Prof. Dr. Karaman: “Obezite pankreas kanseri’ne davetiye çıkarıyor“
Gastroenterolog Prof. Dr. Ahmet Karaman, agresif seyriyle bilinen pankreas kanserinin mide hastalıklarıyla karıştırıldığına dikkat çekerek “Risk faktörleri varsa ve hastanın midesinde bir sorun çıkmazsa pankreastan şüphelenilmelidir” ifadesini kullanarak uyardı.
Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Karaman, pankreas kanserinin çok sık görülen bir kanser olmamasına karşın çok hızlı seyreden ve agresif bir hastalık olduğuna dikkat çekerek vücudun tam ortasında yer alan “pankreas”ın fazla bilinmeyen bir organ olduğunun altını çizip; buna rağmen bu küçük organın pek çok fonksiyonu olduğunu vurgulayarak şu bilgileri paylaştı “Pankreas kanserleri sinsi seyreden kanserlerdir. Kansere özgü bir bulgusu yoktur. Daha çok karın ağrısı, iştahsızlık, kilo kaybı gibi belirtiler verir. Bu hastalığın belirtileri daha çok vücutta ortaya çıkan sarılık, idrar renginde koyulaşma, dışkı renginde açılma gibi belirtiler olabilir. Bu belirtiler kanserin yerleştiği yere göre farklılıklar gösterir. Kanser pankreasın baş kısmında değil de kuyruk kısmında yer alıyorsa bu kanserlerin safra kanalıyla pek bağlantısı olmadığı için belirtileri geç verir ve daha ileri evrelerde bu kanserleri teşhis edilir”
Sözlerinin devamında ‘Pankreas Kanseri’nin erkek ve kadınlarda en sık görülen ilk 5 kanser içerisinde yer aldığını da anımsatan Prof. Dr. Karaman şunları kaydetti “Ancak kanserden ölümlerde şu anda 3 ya da 4’üncü sıradadır. İlerleyen dönemlerde yani bundan 15 yıl sonra kanserlerden ölümlerde ilk sırada yer alacağı tahmin edilmektedir. Bu pankreas kanserinin sıklığının artmasıyla ilgili değil de daha çok tedavideki gelişmelerle mide, akciğer, kolon ve meme kanseri gibi hastalıklarda oluşan gelişmelerden dolayı onları sağ kalım süreleri uzayacağı için pankreas kanseri biraz daha ön plana geçecek gibi duruyor” diye konuştu. Prof. Dr. Karaman pankreas kanserinin ortalama 100 binde 4 ila 5 kişide görüldüğüne değinerek “Çok sık görülmemesine rağmen hastalığın seyri itibariyle biraz daha zorlu kanserlerdir. Biraz agresif ve hızlı seyirli kanserlerdir. Yandaki organlara, karaciğere, damarlara erken dönemlerde geçiş sağladığı için cerrahi şansı diğer kanserlere göre azdır”
Aşırı kilonun pankreas kanseri olma riskini artırdığını dile getiren Prof. Dr. Karaman şu uyarılarda bulundu “Pankreas kanserinden korunmak için öncelikle sebepleri bilmek gerekiyor. Pankreas kanserinin sebeplerini doğrudan söyleyemiyoruz ama bazı durumlarda pankreas kanseri daha sık görülüyor. Bu durumlardan en önemlisi sigaradır. Sigara içenlerde pankreas kanserleri diğer bireylere göre çok daha sık görülmektedir. Alkol kullanımı da pankreas kanseri riskini artırmaktadır. Hastaların sık sık pankreas iltihabı geçirmesi de kanser riskini artırmaktadır. Obezite önemli bir sebeptir, aşırı kilo riski yükseltir. Tabi ki bir genetik geçişli pankreas kanserleri var. Bazı genlerdeki mutasyonlar da bu oranı artıyor”
Sözlerinin sonunda Pankreas kanserinin belirtisi az olduğu için genellikle hekime geç başvurulduğundan ve dolayısıyla geç teşhis konulduğuna da dikkat çeken Prof. Dr. Karaman özellikle ailesinde genç yaşta pankreas kanseri olan kişilerin, varsa kendilerinde de bu genetik mutasyonun olup olmadığını gösteren testlerin yapılması gerektiği uyarısında bulunup; Pankreasın vücuttaki yerinin midenin arkasında olması nedeniyle mide hastalıkları ile karıştırıldığını da hatırlatarak şöyle konuştu “Eğer ki saymış olduğumuz risk faktörleri varsa ve hasta midesinde bir ağrı hissediyorsa, açıklanamayan bir kilo kaybı ve iştahsızlık gibi bir durum varsa pankreas kanseri mutlaka aklın bir köşesinde bulunmalıdır. Eğer mideden bir şey çıkmamışsa mutlaka pankreasın akla gelmesi lazım. Pankreas kanserinde erken teşhis her kanserde olduğundan daha da fazla önemlidir.”