Tarih: 27.01.2014 23:32

SESSİZ KATİL 2013`TE 13 CAN ALDI

Facebook Twitter Linked-in

Türkiye genelinde rüzgarlı ve soğuk havaların etkisini göstermesiyle beraber, `Sessiz katil` olarak bilinen karbonmonoksit gazına bağlı zehirlenme vakaları tekrar kendini göstermeye başladı. Vücuda solunum yoluyla giren ve doğrudan kana geçerek oksijen alımını engellediği için zehirlenme ve ölüme neden olan karbonmonoksit renksiz, tatsız, kokusuz, yanıcı ve zehirli bir gaz olması nedeniyle fark edilmiyor. Şiddetli rüzgarların etkili olduğu Türkiye genelinde, pencere ve kapıların açılamadığı soğuk dönemlerde, baca gazlarının tütmesi ile karbonmonoksit gazı zehirlenmeleri nedeniyle birçok vatandaş hastanelere başvurdu.

SON 2 YILDA 20 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
2012 yılında 694, 2013 yılında ise 566 kişi olmak üzere, 2 yılda toplam bin 260 kişi karbonmonoksit gazından etkilenerek hastanelere başvurdu. Ancak 2012`de 7, 2013 yılında ise 13 kişi olmak üzere 20 kişi hayatını kaybetti. 1-20 Ocak 2014 yılı itibariyle de, 9 kişi karbon monoksit zehirlenmesi nedeniyle hastaneye kaldırıldı.

"RÜZGARLI HAVALARDA ZEHİRLENMELER DAHA FAZLA"
Özellikle bahar ve kış aylarında rüzgarlı havaların başlamasıyla birlikte, karbonmonoksit gazına bağlı zehirlenmelerin arttığını belirten Halk Sağlığı Müdürü Dr. Yunus Karadağ, "Havaların soğuması ile evlerin ve iş yerlerinin yeterince havalandırılmaması, soba ve benzeri ısınma araçlarının kullanımını daha önemli bir hale getirmektedir. Soba kullanımının yaygın olduğu ilimizde ve genelde ülkemizde Lodos ve Kıble tipi şiddetli rüzgarların estiği günler ile pencere ve kapıların açılamadığı soğuk dönemlerde baca gazlarının tütmesi ile başta karbon monoksit olmak üzere bazı yanma ürünleri öldürücü etki göstermektedir. Bahsedilen dönemlerde, baca gazları karbon monoksit nedeni ile görülen zehirlenme vakaları halk sağlığını tehdit eden bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır" dedi.

"ÖLÜMLE SONUÇLANABİLİR"
Karbonmonoksit zehirlenmelerinde, tıbbi müdahale olmaması halinde ölümcül sonuçlar doğabileceğinin altını çizen Karadağ, "Havagazı kömür vb. ısıtma amacıyla kullanılan her tür soba ve ocakta yanma sırasında oluşur. Karbon monoksit zehirlenmeleri sıklıkla, kapalı ortamlarda açık ocaklar, bacası çekmeyen soba, şofben, bacasız gaz sobalarında yakıtın iyi yanmaması nedeni ile meydana gelir. Karbonmonoksitle meydana gelen zehirlenmelerde kısa süre içerisinde tıbbi müdahale yapılmazsa, zehirlenmeler ölümle sonuçlanabilir" diye konuştu.

KARBONMONOKSİT ZEHİRLENMESİ BELİRTİLERİ
Karbonmonoksit gazına maruz kalan kişilerde, baş dönmesi, yorgunluk hissi, mide bulantısı, kusma, bitkinlik, nefes darlığı ve şuur kayıpları gibi belirtiler olabileceğini kaydeden Karadağ, bu tür durumlarda ortamın havalandırılması, hastanın hızla bu ortamdan uzaklaştırılması ve nefes alması için hava yolunun açılarak bir sağlık kuruluşuna götürülmesi gerektiğini söyledi.

"ALINACAK BASİT ÖNLEMLER HAYAT KURTARIR”
Soba ve baca kullanımı konusunda, vatandaşlara dikkat etmeleri gereken hususlarda telkinlerde bulunan Karadağ, "Sönmekte olan sobaya asla tutuşması için güç yakıtlar konulmamalı, yakıt yavaş yavaş ilave edilmeli, yatmadan önce sobaya kesinlikle yakıt konulmamalı. Sobanın bulunduğu yer sürekli havalandırılmalı. Aşırı doldurulan sobanın duman yolu ile daralacağı, soba içinde düzensiz ısı dağılımı nedeniyle de baca çekişi zayıflayacağı için soba yakılırken aşırı doldurulmamasına dikkat edilmeli. Bacalar standartlara uygun ve yalıtımlı olmalı, düzenli olarak temizletilmeli. İyi ısınmayan ve alttan yakılan kömür sobalarında karbon monoksit zehirlenmesi riski artacağından, soba tutuşturulurken yakıtın üstten yanması sağlanmalı. Dumanın geri tepmesini önlemek için bacaların en üst noktasının çatının en üst noktasından 1 metre daha yüksekte olması sağlanmalı ve baca şapkası mutlaka kullanılmalı. Özellikle alçak basınçlı lodoslu havalarda ölüm olaylarında artış görüldüğü için eğer bacalar standartlara uygun değilse alçak basınçlı havalarda soba yakılmamalı, yakılması zorunlu ise gece yatarken mutlaka tam olarak söndürülmeli" uyarısında bulundu.
Lodos esintisinin etkili olduğu süre boyunca, gerekmedikçe soba yakılmaması gerektiğine vurgu yapan Karadağ, "Yanmakta olan soba, yatmadan evvel mutlak surette söndürülmeli. Bina yanlarında veya çatı saçak altlarında yürümemeye veya durmamaya özen gösterilmeli" ifadelerini kullandı.
Zehirlenmelerin bazen şofbenden kaynaklı olduğunu hatırlatan Karadağ, "Alınan cihazın kalite belgesi ve garantilerine dikkat edilmeli. Şofben mutlaka bacaya bağlanmalı, baca bağlantısı olmayan bina aydınlığına bağlı şofben asla çalıştırılmamalı. Şofben zehirlenmeleri genellikle gaz kaçaklarından değil, yeterli havalandırma yapılmayan yerlerde yetersiz hava ve yetersiz yanma sonucunda oksijen oranının yükselmesiyle gerçekleştiği için şofbenin kullanıldığı yere sürekli temiz hava girmesi sağlanmalı. Şofbende gaz kaçağı hissedildiğinde, öncelikle gaz vanası ve tüp dedantörü kapatılmalı, elektrik düğmeleri açılmamalı, açıksa hemen kapatılmalı, kibrit-çakmak gibi alev ve kıvılcım çıkartabilecek hiçbir işlem yapılmamalı, pencereler karşılıklı açılarak ortam havalandırılmalı ve hemen şofben servisi aranmalıdır" şeklinde konuştu.

ZEHİR DANIŞMA MERKEZİ 114
Karbonmonoksit zehirlenmesinin, mutlaka hastanede tedavi edilmesi gerektiğini dile getiren Karadağ, Sağlık Bakanlığı’na bağlı, ücretsiz aranabilen Zehir Danışma Merkezi’nin 114 olan telefon numarasının aranılarak, zehirlenmelerde yapılacak ilk yardım hakkında gerekli bilgi alınabileceğini ifade etti.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —