Türk Kadınlar Birliği Kayseri Şube başkanı Ayşe Uzunlu, Türk Kadınına Seçme Ve Seçilme Hakkının Verilişinin 84.Ncü Yıldönümünü kutladı. Uzunlu, ?Kadının seçilmesi konusunda 1934´ten bu yana alınan yol maalesef yetersizdir? dedi.
Uzunlu yaptığı yazılı açıklamada şu bilgileri verdi. Türk kadınının 1930´da belediye seçimlerinde seçme, 1933´te çıkarılan Köy Kanunu´yla muhtar seçme ve köy heyetine seçilme, 5 Aralık 1934´te ise Anayasa´da yapılan bir değişiklikle milletvekili seçme ve seçilme hakkını elde etmesinin 84.üncü yıldönümündeyiz.
5 Aralık 1934 tarihinde Atatürk devrimlerinin en önemlilerinden biri gerçekleşti: Kadınlar milletvekili seçme ve seçilme hakkına sahip oldu. Türkiye´de kadınlara milletvekili olma hakkının tanınmasının ardından yapılan seçimde TBMM´ye 18 kadın milletvekili girmiş ve yüzde 4,5 oranında temsil edilmişlerdi. En son Haziran seçimlerinde bu oran ancak yüzde17,1 olarak gerçekleşti. Bu temsil oranı ile 1935´te dünyada 2. sırada yer alırken, bugün kadın milletvekili oranı ile dünya da 133. sıradayız.
Türk kadını modern ve demokrat olduğu düşünülen birçok ülkeden önce bu hakları elde ederken Fransa ve İtalya´da kadınlar 1946 ?da, İsviçre de ise 1971 de haklarını elde edebilmişlerdir. Türk kadınının önünde ileriyi gören ATATÜRK gibi bir önder olduğu için bu haklar elde edildi ve hızlı gelişmeler yaşandı. Hak elde etme yolunda yollar güllük gülistanlık değildi elbette.
1924´ten itibaren Türk Kadınlar Birliğinden Nezihe Muhittin, Latife Bekir Çeyrekbaşı, Şükufe Nihal ve birçok Türk kadını, kadının siyasal haklarını elde etmesi ve sosyal yaşama eşit olarak katılmasının sağlanması amacıyla mücadele vermişlerdir. Nezihe Muhiddin´in sözleri bu amacı ve mücadeleyi en iyi şekilde özetlemektedir: ?Biz Türk Kadınları toplumsal ve siyasal yaşamda hak ettiğimiz yeri almalıyız. Önce Türk Kadınlarını bilinçlendirmeli ve eğitmeliyiz. Onlara daha fazla şey istemelerini ve bunlara nasıl ulaşacaklarını anlatmalıyız. Amacımız Türkiye´de kadın ve erkeğin toplumsal, ekonomik ve siyasal eşitliğidir.?
Bu amaçla çalışan derneğimiz kendi bünyesinden bu güne 12 kadın milletvekili çıkartmıştır.
Milletvekili sayısının artmasına rağmen kadınların yönetimde söz sahibi olması ve görünür olması en önemlisi karar verme noktasında var olduklarını söylememiz imkânsızdır.
Kadının seçilmesi konusunda 1934´ten bu yana alınan yol maalesef yetersizdir. Daha çok erkeklerin dünyasıymış gibi gösterilen bu alanda kadına yeterli yer verilmeyişi, hem siyasal alandaki kadın sayısının artmasında hem de nitelik sahibi kadınların siyasete girmesinde engel teşkil etmektedir.
Önümüz de yerel yönetim seçimleri var. Partiler kadınları yüreklendiren açıklamalar yaptılar. Yönetim için kadın aday beklediklerini söylediler. 88 yılda seçilen 31.000 belediye başkanından sadece 119´u kadın. Bu sayıyı orana çevirirsek yüzde 2,86´sı kadın. Yine seçilmiş 50.000 den fazla muhtarın sadece 679´u kadın.
İktidar partisi ?daha çok kadın adaya yer verilecek? derken, açıklanan 50 başkanlıkta sadece bir kadına yer verildi.
Aday olma ve aday belirleme çalışmalarının olduğu bu günlerde demokrat geçinenler, kadın özneli günlerde beyanatlarında mangalda kül bırakmayan insanların, kadın adaylara karşı sosyal medyadan veya kulis yapmalarından anlıyoruz ki; kadının yerelde aday olmasına ne teşvik var ne de destek. İşte yapılan siyaset bu. Dillerden düşmeyen kalbi olmayan beyanatlar gün gibi ortaya çıkıyor. Hep umut etmekle olmuyor. Aday olma yürekliliğini gösteren kadınları başkanlık, muhtarlık konusunda destekliyoruz. Sosyal belediyecilik kadınların başarılı olacağı bir alandır. Uluslararası antlaşmalarla yapmaya söz verdiğimiz toplumsal cinsiyet eşitlik birimleri, yerelde toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı bütçelemeler, kadın dostu şehir olma kriterleri kaç ilde uygulanmaya çalışıldı? İlimizde bu konular hiç konuşuldu mu? Yerelden kalkınmanın önemli olduğunu biliyoruz. Kadın adayları destekliyoruz.
Birçok zorluklara göğüs gererek siyasal hayatta yer alan kadın milletvekillerimizden ve yerel yönetimlerde görevli kadın yöneticilerimizden; kadın sorunlarına duyarlı olmalarını, sorunların bilincine vararak kadının toplumdaki statüsünü yükseltecek şekilde çalışmalar yürütmelerini beklemekteyiz. Türk kadınının sosyal, siyasal ve ekonomik alanlarda eşitliğinin sağlanması, gerçekleştirilmesi ve bu konudaki engellerin ortadan kaldırılması dernek kuruluş amaçlarımızdandır. Çağdaş bir hukuk devletinde daha çok kadının siyasi sahnede olması gerektiğinin bilincindeyiz. Kuruluş değerleriyle ivme almış kadın haklarının zaman içerisinde engellerle geride bırakıldığının, kadının ikinci plana atılmak istendiğinin farkındayız. Dünyaya bakınız. Kadını geri plana itip de huzur ve refahı yakalamış bir ülke var mı?