DEVRİM GİBİ KARARLAR
Yüksek Öğretim Kurumu tarihinde ilk kez, üniversiteye girişte, fakültelere taban puan getiriyor. İlk uygulama bu yıl tıp ve hukuk fakültelerinde gerçekleşecek. Gelecek yıldan itibaren diğer fakültelere de yayılacak. Getirilen yeniliklerden biri de başvuru kılavuzunda her fakültenin hatta bölümün karşısına, kaç profesörü, kaç doçenti ve kaç doktoralı öğretim üyesinin bulunduğu yazılacak... YÖK'ün bu kararı değişik çevrelerde farklı yorumlanırken haber ekibimize değerlendirmede bulunan Erciyes Üniversitesi Rektörü Pr.Dr. Fahrettin Keleştemur Kaliteyi artırmaya yönelik her şey olumludur. Kısmen de olsa kaliteyi artırır. Ne kadar iyi yetişirseniz o kadar kolay iş bulursunuz değerlendirmesinde bulundu
YÖK Başkanlığından yapılan açıklamada üniversiteye girişte ilk taban puanları YÖK'ün belirleyeceği, gelecek yıldan itibaren, isteyen üniversitenin taban puan çıtasını daha da yukarı çıkarabileceğine dikkat çekerek Her şey öğretim kalitesini daha da yukarı çekmek için değerlendirmesinde bulunuldu
Vakıf üniversitelerinde, aynı bölümdeki öğrenciler arasında, puan makasının 500 bin öğrenciye kadar çıktığını, bunun da eğitim kalitesini dibe vurdurduğunu, dört işlemi bilmeyen öğrencilerin mühendislik fakültelerine girdiği hatırlatan Yök açıklamasında bu konuda herkesin kendi mesleğine sahip çıkmasını ve taban puan çıtasının yükselmesi için baskı grupları oluşturması istenirken konu hakkında bilgisine başvurduğumuz Erciyes Üniversitesi Rektörü Pr.Dr. Fahrettin Keleştemur Kaliteyi artırmaya yönelik her şey olumludur. Kısmen de olsa kaliteyi artırır. Ne kadar iyi yetişirseniz o kadar kolay iş bulursunuz. Bürokrasi de çok sayıda bizim üniversitemizin mezunu var. Hangi üniversiteye gitseniz üst yerlerde Erciyes Üniversiteden mezun olmuş hocalarla karşılaştım. Ankara'da Bakanlığa gidiyorsunuz yine aynı şekilde demek ki iyi yetişiyor. Ama bu yeterli midir? Hayır. Yeterli değildir. Bizim en önemli sıkıntılarımızdan birisi mezunlarımızı çok iyi takip edemiyoruz. Üniversitemizin en önemli eksiklerinden birisidir. Mezunlar derneğimiz var fakat her şeyde birden bire iyi olmuyor. Bu mezunlarla ilgili bunların takip edilmeleri, haberleşmeleri zaman zaman toplantı yapmaları ve iletişimin sağlanması ayrı bir üniversite kültürüdür. Bunu en iyi yapan ülkelerden birisi Amerika Birleşik Devletleridir. Bizim üniversitenin böyle bir eksikliği vardır. Dolayısıyla YÖK'ün bu kararını olumludur. Ne kadar kaliteyi yükseltmeye yönelik tedbirler varsa almamız gerekiyor. Son zamanlarda bu üniversite kontenjanların çok artmasından dolayı biraz düşük puanlı öğrencilerin Mühendislik ve tıp fakültelerine girmeye başladı. Bir şekilde mezun oluyor bu arkadaşlar. Şimdi düşün puan almak demek daha az zeki olma anlamına gelmiyor. Ama çalışma disiplini bakımından bu önemlidir. Bir insan yüksek puan alıyorsa zaten belli bir zeka olması gerekiyor ama bunun diğer bir anlamı ise sürekli tempolu ve programlı bir çalışma düzeyine sahip bir insan demektir. Dolayısıyla bize biraz da hem zeki hem de programlı insanlar olsun. Kendi konularında motivasyon sahibi olan öğrencilerimiz olsun. İşte o biraz kaybolmak üzereydi. Bu tur tedbirler biraz da ondan dolayı alınıyor. Şuan da Türkiye'nin çok acil iyi mühendise, iyi fizikçiye, iyi kimyacıya, iyi yöneticiye ihtiyacı var. Buralara da çok üstün öğrencilerin girmesi lazım özellikle mühendislik fakültelerine. Çünkü ileri teknoloji öğretecek insanlar bu insanlardır. Bizde onların arasından en üstün yeteneklerini seçip akademisyen yapacağız. Şimdi seçeceğiniz topluluğun arasında bir yarışma yapacaksınız. Ne kadar üst düzeyde insanlar olursa o kadar değerli elemanlar bulursunuz. Bu bakımdan yerinde bir karardır değerlendirmesinde bulundu