Niğde'nin Gümüşler beldesinde yaşayan 65 yaşındaki Hüdaverdi Boran, 20 yıldır belde mezarlığının temizliğini ve bakımını yapıyor. Detaylar Kayseri bülteninde...
Merkeze bağlı Gümüşler beldesinde yaşayan Hüdaverdi Boran, yaklaşık 20 yıl önce bir yakınını kaybetmesi sonucu gördüğü bir rüya ile mezarın bakımını yapmaya başladı.
Daha sonra Hüdaverdi Baba Mezarlığı'ndaki bütün kabirler ve çevrenin bakımını üstlenen Boran, zamanının çoğunu mezarlıkta yaptığı kulübede geçiriyor.
Mezarlıktaki yolları, parke taşlarını düzenleyip, güllerin budamasını yapan Boran, mezarların üstündeki otları da temizliyor.
Yaklaşık bir yıldır Gümüşler Belediyesinde çalışan Hüdaverdi Boran, mezarlıkta keyifli vakit geçirdiğini ve bu işi tutkuyla yaptığını söyledi.
Vefat edenlerin yakınlarından gelen ücretleri reddettiğini belirten Boran, düzenli olarak mezarlığa gittiğini anlattı.
"Haftanın her günü buradayım, başka gidecek yerim yok"
Boran, her sabah mezarlığa uğradığını aktararak, şunları kaydetti:
"Bir devlet memuru gibi her sabah saat 9-10 gibi buraya geliyorum, çayımı içiyorum, mezar kazıyorum, güllere bakıyorum. Burada geçen her dakikam her saniyem kıymetli. Kimsenin 20 dakika kalamayacağı yere ben 20 yıldır geliyorum. Burada geçirdiğim hiçbir gün için üzülmüyorum, çok memnunum. Bu gönüllü bir iş, her gün 2-3 saat kadar çalışıyorum. Burada güzel insanlara sahip oldum. Herkese güven verdim. Haftanın her günü buradayım başka gidecek yerim yok."
Mezarlığı evi olarak gördüğünü ve orada rahat hissettiğini belirten Boran, evindeki gibi davrandığını, yabancılık çekmediğini dile getirdi.
Boran, mezarlıkta yaptığı kulübede bazen kaldığını vurgulayarak, "Öğlen saatlerinde kahveye gidip çay içiyorum, ardından buraya dönüp akşama kadar burada kalıyorum. Bazen geceleri burada uyuyup kalıyorum. Huzur buluyorum buralarda, burası çok değişik bir yer. Buranın bağımlılığı çok güzel bir şey. Burayı ben çok seviyorum. Adımı da 'Mezarcı Hüda' olarak koydum. Öyle seviliyorum ben." ifadelerini kullandı.
Anne babasının ismini mezarlıktaki Hüdaverdi Baba Türbesi'nden esinlenerek koyduğunu kaydeden Boran, bu işe Hüdaverdi Baba'nın da vesile olduğunu düşündüğünü sözlerine ekledi.