Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, Yahyalı TÜGVA Temsilciliğinin davetlisi olarak geldiği Yahyalı´da gençlerle söyleşi, gerçekleştirdi.
Yahyalı Kadın ve Gençlik Merkezi´nde düzenlen programda Bıyıklı Kültür ve Medeniyet Değerleri üzerinde durdu. Soru cevaplarla ilerleyen söyleşide Mahmut Bıyıklı şöyle konuştu:
"Biz millet olarak yeniden kültürel değerlerimizin ve medeniyet birikimimizin farkına vardığımızda her alanda söz sahibi olacağız. Tarık Buğra´nın da dediği gibi ?Kültür? diye bir şey vardır ve kültür bir toplumun olmak ya da olmamak meselesidir. Kültür önemlidir çünkü kültür bizi belirleyen, meydana getiren içine doğup içinde geliştiğimiz bir olaydır. Kültür sadece ney dinletisi hat sergisi resim tiyatro opera konser gibi değildir. Kültür öncelikle yaşama tarzı hayatı algılayışı ve yaşama biçimidir"
Bıyıklı, "Bir anlamda zihniyet dünyası ve buna bağlı olarak da pratiğidir. Milleti millet yapan kültürüdür. Küresel güç sahipleri Milletleri artık Katlederek soykırım uygulamıyor. Kültürel soykırım yaparak bütün milletleri kendi isteğine göre tek tipleştiriyor kendi tüketim anlayışına göre herkesleştiriyor" ifadesinde bulunarak konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Batının tekniğini alan Müslümanlar batının kültürünü de ister istemez almış oldular. Son yıllarda yaşadığımız bilinç kırılmalarına zihin karışıklıklarına baktığımızda batı medeniyetinin hakim söylemlerinin Müslümanların masum bilinçaltına köklü bir şekilde nasıl yerleştiklerini üzülerek görmekteyiz. İbn Haldun ?Mağlup ebedi olarak galibin şiarına; sembollerine, kılık kıyafetine, mesleğine, diğer durum ve adetlerine, tabi olmaya düşkündür´ diyor. Gerçekten de günümüz Müslümanlarının hadiselerine yaklaşımlarındaki tavırlar sorunlara getirdikleri çözümler kafaların ne denli karışık olduğunu bize gösteriyor. Tanpınar halimiz Huzur romanında şöyle özetler, ´Kendimizi sevmiyoruz. Kafamız bir yığın mukayeselerle dolu; Dede´yi, Wagner olmadığı için, Yunus´u, Verlaine, Baki´yi Goethe ve Gide yapamadığımız için beğenmiyoruz. Uçsuz bucaksız Asya´nın o kadar zenginliği içinde, dünyanın en iyi giyinmiş milleti olduğumuz halde çırılçıplak yaşıyoruz. Coğrafya, kültür, her şey, bizden bir yeni bir terkip bekliyor; biz misyonlarımızın farkında değiliz. Başka milletlerin tecrübesini yaşamaya çalışıyoruz.´´ Bütün gençlerimiz neyi kaybettiğimizin farkında olduğu gibi neye sahip olduğumuzun da şuurunda olmalıdır. Çünkü Yarının Türkiye´si idealist gençlerin omzunda yükselecek.
Gençlerin yoğun ilgi gösterdiği program hatıra fotoğrafının çekilmesinin ardından sona erdi.