Hak-İş Konfederasyonu Kayseri İl Başkanı ve Hizmet-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Serhat Çelik, Türkiye’de demokrasinin askıya alındığı bütün süreçlerin çalışanların ve emekçilerin zarar görmesine neden olduğunu söyledi.
Çelik, “Darbe söylentilerinin arkasında bir kısım gerçekler var. Türkiye ilk defa herhangi bir bloka dahil olmadan bağımsız bir dış politika yürütüyor. Bu durumdan rahatsız olan uluslararası güçler, kendi hesaplarını yaparak bazı girişimlerde bulunuyorlar. Hak-İş olarak darbe heveslilerine sesleniyoruz; haddinizi bilin. Bu ülkede bundan sonra artık tüm darbe girişimleri karşılıksız kalacaktır” dedi.
“12 Eylül, Türkiye Demokrasisine Vurulmuş En Büyük Hançerlerden Birisidir”
HAK-İŞ’in kurumsal tarihi boyunca her zaman demokrasiden yana tavır aldığını belirten Çelik, “Bugün 15 Temmuz ile ilgili spekülasyon yapan çevreler, 12 Eylül’ü hatırlamak istemiyorlar. 12 Eylül’de 500 bin insan soruşturma geçirdi. On binlerce insan kamu görevinden uzaklaştırıldı. Binlerce insan işkence gördü. 12 Eylül karanlığı Türkiye demokrasisine vurulmuş en büyük hançerlerden birisidir. HAK-İŞ o dönemde de darbecilere karşı çıkmıştır. Bir kısım konfederasyonlar 12 Eylül darbesine ortak oldular. Türkiye bunları atlattı” diye konuştu.
“Bir Kısım STK’lar 28 Şubat’ta Beşli Çete’yi Kurdular”
28 Şubat sürecinin de Türkiye’de çok ağır bir şekilde yaşandığını belirten Çelik, 28 Şubat sürecinin yıldönümü olduğunu hatırlatarak, “28 Şubat sürecinde İmam Hatipli öğrencilerin başörtüsünden dolayı coplandıklarına, ehliyet ve pasaport alamadıklarına şahit olduk” dedi.
Bir kısım sivil toplum örgütlerinin 28 Şubat sürecinde de rol aldığına işaret eden Çelik, “Dönemin Başbakan Yardımcısı bir otele davet edilerek, kendisine hükümeti yıkması yönünde baskılarda bulunuldu. Ne yazık ki bir kısım sivil toplum örgütlerinin başkanları da o masadaydı. Bugün sivil toplum kuruluşu adı altında karşımızda olan bir kısım STK’lar, Genelkurmay Karargahında aldıkları talimatlarla çete kurdular. Bu çetenin adı ‘Beşli Çete’dir. Seçimle gelmiş bir hükümeti yıkma görevini aldılar, taşeronluk üstlendiler. HAK-İŞ o zaman da demokrasiden yana tavır aldı. Biz, 28 Şubat sürecinde çok ağır bedeller ödeyen konfederasyonlardan bir tanesiyiz” diye konuştu.
“15 Temmuz Darbe Girişimine Karşı Çok Erken Tavır Aldık”
Türkiye’nin çok pahalı bir coğrafya olduğunu ve Türkiye’de yaşamanın ağır bedelleri olduğunu belirten Çelik, “HAK-İŞ olarak, 15 Temmuz darbe girişiminin ilk saatlerinden itibaren çok erken bir tavır aldık. Bütün teşkilatımızı bu darbe girişimine karşı tavır almaya çağırdık, hainlerin TÜRKSAT’ı ele geçirmesine engel olduk” dedi.
“Şehit Ve Gazisine Bizim Gibi Sahip Çıkan Bir Millet Yoktur”
15 Temmuz gecesi şehitlerimizin ve gazilerimizin darbeye korkusuzca göğüs gerdiğini söyleyen Çelik, “Elbette kaybedilenler geri gelmiyor, ancak şehitlerimizi asla unutmayacağız, gazilerimizin başlarını önüne eğdirtmeyeceğiz. Milletimize sonsuz teşekkür ediyoruz. Şehidine ve gazisine bizim gibi sahip çıkan başka hiçbir millet yoktur. Tüm şehit ve gazilerimize, onların yakınlarına şükran borcumuz var” ifadelerini kullandı.
28 Şubat ve 15 Temmuz sürecinin ortaya çıkardığı sonuçların tartışılmaya devam ettiğini ifade eden Çelik, “Şartlar ne olursa olsun bize düşen demokrasimize, devletimize, milli iradeye sahip çıkmaktır. Allah bu millete bir daha 12 Eylülleri, 28 Şubatları, 15 Temmuzları yaşatmasın” şeklinde konuştu.