Saadet Partisi il binasında düzenlenen basın
toplantısına Saadet Partisi İl Başkanı Mahmut Arıkan, parti yöneticileri ve
üyeleri katıldı. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Arıkan, Suriye ile
yaşanan gerginlikler, terör olayları, Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kayseri ziyaretindeki söylemleri ve
yabancılara toprak satışı konularında açıklamalarda bulundu.
Suriye yönetiminin birçok yanlışa imza attığını dile getiren Arıkan, Bu durum
karşısında Türkiye heyecana kapılmamalı ve heyecanla karar vermemelidir.
Türkiye ağırlığını korumalı, soğukkanlı olmalıdır. Milli çıkarların korunması
ve bölgede etkin bir güç olmanın şartı budur. Bu sakin ve seri kanlı tutum bir
korkaklık ve acziyet değil tam aksine güçlü olmak demektir. Kriz zamanları ağız
dalaşı yapılacak, oy hesabı yapılacak zamanlar değildir. şeklinde konuştu.
Toplantıda terör konusuna değinen Arıkan, 10 yıldırı iktidarda olan AKP'ye
sesleniyoruz. Terörü durdurmak için kaç yıl daha iktidar olmak ve kaç
milletvekili istiyorsunuz? Terörü 10 yıldır AKP'nin yürüttüğü politikalar büyütmüştür.
Çünkü AKP dışa bağımlı bir partidir. Türkiye'de terörü besleyen ve
teröristlerin eline silah veren gücün ABD olduğunu herkes bilmektedir. ABD ise
Türkiye'nin stratejik ortağıdır. diye konuştu.
ÖYM'lerin kaldırılmasının AK Parti'nin kendi çıkarları doğrultusunda gelişen
bir politik olduğunu ifade eden Arıkan, 2004 yılında terörle mücadele ve
darbelerle yüzleşmek için Özel Yetkili Mahkemeler' kurulmuştur. Türk kamuoyu bu
yargılamaları desteklemiş ve AK Parti de bu desteği boşa çıkartmamış arkasında
durmuştu. Ancak ne zaman ki 28 Şubat'ın üçüncü dalgası geldi, Başbakan, Bu
dalgalar milleti rahatsız eder' demeye başladı. Hayır, bu yargılamalar milleti
rahatsız etmiyor. Acaba 28 Şubat süreci sonuna kadar işletildiği zaman bu
dalgalar, AK Parti sahillerini dövüp, AKP Genel Merkezi'ne kadar uzanacak
endişesi mi var? ifadelerini kullandı.
Yabancılara toprak satışı konusuna yönelik açıklamalarda bulunan Arıkan, İslam
coğrafyasına hançer gibi saplanan İsrail devletinin de ilk başta ciddiye
alınmayan toprak satışlarıyla kurulduğunu, ekonomik krizle boğuşan
Yunanistan'ın bile toprak satmadığına dikkat çekmiştir. Bu tarihi gerçekler
dikkate alındığında, söz konusu kanun, ülkemizin ve milletimizin geleceğini
büyük tehlike altına sokmaktadır. dedi.