. İlk tutuklandığımda söylemiştik, Kayseri Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Başkanı ve yönetim kurulu üyelerini seçim ilke yıkamayan bir örgüt bu şekilde bir organizasyonla bizi cezaevine aldırdı. Yıllar sonra benim söylediklerimi herkes söylemeye başladı. Allah şahidim olsun ki, sizin bir kuruş hakkınızı kimseye yedirmedim. Savunma hakkımız kısıtlandı. Hiç kimseye derdimizi anlatamadık. Anlattırmadılar. Medya organları ile bize karalama operasyonu başlattılar. Ama şunu göremediler. Biz gönül dostlarıyız. Çifçisi ile köylüsü ile başkanı ile koperatifi ile tek vucutuz. Yine yıkamadılar işte buradayız. Cezaevine girdiğimde Kayseri Şeker Fabrikası’nın 236 tirilyon borcu vardı. Bunun haricinde borcu yoktu. 90 tirilyonu uzun vadeli borçtu. Parelel yapının güdümümde yönetime gelen kayyum heyeti ve yönetim kurulu başkanı ve üyeleri 680 tirilyon borcu var diye yalan söylediler. Bilonçolar ortada belgeler yalan söylemez. Hizmet edemeyen insan geçmişi karalar. Yap kardeşim yatırımını ve başarın ile övün. Boğazlayan Şeker’i yaptık. İncesu’ya çiftlik yaptık. Yaptık yaptık ve yapacaktık. Bizim başarımızı çekemeyen bu irregal örgütler şuan Şaker Fabrikası’nın başında oturuyor. Paralel yapı şuan Şaker Fabrikası’nda. Buradan tüm Savcılarai Emniyet Müdürlerine ve Sayın Başbakan’a çağrıda bulunuyorum. Paralel yapımı aranıyor. Hüseyin Akay, Levent Benli ve tüm üyeleri ile onlara destek çıkan herkes paralel yapıdır. Şuan hasat zamanı olmasa buraya on binlerce insanın geleceğinden de en ufak kuşkum yok”